Bunu yapan yandı! Büyük cezası var...

Koronavirüs salgını sürecinde hükümet işletmelerin ekonomik yönden etkilenmesini azaltmak için "kısa çalışma ödeneği" paketini devreye soktu. Kısa çalışma ödeneği sistemiyle birçok işveren rahat nefes alırken, işçiler de İŞKUR aracılığı ile maaşlarının bir kısmını düzenli olarak aldı. Ancak son dönemde bazı işverenlerin sistemi istismar ettiği ile ilgili şikayetler gelmeye başladı. Kısa çalışma ödeneğinin istismarıyla ilgili ise çok sert yaptırımlar var. İşte detaylar...

Bunu yapan yandı! Büyük cezası var...
Bunu yapan yandı! Büyük cezası var...
Kısa çalışma ödeneği ile hem işveren hem de işçiler rahat bir nefes aldı. İŞKUR aracılığı ile işçilerin maaşının büyük bir kısmı ödenirken, işverenler de personel maliyetinden kurtularak salgın sürecinde ekonomik olarak darboğaza girmedi. Ancak bazı işletmelerin kısa çalışma ödeneği sistemini istismar ettiği şikayetleri arttı. Milliyet Gazetesi'nin haberine göre kısa çalışma ödeneğini istismar eden firmalara ağır yaptırımlar gelebilir. İşte detaylar...

KISA ÇALIŞMAYI İSTİSMAR DÜKKâNI KAPATTIRIR!
Koronavirüs salgınına karşı adeta can simidi olan kısa çalışmanın bazı küçük işyerleri tarafından istismar edildiği şikâyetleri geliyor. Buna karşı sert yaptırımlar var, bakın sonuçları ne olur...

Koronavirüse karşı alınan tedbirler çerçevesinde pek çok işveren kısa çalışmadan faydalanıyor. Esnetilen yararlanma koşulları, hızlandırılan yararlanma süreci ile kısa çalışma bu dönemde can simidi rolü üstlendi. Ancak kısa çalışmanın özellikle küçük işyerleri tarafından istismar edildiği, işçilerin tam süreli çalıştırılmasına rağmen kısa çalışma ödeneği almasının sağlandığı ve işverenlerin kısa çalışma ödeneklerini işçilerden talep ettikleri yönünde şikâyetler var. Bu gibi istismarların çok sert yaptırımları var.

Kısa çalışmadan en fazla sayıda kişinin en hızlı şekilde yararlanabilmesi için uygunluk tespitleri beklenmeksizin kısa çalışma ödenekleri ödenmeye başlandı. Ancak uygunluk tespitleri kalkmadı. Yalnızca ertelendi.

KİMDEN İSTENECEK?
Normalleşme süreci ile birlikte uygunluk tespitleri yapılmaya başlanacak. Dolayısıyla iş müfettişleri işyerlerinde bu süreçte gerçekleşen çalışmaları, işverenlerin uğradığı zararları detaylıca inceleyerek kısa çalışma ödeneklerinin hukuka uygun bir şekilde ödenip ödenmediğini araştıracak.

Eğer müfettişlerin tespitleri işyerinin haksız yere kısa çalışma ödeneğinden yararlandığı yönünde olursa işçilere ödenen kısa çalışma ödenekleri işverenden yasal faiziyle istenecektir. Bu durumda işverenler yüklü bir cezai yaptırımla karşılaşacaklar. Bu nedenle koronavirüs nedeniyle herhangi bir maddi kayba uğramadığı halde kısa çalışmaya giden ve haksız yere kısa çalışmadan yararlanan işverenler korona sonrası ciddi bir mali problemle karşılaşabilirler.

HİLE İŞVERENİ YAKAR
Kısa çalışmaya gidilen işyerlerinde işçilerin tam süreli çalıştırıldığının tespit edilmesi halinde işveren çok yüklü maddi yaptırımlarla karşılaşacaktır. Bu durumda işveren hem işçilere ödenen kısa çalışma ödeneklerini yasal faiziyle birlikte İŞKUR'a iade etmek durumunda kalacak hem de bu sürelere ilişkin işçiye çalışmış olmaları nedeniyle hak ettikleri ücretleri ödeyecektir.

Buna ilave olarak SGK'ya prim borcu ve gecikme zammı ile gecikme zammı borcu oluşacak işveren ayrıca bir ay boyunca sigorta prim ve teşviklerinden de yararlanamayacaktır. Bunun yanında yararlanmış olduğu asgari ücret desteklerinin iade edilmesi söz konusu olacağı gibi 2020'de bir daha asgari ücret desteğinden yararlanılması mümkün olmayacaktır. Dolayısıyla işveren çok ciddi bir maddi yaptırımla karşılaşacağı gibi prim indirim ve teşviklerinden de yasaklı hale gelecektir. Bu nedenle işverenlerin bu gibi hilelere başvurmaması gerekiyor.

HEM ÖDENEK ALIP HEM ÇALIŞTIRIRSA...
İşverenlerin bir bölümünün kısa çalışma uygulamasını istismar ederek "devlet para dağıtıyor" anlayışıyla işyerinde kısa çalışma yapılmasa bile kısa çalışmaya başvurduğu ve ücretlerden tasarruf yoluna gittiği görülmeye başlandı.

Özellikle küçük işyerlerinde işverenlerin işçilerine kısa çalışma ödeneği ödenmesi için İŞKUR'a başvuru yaptığı fakat işçilerin normal sürelerle çalıştırılmaya devam edildiği yönünde pek çok şikâyet var. Bazı işverenlerin de işçilerden kısa çalışma ödeneklerini istediği ve geri vermeyenleri çalıştırmayarak işten çıkarmakla tehdit ettiği yönünde iddialar var. İŞKUR'un bu gibi durumları tespit etmesi halinde işçilere ödenen kısa çalışma ödeneklerini işverenden faiziyle geri istemesi ve hileli beyan nedeniyle işverene dava açması bile söz konusu olacaktır.

İŞÇİ FESHEDEBİLİR
İşçiler bu gibi haksız uygulamalara maruz kalmaları halinde iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilirler. Kendisine İŞKUR tarafından kısa çalışma ödeneği ödenen işçi bütün ay boyunca çalıştırılmışsa bu durumda işveren tarafından ücreti eksik ödenmiş demektir.

İşçi öncelikle eksik ödenen ücreti için işverene noter kanalıyla ihtar çekebilir. Bu ihtara rağmen işveren tarafından ücreti ödenmezse iş sözleşmesini feshedip kıdem ve ihbar tazminatı ile varsa ücret, yıllık izin ve diğer alacakları için önce arabulucu sonra mahkeme yoluna gidebilir. Ayrıca işçiler tam süreli çalışmalarına rağmen kısa çalışma ödeneğinden faydalandırılırlarsa ileride alabilecekleri işsizlik ödeneklerinin süresi de kısalıyor. Bu durumla karşılaşan işçiler fesih yasağı sonrası işsiz kalırlarsa haklarını arayacaktır.

YAPTIRIMI ÇOK AĞIR OLUR
Koronavirüs bütün dünyada ekonomileri derinden etkiliyor. Bu süreçte alınan tedbirler işyerlerinin kapanmaması, işçilerin de gelirlerinin korunması adına hayata geçirildi. Kısa çalışma gibi işçi - işveren - devlet tarafından prim ödenerek oluşturulmuş işsizlik sigortası fonundan finanse edilen bir uygulamanın hukuka aykırı şekilde kullanılması her şeyden önce ahlaki bir problem.

Esnetilen yararlanma koşulları, hızlandırılan sürece rağmen haksız bir şekilde kısa çalışma ödeneği kullandırılması ve işçilerin tam süreli çalıştırılmasının yaptırımları da çok ağır. Bu nedenle işverenlerin kısa çalışmayı layığıyla ve hukuka uygun olarak kullanması gerekiyor.

Aksi taktirde bu durum tespit edildiğinde çok ağır yaptırımlarla karşılaşılması ve ne yazık ki ekonomik olarak bu yaptırımların karşılanamaması nedeniyle işyerlerinin kapanması söz konusu olabilir.