Sezer'den Eğitimcilere Çağrı

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Adana İl Başkanı Mehmet Sezer, yeni eğitim öğretim yılının çeşitli sorunlarla başladığını ifade ederek, tüm sorunlara rağmen eğitimcilerin içindeki heyecanı diri tutması ve bu dönemi en iyi bir şekilde tamamlaması gerektiğini söyledi.

Mehmet Sezer, yaptığı açıklamada, 2019-2020 eğitim ve öğretim sezonunun bu hafta itibariyle başladığını belirterek, "Öğretmenlerimiz görevli oldukları okullara giderek mesailerini yerine getirirken çocuklarımızdan 1. 5. ve 9. Sınıf öğrencileri 5 Eylül diğer öğrenciler ise 9 Eylül’de derslere başlayacaklar. Bu yıl yeni bir sistem deneniyor. Yeni sistemde üç ara tatil olacak. Eğitim öğretim sezonun sonundan itibaren 13 haftalık yaz tatili süresi 11 haftaya düşecek. Öncelikle hem yeni sezonun hem de yeni sistemin tüm eğitim camiası için hayırlı olmasını diliyorum. Yeni sistemin artıları ve eksileri de önümüzdeki aylarda daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır. O zaman konuyla ilgili daha ayrıntılı açıklamalar yapmam mümkün olacaktır. Şimdilik bu konuda yapılan düzenlemenin iyi niyetli bir düzenleme olduğunu düşünelim" dedi.



"Eğitimcilerin morali yok"

İnsanın beden ve ruh sağlığını şekillendirerek eğitimli toplumların oluşmasını sağlayan eğitimcilerin bu döneme de maalesef bazı sıkıntılarla başladığını ifade eden Sezer, şöyle devam etti:

"Özellikle 5. Dönem Toplu Sözleşme sürecinde Kamu İşveren Tarafının ve anlaşmazlık sonucunda gidilen Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun anlamsız tavırları ve memurun yaşam standartlarını düşüren kararları hepimizi olumsuz etkiledi. Hakem Kurulundan çıkan karar kamu çalışanlarının dolayısıyla eğitimcilerin morallerini bozdu. İnsanın var olduğu andan itibaren süregelen bir kavram olan eğitimi hayatının her alanına yayarak mesai mefhumu gözetmeden çalışan, çocuklarımızın eğitimi, toplumun şekillenmesi için her türlü fedakarlığı yapan eğitimcilerimizin daha fazlasını hak ettiğini düşünüyorum."

Öğretmen ataması gecikti

Yaşanan bu genel sorunla birlikte Adana’da da eğitim camiasının bazı sorunları olduğunu kaydeden Sezer, "Bunlardan en önemlisi idareci kadrosundaki eğitimcilerin bir kısmının atama takviminde yaşanan sorunlardan dolayı atamalarının yapılmamış olmasıdır. Bu durum okullardaki koordineyi de güçleştirmekte. Bir diğeri de bu yıl ilk kez ataması yapılan yaklaşık 400 civarında öğretmenin güvenlik soruşturmalarının tamamlanmamış olması. Güvenlik soruşturmaları uzadıkça özellikle kırsal bölgelerde eğitim daha geç başlıyor bu durum da o bölgedeki öğrencilerimizin dezavantajlı bir şekilde eğitim almasına sebep oluyor" diye konuştu.

Milli Eğitim Bakanlığının velilerden herhangi bir bağış alınmamasına yönelik tavrını doğru bulduğunu belirten Sezer, okul idaresine acil ihtiyaçlarıyla ilgili bir çözüm sunulamamasının yöneticileri sıkıntıya soktuğunu vurguladı.

Okullara belediye modeli

Mehmet Sezer açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Biz bu sıkıntıların giderilmesi adına şunu teklif ediyoruz. Nasıl ki belediyeler il veya ilçe nüfusuna göre İller Bankasından bir kaynak alıyorsa okullar da mevcut öğrenci sayılarına göre her ay düzenli bir şekilde Bakanlık’tan para alsın. Böylece idarecilerimiz ihtiyaçlarını rahat bir şekilde karşılar ve velilerden herhangi bir talepte bulunmak zorunda kalmazlar.

Yine özellikle meslek liselerinde durum vahim. Bir dönem memleket meselesi denilerek öğrencilerin teşvik edildiği meslek liseleri uygulanan yanlış politikalar nedeniyle adeta atıl bir kuruma dönüştü. Bazı bölümlere bir elin parmakları sayısınca başvuru bile olmadığı ifade ediliyor. Bazı okullardaki devam eden inşaatlar da okuldaki eğitimi aksatacak. Maalesef buna da bir çözüm bulunamadı. Yaşanan sorunlar elbette bu kadarla sınırlı değil. Ancak bütün bu sorunlara rağmen içimizdeki heyecanı diri tutmalı ve bu dönemi en iyi bir şekilde tamamlamalıyız."
Kaynak: İHA