'Yargı Paketi Ülkemiz İçin Çok Önemli Bir Adım'
HUDER Eskişehir Şube Başkanı Pınar Turhanoğlu: '(Yargı Reformu Strateji Belgesi) Üzerinde uzun süre çalışılmış çok kıymetli bir tasarı. Demokrasinin güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin genişletilmesi hedefi ile çalışılmış. Yargı bağımsızlığı ve şeffaflığın geliştirilmesi de bir diğer amaç. Bu yargı paketi ülkemiz için çok kıymetli, çok önemli bir adım. Bir an evvel yasalaşmasını bekliyoruz' 'Bazı barolar fikir söyleme aşamasından çıkmış, Barolar Birliği Başkanı'nı 'Bizim söylediğimizi yapmazsan o görevde duramazsın' yaklaşımına varacak şekilde tahakküm altına almaya girişmiştir. Bu baskıdır, tehdittir'
Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER) Eskişehir Şube Başkanı Pınar Turhanoğlu, Yargı Reformu Strateji Belgesi'ne ilişkin, üzerinde uzun süre çalışılmış çok kıymetli bir tasarı olduğunu belirterek, "Bu yargı paketi ülkemiz için çok kıymetli, çok önemli bir adım. Bir an evvel yasalaşmasını bekliyoruz." dedi.
Turhanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TBMM'nin yeni yasama yılında ilk gündemlerinden birinin de yargı reform paketi olduğunu ifade ederek, pakette yargıda erişilebilirliği, yargıya güveni arttıracak pek çok düzenleme bulunduğunu söyledi.
Düşünce ve ifade özgürlüğünü genişletmeye yönelik yapılacak değişikliklerin bu düzenlemenin en önemli maddeleri arasında yer aldığını dile getiren Turhanoğlu, "Üzerinde uzun süre çalışılmış çok kıymetli bir tasarı. Demokrasinin güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin genişletilmesi hedefi ile çalışılmış. Yargı bağımsızlığı ve şeffaflığın geliştirilmesi de bir diğer amaç.Bu yargı paketi ülkemiz için çok kıymetli, çok önemli bir adım. Bir an evvel yasalaşmasını bekliyoruz.Hazırlık süreci Adalet Bakanlığı çatısı altında tüm uygulayıcıların, hukuk fakültelerinin, yüksek mahkemelerin, Barolar Birliğinin ve baroların etkili katılımları ile yürütülmüş bir tasarı. Böyle bir uzlaşı ve değerlendirme ortamından sonra Adli Yıl Açılışı'nda, adli yıl açılışının mekanını bahane ederek bir tartışma ortamı yaratıldı." diye konuştu.
Turhanoğlu, devletin bir bütün olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mevcut hükümet sistemimiz yasama, yürütme ve yargının birbirinden tamamen bağımsız olduğu, tam kuvvetler ayrılığı sistemidir. Bu bağlamda Adli Yıl Açılışı'nın gerçekleştiği mekan üzerinden kuvvetler ayrılığı tartışması açmanın yanlışlığı ortadadır. Bazı barolar fikir söyleme aşamasından çıkmış, Barolar Birliği Başkanı'nı 'Bizim söylediğimizi yapmazsan o görevde duramazsın' yaklaşımına varacak şekilde tahakküm altına almaya girişmiştir. Bu baskıdır, tehdittir. Adli Yıl Açılışı'na katılan Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'na gösterilen tehditvari, ölçüsüz yaklaşım gerçek despotizmdir."
Kaynak: AA
Turhanoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TBMM'nin yeni yasama yılında ilk gündemlerinden birinin de yargı reform paketi olduğunu ifade ederek, pakette yargıda erişilebilirliği, yargıya güveni arttıracak pek çok düzenleme bulunduğunu söyledi.
Düşünce ve ifade özgürlüğünü genişletmeye yönelik yapılacak değişikliklerin bu düzenlemenin en önemli maddeleri arasında yer aldığını dile getiren Turhanoğlu, "Üzerinde uzun süre çalışılmış çok kıymetli bir tasarı. Demokrasinin güçlendirilmesi, hak ve özgürlüklerin genişletilmesi hedefi ile çalışılmış. Yargı bağımsızlığı ve şeffaflığın geliştirilmesi de bir diğer amaç.Bu yargı paketi ülkemiz için çok kıymetli, çok önemli bir adım. Bir an evvel yasalaşmasını bekliyoruz.Hazırlık süreci Adalet Bakanlığı çatısı altında tüm uygulayıcıların, hukuk fakültelerinin, yüksek mahkemelerin, Barolar Birliğinin ve baroların etkili katılımları ile yürütülmüş bir tasarı. Böyle bir uzlaşı ve değerlendirme ortamından sonra Adli Yıl Açılışı'nda, adli yıl açılışının mekanını bahane ederek bir tartışma ortamı yaratıldı." diye konuştu.
Turhanoğlu, devletin bir bütün olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mevcut hükümet sistemimiz yasama, yürütme ve yargının birbirinden tamamen bağımsız olduğu, tam kuvvetler ayrılığı sistemidir. Bu bağlamda Adli Yıl Açılışı'nın gerçekleştiği mekan üzerinden kuvvetler ayrılığı tartışması açmanın yanlışlığı ortadadır. Bazı barolar fikir söyleme aşamasından çıkmış, Barolar Birliği Başkanı'nı 'Bizim söylediğimizi yapmazsan o görevde duramazsın' yaklaşımına varacak şekilde tahakküm altına almaya girişmiştir. Bu baskıdır, tehdittir. Adli Yıl Açılışı'na katılan Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu'na gösterilen tehditvari, ölçüsüz yaklaşım gerçek despotizmdir."