ANALİZ - Salgın Hastalıklar Nijerya'nın Gerçeği

Dünya, Çin’de başlayıp kısa sürede küresel salgına dönüşen yeni tip koronavirüs ile mücadele ederken Afrika ülkesi Nijerya yıllardır salgın hastalıklarla baş etmeye çalışıyor Nüfusu 200 milyona yaklaşan Nijerya'nın kuzey eyaletlerinde menenjit, kolera, sıtma, çocuk felci ve ishal salgınları görülürken orta ve güney eyaletlerinde Lassa ateşi, teşhis edilemeyen hastalıklar ve maymun çiçek virüsü salgınları etkisini gösteriyor Temiz su eksikliği, insanların hijyene özen göstermemesi ve tıbbi müdahalenin anında ve etkili bir biçimde yapılamaması salgınları ve ölüm oranlarını artıran sebeplerin başında geliyor Salgınlarla mücadelenin yetersiz kalmasında, ülkenin kuzeydoğusunda etkili olan Boko Haram örgütü ile orta ve kuzey kesimlerde varlık göstermeye başlayan silahlı çetelerin ortaya çıkardığı güvenlik boşluğu da etkili.

ABUJA -GÖKHAN KAVAK- Dünya, Çin’de başlayıp kısa sürede küresel salgına dönüşen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadele ederken Afrika ülkesi Nijerya yıllardır salgın hastalıklarla baş etmeye çalışıyor. Son haftalarda ülkede yayılan en önemli salgın hastalıklardan biri olan Lassa ateşi nedeniyle resmi rakamlara göre hayatını kaybedenlerin sayısı 100’ü geçti.

Bununla birlikte Batı Afrika ülkelerinden Nijerya’da binlerce insan Lassa ateşi haricinde kolera, çocuk felci, sıtma, tifo, ishal ve maymun çiçek virüsü gibi salgın hastalıklar nedeniyle hayatını kaybediyor. Nüfusu 200 milyona yaklaşan ülkenin kuzey eyaletlerinde menenjit, kolera, sıtma, çocuk felci ve ishal salgınları görülürken orta ve güney eyaletlerinde Lassa ateşi, teşhis edilemeyen hastalıklar ve maymun çiçek virüsü salgınları etkisini gösteriyor.

Nijerya Sağlık Bakanı Osagie Ehanire’ye göre, ülke genelinde yaklaşık 100 milyon kişi tropikal hastalıkların tehdidi altında yaşıyor ve bu hastalıkların sayısının 20’den fazla olduğu kaydediliyor. Bu hastalıkların etkisine örnek verecek olursak, tropikal hastalıkların en yaygınlarından sıtma vakası, yüzde 25 ile dünya genelinde en fazla Nijerya’da görülüyor. Ülkenin 30 eyaletinde görülen kolera salgını nedeniyle 2018’de bin 132 kişi hayatını kaybetti. Diğer taraftan sarı humma salgını nedeniyle de geçen sene ülkenin sadece Katsina eyaletinde 115 kişi hayatını kaybetti. Fakat Nijerya ile ilgili bu veriler durumu tam olarak ortaya koyamamakta. Çünkü ülkenin kırsal kesiminde yaşanan ölüm hadiselerinin önemli bir kısmı kayıt altına alınamıyor. Nitekim geçen hafta başkent Abuja’da bir çocuğun iki gün içerisinde ateşlenip hayatını kaybetmesi dikkate değer bir örnektir. Bu çocuğun ölüm nedeni incelenememiş ve neden öldüğü kayıt altına alınmamıştır. Ülkede bunun gibi yaşanan birçok ölüm hadisesinde otopsi yapılamamaktır.

- Teşhis edilemeyen hastalıklar

Nijerya’da salgın hastalıklarla ilgili en dikkat çekici hususlardan biri de ortaya çıkan hastalığın teşhis edilip edilemediğidir. Ülkede sıtma, tifo, kolera ya da çocuk felci gibi teşhis edilebilen hastalıklar olduğu gibi bir de teşhis edilemeyen ve onlarca kişinin hayatına mal olan salgınlar da görülmektedir. Bu açıdan bakıldığında önlem alınması açısından hastalığın ne olduğundan ziyade teşhis edilip edilemediği daha fazla önem kazanıyor.

Teşhis edilebilen ve Nijerya’da son bir ayda 100’den fazla insanın hayatını kaybetmesine neden olan salgın ise Lassa ateşi. Salgın, yaklaşık 200 milyon nüfusuyla Nijerya’da sene başından bu yana 36 eyaletin 26’sına hızla yayıldı. Nijeryalı doktorlar salgının yayılmasının en önemli nedenleri arasında ülkenin bazı bölgelerinde farelerin gıda olarak tüketilmesi ve hijyen eksikliğini gösteriyor. Lassa ateşi, ilk olarak farelerin gıdalara teması ve dışkılarıyla bulaşıyor. İnsanlar arasında yayılması ise kan, burun sıvısı, tükürük ve cinsel temas yoluyla oluyor.

- Hastalıkların artması ve yayılmasının nedenleri

Mevsimsel değişimlerle birlikte ülkede temiz su ihtiyacının karşılanamaması, insanların hijyene özen göstermemesi ve tıbbi müdahalenin anında ve etkili bir biçimde yapılamaması salgınları ve ölüm oranlarını artıran sebeplerin başında geliyor.

Nijerya altı ay tropikal yağmurların etkili olduğu ve altı ay da kurak mevsimin yaşandığı bir iklime sahip. Yağmurlu mevsimde neredeyse her gün yağmur yağması aslında sokakları ve havayı temizliyor. Buna karşın altı aylık kurak mevsimde ise yağmur yağmaması ve “harmatan” olarak isimlendirilen kuru ve soğuk rüzgârdan oluşan Sahra çölü tozlarının ülkeyi etkisi altına alması, çevre ve hava kirliliğini de artırıyor. Harmatan, soğuk algınlığının yanı sıra sıtma, tifo ve menenjit gibi hastalıkları da beraberinde getirdiği için “kötü rüzgâr” olarak da isimlendiriliyor.

Salgın hastalıkların bu kadar çok görülmesinde hiç kuşkusuz sebze ve meyvelerin iyi yıkanmamasının da etkisi bulunuyor. Yağışlı mevsimde yağmur suyundan faydalanılırken kurak mevsimde su ihtiyacının yeteri kadar karşılanamaması nedeniyle sebze ve meyvelerin yıkanmaması tifo gibi mikrobik hastalıkları arttırmakta.

Nijerya’da hastalıkların çok fazla görülmesinde bir diğer neden ise su ihtiyacının özellikle kurak mevsimlerde gölet ve derelerden temin edilmesi. Yağmur mevsiminde daha çok ve temiz olan bu yerüstü suları kurak mevsimde azalarak yosun bağlıyor ve kirleniyor. Köylüler, topladıkları yosun tutmuş bu çamurlu suları Türkiye’de "şap taşı" olarak bilinen alum taşıyla temizleyerek içiyor. Köylüler bu suları kullanmanın tehlikeli olduğunun farkında olup sık sık tifo, ishal ve kaşıntı gibi sağlık sorunları yaşasalar da başka çarelerinin olmadığını dile getiriyorlar. Bu çerçevede temiz su ihtiyacının karşılanması için Nijerya’da açılan su kuyuları ayrı bir önem kazanıyor.

Nijerya’daki salgın hastalıkların bu kadar yoğun olmasının bir diğer nedeni de ülkenin belediyecilik anlamında gelişmemiş ve kanalizasyon sistemi gibi altyapısının tam olarak oturmamış olmasıdır. Maalesef, ülkenin farklı eyaletleri ziyaret edildiğinde göze ilk çarpan şeylerden biri çöp yığınları ve açık kanalizasyonlar oluyor. Aslında gündüz binlerce insanın dolaştığı sokaklarda geceleri yüzlerce fare ve benzeri kemirgenler geziyor. Son bir ayda 100’den fazla insanın hayatını kaybetmesine neden olan Lassa ateşi salgınının farelerden bulaştığı düşünüldüğünde altyapı eksiliğinin bu tür hastalıkların artmasında bakımından ne kadar kritik önemde olduğu görülebilir.

Salgın hastalıkların Nijerya’da çok fazla görülmesinin diğer bir nedeni de ülke nüfusunun 200 milyona yaklaşması ve Afrika’nın en kalabalık ülkesi olması. Mesela bugün ismini sıklıkla duyduğumuz Lassa ateşi Mali, Togo, Gana, Liberya ve Sierra Leone gibi birçok Afrika ülkesinde görülmesine rağmen bu ülkelerde önlem alınarak ölüm oranları en aza indirilebiliyor.

- Alınan tedbirler yeterli değil

Ülkede salgın hastalıkların yayılması nedeniyle her yıl aynı aylarda “acil durum” ilan edilir ve Nijerya Sağlık Bakanlığı ile Nijerya Hastalık Kontrol Merkezi’nin (NCDC) koordinasyonunda ülke çapında önlemler alınmaya çalışılır. Ne var ki bu önlemlere rağmen temiz su ihtiyacının karşılanamaması, açık çöplük ve kanalizasyonların yaygın olması, el yıkama gibi temizlik anlayışının tam olarak oturtulamaması gibi nedenlerden dolayı salgın hastalıklar tam olarak önlenemiyor.

Alınan önlemler de hastalığın çıkmasına neden olan etmenlerin yok edilmesinden ziyade daha çok salgın yayıldıktan sonra teşhis ve tedavi alanlarında yürütülüyor. Bu süreçte devlet kurumlarının yanında Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) gibi uluslararası kurumlarla işbirliği yapılarak salgın hastalıkların yayıldığı bölgelerde önlem alınmaya çalışılıyor. Bu noktada ülkenin farklı eyaletlerinde hijyen kampanyası düzenleniyor, salgınlarla mücadelede özel ekipler kurularak tarama, tedavi ve teşhis çalışmaları yürütülüyor.

Salgın hastalıklara karşı önlem alınamamasının en önemli nedenleri arasında özellikle ülkenin kuzeydoğusunda etkili olan Boko Haram örgütü ile orta ve kuzey kesimlerde varlık göstermeye başlayan silahlı çetelerin ortaya çıkardığı güvenlik boşluğu da gösteriliyor. Güvenlik sıkıntısı nedeniyle ulusal ya da uluslararası yardım örgütleri salgın bölgesine anında ve etkili bir şekilde müdahale edemiyor. Nitekim Boko Haram örgütüne düzenlenen operasyonlarda kurtarılan çocukların birçoğunda özellikle çocuk felci hastalığı yoğun olarak görülmekteyse de bu hastalıkla güvenlik nedenlerinden dolayı etkili bir şekilde mücadele edilemiyor.

Salgın hastalıklar yılın belli dönemlerinde ortaya çıksa da binlerce Nijeryalının hayatına mal olduğu gibi ülkenin ekonomik olarak kalkınmasını da engelleyen önemli faktörler arasında yer alıyor. Nitekim Nijerya’da salgın hastalıklar Boko Haram örgütü ve silahlı çeteler gibi ülkenin uluslararası imajını zedelemekte ve turizmin olmadığı ülkeye yabancı yatırımcının gelmesine de engel oluşturmakta. Maalesef Nijerya’da salgın hastalıklarla ilgili haberlere gelecek yıllarda da sıklıkla rastlayacağız. Tedbir alındığında önlenebilecek bu hastalıkların bir kısmı hava yoluyla ve dokunmayla bulaşabiliyor. Bu bakımdan ülkede yaşayan Türkler başta olmak üzere yabancıların acil durumlarda tedavi için belli hastaneler ya da doktorlar belirlemeleri ve salgının yayılması durumunda devlet nezdinde acil eylem planı hazırlanması önem arz ediyor.
Kaynak: AA