Dünya Kulüplerine 'Yerli Analiz'

Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi (BTM) tarafından desteklenen Digime3D programı dünyada büyük ilgi görüyor. Digime3D özellikle spor salonları, fizik tedavi uzmanları, profesyonel futbol kulüpleri ve diyetisyenlerinin şimdiden gözdesi olmuş durumda. Yerli yazılım ile geliştirilen sistem, üç boyutlu görüntüleme teknolojisi ve yapay zeka desteği ile birlikte çalışıyor. Sistem, şimdiden 9 ülkede 14 şehirde aktif bir şekilde kullanılarak 51 lokasyona ulaştı.

“3 boyutlu görüntüleme teknolojisi”

Sistemin kurucusu Derya Kavarna, “Digime3D, üç boyutlu görüntüleme teknolojisi ve yapay zeka desteği ile birlikte tamamen kendi geliştirdiğimiz matematiksel algoritma ve inovatif yöntemlerle çok kısa süre içerisinde vücut analizi yapan bir yazılım programı. Şu anda sistem ile özelikle spor salonları, pilates stüdyoları, fizik tedavi uzmanları, profesyonel spor kulüpleri ve diyetisyenler ürünümüzü aktif bir şekilde kullanıyor. Yaklaşık 9 ülkede 14 şehirde aktif bir şekilde Digime3D, 51 lokasyona ulaşmış durumda. Böylesi bir proje büyük bir ekip ile birlikte hayata geçebildi. Kurucu benim ama tabii ki çok güçlü bir ekibimiz var. Bu sadece yazılım ekibinden oluşmuyor, aynı zamanda sektörle iç içe olan çalışma arkadaşlarımız mevcut. Tam sağlık sektörü olmasa bile sağlık ve spor sektöründen aramızda uzmanlarımız, danışmanlarımız da mevcut. Dünyada 40 ve 50 yaşımızdan sonra daha ne kadar sağlıklı yaşayacağımız hakkında tartışmalar ve buna ilişkin çalışmalar var. İşte sistem, burada bir mihenk taşı niteliğinde. Çünkü biz sistem ile 5 yaşından itibaren kişinin postür analizi ve vücut analizini yapabiliyoruz. Böylece herhangi bir sağlık problemi, önlenebilir sağlık sorunları varsa tespit edip, tedavi ve zayıflama süreçlerinde yardımcı oluyoruz. Sistem bu alanlarda etkili bir şekilde kullanılıyor” şeklinde konuştu.



“Avrupa’da bir merkez kurmayı düşünüyoruz”

Digime3D’nin ürün olarak kendini kanıtlamış olduğunu vurgulayan Kavarna, “Geliştirdiğimiz algoritma ve inovatif yöntemler şu anda literatüre girebilecek seviyede. Bu sayede de şu anda dünyanın çeşitli ülkelerinde milli takımlarla, ünlü futbol takımlarıyla çalışıyoruz. Ülkemizde de voleybol ve basketbol kulüpleri ürünümüzü profesyonel anlamda kullanıyor. Digime3D’nin gelecekte bu şekilde tüm dünyaya yayılacağını, alanında uzman kişilerle, standart belirleyen bir program ve kurum olacağını düşünüyoruz ve bunu hedefliyoruz. Biz ilk yatırımımızı bundan bir sene önce aldık. Bu yatırımı genelde ürünümüzü ticari boyuta taşımak için kullandık. Şu anda da yatırım turundayız. Çok kısa süre içerinde de yatırım turunu kapatıp Avrupa’da da bir merkez kurmayı ve bu merkezi Paris’te konuşlandırmayı düşünüyoruz. Oradaki merkez ile beraber Avrupa’da kuvvetli bir şekilde yayılıp bir sonraki turda da Amerika ve İngiltere gibi çok büyük pazarlara girmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

“BTM çok fonksiyonlu bir merkez olarak öne çıkıyor”

Merkezin İstanbul Ticaret Odası tarafından kurulan bir vakıf olduğunu belirten BTM Direktörü İbrahim Elbaşı, “İsimden de anlaşılacağı üzere girişimcilik bizim temel odağımız durumunda. Girişimciliğe özellikle yeni nesil girişimciliğe ilişkin güncel kavramları ve yöntemleri bünyemizde işliyoruz ve Vakıf olmamız hasebiyle topyekun bir girişimcilik mücadelesine girişmiş bulunuyoruz. Bunun için ise girişimin her aşamasında ayrı hizmetler ve mekanizmalar geliştiriyoruz. Yani girişiminin seviyesine bakılmaksızın burada onları desteklemeye çalışıyoruz. Bunları da bizim içimizde bulunan 4 tane farklı mekanizma ile yapıyoruz. Yani Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi çok fonksiyonlu bir merkez olarak öne çıkıyor. Bu fonksiyonlar aslında girişimin seviyesine göre farklı faaliyetler ve odak etkinlikler üzerinden şekilleniyor. Ham fikir aşamasında da, satış aşamasında da, yatırım aşamasında da, globalleşme aşamasında da destek gerekiyorsa onu BTM ile eşleştirip hizmetimizi vermeye çalışıyoruz. Bunu yaparken hiçbir şekilde ücret, komisyon veya opsiyon talep etmiyoruz. Tek amacımız yenilikçi fikirlerin hayata geçmesi ve sürdürülebilir, ölçeklenebilir bir şekilde karşılık bulması. Böylece de büyüme potansiyeliyle ülke ekonomisinin kalkınmasına katkıda bulunmasını önemsiyoruz” dedi.



“Yeni nesil girişimciliği de inovasyon tabanlı ve büyüme potansiyeli üzerinden değerlendiriyoruz”

Projelere nasıl destek verdiklerini açıklayan Elbaşı, “Girişimcilik merkezi diyoruz ama artık yeni nesil girişimcilikten bahsediyoruz. Dolayısıyla yeni nesil girişimciliği de inovasyon tabanlı ve yüksek büyüme potansiyeli üzerinden değerlendiriyoruz. Yani yenilikçi bir iş fikri olması gerekiyor ve büyüme potansiyeli gerçek manada geleneksel ekonomiye göre çok daha yüksek olması gerekiyor. Böyle olunca da global markaların, şirketlerin çıkması, mega ölçekli şirketlerin oluşması ülkeleri de peşinden sürükleyecektir. O yüzden diyoruz ki; bir girişimci bu şekilde bir işe imza atmak istiyorsa ve BTM’ye geliyorsa mutlaka yenilikçi bir iş fikri olması gerekiyor. Ayrıca fırsat ve değer yaklaşımlarıyla yüksek büyüme potansiyeline sahip olması isteniyor. Biz bir girişimi BTM’ye dahil ederken aslında, söz konusu iş fikrinin tutup tutmayacağını değil, bu girişimin yeni nesil bir girişim olup olmadığını teyit etmeye çalışıyoruz. Gerçekten bu arkadaşların öne sürdüğü iş modelleri doğru mu; yeni nesil girişimciliğe uygun mu; sürdürebilir, ölçeklenebilir işlere imza atabilecek argümanlara sahipler mi? Bütün süreçlerimizi bu unsurların üzerine inşa ediyoruz” diye konuştu.