Korona Virüs Kaygısı Yaşayan Milyonlara Uyarı

TEKİRDAĞ – Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yakup Albayrak, ülkede milyonlarca insanı kaygılandıran Korona virüs konusunda önemli uyarılarda bulundu. Albayrak, uyarılarında sosyal medyadan büyük bir bilgi kirliliği olduğuna dikkat çekerek, yetkili ağızlardan başka kimsenin dinlenilmemesi gerektiğini ifade etti.

Korona Virüs Kaygısı Yaşayan Milyonlara Uyarı
Çin’de başlayan ve daha sonrasında tüm dünyaya yayılan korona virüsünün Türkiye’de de kendini göstermesiyle milyonlarca vatandaşın kaygısı arttı. Bu salgından dolayı ülkede ölümlerin yaşanması ve virüsün yayılma gücünün hızlı olması beraberindeki endişeleri de artırdı.

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yakup Albayrak, Korona virüs ile ilgili telefonlar almaya başladığını ifade etti.

Albayrak, sağlık çalışanları olarak enfekte olabileceklerini ve bu durumu işin en başından kabul ettiklerini ifade ederek, korona virüs endişesi yaşayan milyonlarca insanı uyardı. Korona Virüsü ile ilgili sosyal medyada çok büyük bir bilgi kirliliği olduğunu dile getiren Albayrak, “Yetkili ağızlar dışında başka hiç kimsenin tavsiyelerini dinlemesinler” dedi.



Kaygılar daha vahim seyretmeye başladı

Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Araştırma Hastanesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Yakup Albayrak yaptığı açıklamada, “Bütün yaşamsal dengelerimiz bozuldu. Daha doğrusu bozulmak zorunda kaldı. Bazı önlemler alındı ki bunların alınması gerekiyordu. Karantina önlemleri, izolasyon önlemleri. Bu belirsizlik insanlarda oldukça kaygıya ve strese neden oluyor. Özellikle birkaç gündür takip ettiğim panik bozukluğu hastalar var. Korona Virüs ile ilgili telefonlar almaya başladım. ‘Ne yapacağız, herhangi bir sıkıntı var mı? gibi sorular sordular. Mevcut sıkıntılar daha da artmaya başladı.

Yani burada 2 gruba ayrı ayırmak gerekiyor. Mevcut psikiyatri olan hastalar var özellikle hastalık kaygısı bulunan hastalarda bu olay biraz daha vahim seyretmeye başladı.

Herhangi bir psikiyatrik rahatsızlığı olmayan insanlardan bahsedersek şayet, onlarda da şöyle bir durum söz konusu. Gündelik hayatın bozulması evde kalma süresinin artması, yada topluca vakit geçirecekleri sosyal alanların azalması insanlara belli başlı streslere, kaygılara ve depresyonlara sebep olabiliyor” dedi.



“Bu işimizin bir parçası”

Albayrak açıklamasının devamında, “Bunun yanı sıra Korona Virüs bilindiği üzere özellikle bazı vakalarda 60 üzeri vakalarda ben enfeksiyon uzmanı değilim ama bir hekim olarak söyleyebilirim. 60 yaşlardaki vakalarda ölümcül seyrediyor. Ama sadece 60 yaş üzerindeki vakalar değil münferit olarak genç yaşta da vakalar bildiriliyor. Bu açıdan da 2 stres kaynağı söz konusu. Bir hastalığın kendi getirdiği stres, ikincisi hastalıktan dolayı oluşan karantina ve izolasyon ortamıyla oluşan stres. Tabi insanların böyle dönemlerde biraz sabırlı olması gerekiyor. Bazı konularda haklılar kapalı ortamda kalmak ve ya bir yerde izole olmak çok olumlu bir his olmaması gerek. Biz sağlık çalışanları olarak mecburen görevimizin başındayız. Sağlık çalışanları olarak çok büyük bir ihtimalle infekte de olacağız. Ama bu işimizin bir parçası. Onun için kapalı ortamda kalmak onlar için bir avantaj” diye konuştu.



“Sosyal medyada yanlış bilgiler dönüyor”

Doç. Dr. Yakup Albayrak sosyal medyada bilgi kirliliği olduğuna da dikkat çekerek, “Öncelikle şunu belirtmek istiyorum. Bir bilgi kirliliği var. Bu bilgi kirliliğini ulusal medyada bazı ehli olmayan insanların açıklamaları özellikle sağlıyor. Bazılarını çok aşırı paniğe sevk edecek açıklamalarda bulunuluyor. Sosyal medyada yanlış bilgiler dönüyor. Bu yanlış bilgiler nedeniyle kişilerde sürü psikolojisi şeklinde stokçuluğa gidiyor. Bildiğim kadarıyla ülkemizde herhangi bir şeyi stoklamanın bir anlamı yok yani. Ama insanlarda böyle panik havası oluşturacak haberlerin olması sosyal medyada, ulusal medyada oluşması sürü psikolojisi şeklinde bazı hareketlere itiyor. Bunların olumsuz sonuçlarını yaşayabiliyoruz. Uzmanlık alanı olmadan konuşan kişiler var. Ben psikiyatri uzmanıyım sadece bu olayın psikolojik yönlerini ve hekim olarak temel bilgilerini verebilirim. Ama gördüğümüz kadarıyla bir onkoloji uzmanı yada hiç alakasız bir uzmanlığı olan bu konuda enfeksiyon komitelerinin başkanlarından daha çok bilgiliymiş gibi konuşuyorlar. Mevcut medyatik yanlarını ön plana çıkarıp halkı yanlış bilgilendiriyorlar. Bu açıdan halkımızın da dikkatli olmaları gerekiyor. Bu açıklamaları kin yapıyor. Birde fırsatçılar var. Ne Tarım Bakanlığının nede Sağlık Bakanlığının onayladığı bir ürünü sosyal medyada yayıyorlar. Bu durumdan da para kazanmasınlar” şeklinde konuştu.



“Enfekte olmayı kabul ettik”

Bu durumda görevlerinin başında olduklarını ifade eden Albayrak, “Şuan acil duruma odaklanmış bulunmaktayız. Bu konuda da özellikle stokçuları, bu konuda vurgun yapmak isteyen insanları da insafa davet ediyorum. İnsanlarımızı yanlış yönlendiriyorlar. Yani bu reklamların yüzünden bir kişinin dahi ölümü çok büyük bir vebaldir. Bir şey daha vardır. Bazı kişiler diyor ki 60 yaş üzeri ölümler gerçekleşiyor, yaşlı nüfus ölecek. Bu sanki küçümsenecek bir şeymiş gibi. Bakın o kişi bizim ailemizden de olabilir. Yani yüzde 3, yüzde 4 ama bir gün bizim başımıza geldiğinde işte o zaman yüzde 100 olur. Hükümetimizin, devletimizin verdiği talimatlara harfiyen uymamız gerekiyor. Hastanelere elimizden geldiğinde çok acil durumların dışında gelmememiz gerekiyor. Açık söylemek gerekirse biz sağlık çalışanları enfekte olmayı kabul ettik. Çünkü bu işin doğasında bu var. Yetkili ağızlar dışında lütfen başka kimsenin tavsiyelerini dinlemesinler. Mevcut durum kaygı bozukluğu olmayan kişiyi de kaygıya iten bir durum. Kaygı bozukluğu olan kişilerde ise kaygıyı daha da artıran bir durum” diyerek açıklamasını noktaladı.
Kaynak: İHA