DEÜ'den Pandemi Sürecinde Çalışanların 'Ek Ödemelerinin' Kesildiği İddiasına Yanıt
DEÜ Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekim Vekili Prof. Dr. Semih Küçükgüçlü: 'Ek ödemelerde yaşanan yaklaşık yüzde 20'lik kesintinin hastane yönetiminin keyfi bir uygulaması ya da tasarrufu ile yakından uzaktan ilgisi yoktur'
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Araştırma Uygulama Hastanesi Başhekim Vekili Prof. Dr. Semih Küçükgüçlü, yeni tip koronvirüs (Kovid-19) salgını sürecinde sağlık çalışanlarının ek ödemelerinde yaşanan yüzde 20'lik kesintinin bu süreçte poliklinik hizmeti verilememesi nedeniyle olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Küçükgüçlü, Balçova Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk anıtı önünde yaptığı açıklamada, pandemi hastanesi olarak görev yaptıkları dönemde acil servis hariç polikliniklerde geçici süreyle hizmet veremediklerini kaydetti.
Bu nedenle hasta sayısının azaldığını ve döner sermayeye konu olan tahakkuk tutarının da düştüğünü aktaran Küçükgüçlü, "Doğal olarak hastanedeki mesai arkadaşlarımızın döner sermayeden aldıkları ek ödemelerde değişiklik olmuştur. Diğer bir ifadeyle ek ödemelerde yaşanan yaklaşık yüzde 20'lik kesintinin hastane yönetiminin keyfi bir uygulaması ya da tasarrufu ile yakından uzaktan ilgisi yoktur." dedi.
Küçükgüçlü, Cumhurbaşkanlığı tarafından 1 Haziran'dan itibaren başlatılan normalleşme sürecinin devam ettiğini belirterek, "Büyük emek ve gayret göstererek hastalarımıza şifa olan arkadaşlarımıza, minnet borçluyuz. Buna karşın köklü kurumumuzun zan altında bırakılmasını, bir takım siyasi hareketlerin merkezi haline getirilmek istenmesini de doğru bulmuyoruz. Hak aramak başka bir şeydir, haksızlık yapmak başka bir şeydir." ifadelerini kullandı.
Hastanelerinin siyasetin "oyun alanı" olmadığını belirten Küçükgüçlü, şunları kaydetti:
"Bugün milletvekilleri, belediye başkanı, siyasi parti temsilcileri, sendika ve oda yöneticilerinin katılımıyla düzenlenen basın açıklamasında üniversite hastanemiz hedef alınmış ve bir takım gerçeği yansıtmayan söylemlerde bulunulmuştur. Öncelikle söylemek isteriz ki, döner sermaye gelirleri bizim kendi iç işleyişimizle ilgili bir konudur. İkinci nokta ise bu açıklamalarda vurgulanan kıdem tazminatının fona devredilmesi konusunun üniversitemizle hiçbir alakası yoktur. Buradan kendine siyasi malzeme çıkarmak isteyenler, öncelikle sorumlulukları dahilinde olan görevlerini icra etmelidirler."
Kaynak: AA
Prof. Dr. Küçükgüçlü, Balçova Cumhuriyet Meydanı'ndaki Atatürk anıtı önünde yaptığı açıklamada, pandemi hastanesi olarak görev yaptıkları dönemde acil servis hariç polikliniklerde geçici süreyle hizmet veremediklerini kaydetti.
Bu nedenle hasta sayısının azaldığını ve döner sermayeye konu olan tahakkuk tutarının da düştüğünü aktaran Küçükgüçlü, "Doğal olarak hastanedeki mesai arkadaşlarımızın döner sermayeden aldıkları ek ödemelerde değişiklik olmuştur. Diğer bir ifadeyle ek ödemelerde yaşanan yaklaşık yüzde 20'lik kesintinin hastane yönetiminin keyfi bir uygulaması ya da tasarrufu ile yakından uzaktan ilgisi yoktur." dedi.
Küçükgüçlü, Cumhurbaşkanlığı tarafından 1 Haziran'dan itibaren başlatılan normalleşme sürecinin devam ettiğini belirterek, "Büyük emek ve gayret göstererek hastalarımıza şifa olan arkadaşlarımıza, minnet borçluyuz. Buna karşın köklü kurumumuzun zan altında bırakılmasını, bir takım siyasi hareketlerin merkezi haline getirilmek istenmesini de doğru bulmuyoruz. Hak aramak başka bir şeydir, haksızlık yapmak başka bir şeydir." ifadelerini kullandı.
Hastanelerinin siyasetin "oyun alanı" olmadığını belirten Küçükgüçlü, şunları kaydetti:
"Bugün milletvekilleri, belediye başkanı, siyasi parti temsilcileri, sendika ve oda yöneticilerinin katılımıyla düzenlenen basın açıklamasında üniversite hastanemiz hedef alınmış ve bir takım gerçeği yansıtmayan söylemlerde bulunulmuştur. Öncelikle söylemek isteriz ki, döner sermaye gelirleri bizim kendi iç işleyişimizle ilgili bir konudur. İkinci nokta ise bu açıklamalarda vurgulanan kıdem tazminatının fona devredilmesi konusunun üniversitemizle hiçbir alakası yoktur. Buradan kendine siyasi malzeme çıkarmak isteyenler, öncelikle sorumlulukları dahilinde olan görevlerini icra etmelidirler."