Numan Kurtulmuş'tan Ali Babacan açıklaması

Habertürk'ten Kübra Par'ın sorularını yanıtlayan AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Ali Babacan'ın yeni parti kurma çalışmalarını değerlendirerek, "Allah hayırlı etsin, siyaset zor iş, siyaset köy meydanında gidip, traktörün üstüne çıkıp 'Ey ahali oy verin' demeyi gerektirir, kıraathanede bir şeyler söylemeyi gerektirir" diye konuşarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu minvalde 'ümmeti parçalamayın' sözünün anlamlı olduğunu belirtti.

Numan Kurtulmuş'tan Ali Babacan açıklaması
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, Habertürk'te Kübra Par'ın sorularını yanıtladı. Bugün S-400'lerin ilk bölümünün Türkiye gelmesinin ardından Mürted'e konuşlandıralacağı ve bunun 15 Temmuz hain darbe girişiminde eski ismiyle Akıncılar üssünün herhangi bir ilgisinin olmadığını kaydetti.

S-400'ün Türk-ABD ilişkilerinin etkilenip, etkilenmeyeceğine yönelik bir soru üzerine Kurtulmuş, "Hem kararlılığımızı sürdürüyoruz, bu sahada da olmayı gerektiren durumsa sahada hem de masada müzakerelerimizi son derece diplomatik üslupla sürdürebiliyoruz. ABD ile olan müzakere süreçleri 'acaba kopacak mı' denilen anlar oldu. Biz masada müzakerelerimizi sürdürdük. Katsa ve diğer meselelerde, böyle bir yaptırımın ortaya çıkması durumunda ABD'nin bölge siyasetini de etkiliyecek bir gelişme olur. Türkiye bunun hesaplarını yapar. Türkiye çok taraflı oyunun taraflarından birisidir. ABD ile ilişkilerimiz ne kadar gerilimli olursa olsan hiçbir zaman ABD'lilerin bu ipi koparacak bir noktaya geleceğini tahmin etmiyoruz" diye konuştu.


"İSTANBUL SEÇİMİ DERS ÇIKARILMASI GEREKEN BİR SONUÇTUR"

Bizim için beklemediğimiz bir sonuçtur. Önemli bir fark vardır. 31 Mart seçimlerinden 25 belediyeyi Cumhur ittifakı kazanmıştır. İBB Meclis'nde önemli çoğunluğa sahiptir. AK Parti'nin kaybettiği İBB koltuğudur. Seçim ilçe başkanları için sorulmadı büyükşehir belediye başkanı sorulduğu için böyle bir sonuç ortaya çıktır. Buradan ders çıkarılması gereken bir sonuçtur. Biz hiçbir zaman suçu millette bulmayız. Eksik, hata, kusur, noksan ne varsa onun bizden kaynaklandığını biliriz. Sayın Cumhurbaşkanımızın riyasetinde bir süreç sürüyor parti içerisinde. Teşkilatımız kendi içinde bunu tartışıyor.STK'lar, akademisyenlerden raporları almaya çalışıyoruz. AK Parti bütün eksik gördüğü hususları tamamlayarak yoluna devam edecek.

"KARŞI TARAFIN TEK ORTAK NOKTASI ERDOĞAN DÜŞMANLIĞIYDI"

Kararı biz vermedik, ya da CHP vermedi. YSK kararı verdi. Demek ki bu kararın niye tekrarlandığını demek ki bizce yeterince anlatamadık. Onlarca sebep var. Bu sebeplerin değerlendirip, ortadan giderilmesi için üzerimize düşeni yerine getirmeye çalışıyoruz. AK Parti bu seçimlerde Cumhur İttifakı ile birlikte İstanbul'da yüzde 45 oy aldı. Şimdiye kadar aldığı en yüksek oylardan biridir. Karşıda çok sayıda bileşen, sivil toplum kuruluşlarından oluşan ittifak vardır. Tek bir noktası vardı o da Erdoğan karşıtlığıydı.

"İMAMOĞLU FARKLI DÜŞÜNCELERİ NASIL OPTİMİZE EDECEK?"

Bir kere bu İstanbul Belediye Başkanı seçimidir. Bir karşıtlık üzerinden blok oluşturup farklı kesimlerin oyunu biraraya getirmek maharettir tebrik ederiz. Ama esas maharet bu kadar bileşeni birarada tutabilecek bir hizmet siyasetini ortaya koyabilmektir. Sonuçta mesela İYİ Parti'ye oy veren seçmenle falanca dindar muhafazakar seçmenle, HDP'ye oy veren seçmenlerin siyasal beklentilerini nasıl optimize edecek? Dünyaya bakış farklılıklarını nasıl biraraya getirerek nasıl bir İstanbul siyaseti ortaya çıkacak. Sayın İmamoğlu'nun ortaya koyacağı hizmet perspektifinin değerlendirilmesi gerektiğinin kanaatindeyim. AK Parti ile CHP arasında büyük mesafe var. AK Parti ile CHP arasında yüzde 50 oy fark var. Ne güzel artık muhalefetin içerisinde de 'artık iktidar olabiliriz' umutlarının yeşermesi, daha gerçekçi konulara yöneleceğini gösterir. Rakibin güçlü olası bizim de daha güçlü politikalarla yolumuza devam etmeyi gerektirir.

"İSTİŞARE MEKANİZMASININ KAÇINILMAZ OLDUĞU GÖRÜLÜYOR"

Sistemin aksayan yönleri tabii ki olabilir. Bunu zaten öngörüyorduk. Türkiye son derece güçlü bir revizyonla sistemini yeniler. Mevcut sistemde bizim tarafımızdan değerlendirdiğimizde bir parti var. Meclis'te çoğunluğu olan grubu var bir de hükümet var. Ortak nokta sayın Cumhurbaşkanımız. Bundan sonraki süreçte en önemli hassasiyet noktalarından birisi bu üç ayrı grubu çok güzel bir senkronizasyonu. Daha açık istişarelerle, detaylı tartışmalarla bu sürecin yürütülmesidir. Halkımız teamüller gereği siyasi olarak bütün sorumluluğu karşısındaki milletvekillerini görüyor. Milletvekillerimiz yürütmeyle çok yakın çalışması lazım. Geçtiğimiz askerlik sistemiyle ilgili yapılan revizyon konusunda sayın Milli Savunma Bakanımız grupta bunu anlattı. Yapılan teklifler, eleştiriler gözden geçirildi. Ardından sayın Bakanımız diğer parti liderleriyle konuyu görüştü. Hızlı işleyiş içerisinde yoğun istişare mekanizmasının kurulmasının kaçınılmaz olduğu görülüyor.

"SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ CÜMLE CÜMLE NOT ALIYOR"

Bizim konuştuğumuzu her bir arkadaşımız daha iyi olsun diye konuşuyor. Ancak bu toplantıların dışarıya yansıması doğru olmaz. Zaten o toplantılar gizli kapaklı değil ki. Sonuçlar açıklanır. Hem Cumhurbaşkanlığı yönetim sisteminin revizyonları bakımından hem de AK Parti'nin bundan sonra atacağı adımlar tüm detayları konuşuluyor. Sayın Cumhurbaşkanımız bunları cümle cümle notları alıyor.

"DOSTLARIMIZI ARTTIRACAĞIZ RAKİPLERİMİZİ AZALTACAĞIZ"

MHP ile ittifak konusu masa başı ittifakı değildi. 15 Temmuz gecesi bu işgalcilere, darbecilere, vatan hainlerine karşı meydanlarda gerçekleşmiş olan bir ittifaktır. Sela ve Allahuekber seslerinin altında oluşmuş bir ittifaktır. Önümüzdeki dönemde TBMM'de AK Parti ve MHP büyük bir nezaketle işbirliğini düzgün bir şekilde sürdürüyorlar. Cumhurbaşkanımız bir şey söyledi, bizim daha geniş ittifak kurmamız lazım dedi. Yerli, milli, anti emperyalist, milli duruştan taviz vermeyen, geri adım atmayan bu ittifakın genişletilmesi. Parti olarak söylemiyorum. Biz dostlarımızı arttıracağız ve Türkiye için biraraya geleceğiz. Hayatında bir kez AK Parti'ye oy vermiş olan yüzde 65'dir. AK Parti'nin siyaset yapma tarzını destekleyen bir büyük kitle var. Biz bu kitleyi genişleteceğiz, karşıtlarımızı, rakiplerimizi azaltacağız.

BABACAN YORUMU: ALLAH HAYIRLI ETSİN

Kendi kararı, saygı duyarız. Buna bizim bir şey dememiz doğru değil. Kendi kurucusu olduğu partiden ayrılma kararı vermiş, Allah hayırlı etsin. Siyaset hakikaten zor bir iş. Bir iddiaya ve iradeye sahip olma işi. Belki bir ömür sürecek, zaman zaman yoklukların, zorlukların, darbelerin, dimdik yokuşların olduğu bir mücadele süreci. Emek, zaman, sabır istiyor, mukavemet edebilme becerisi istiyor. Siyaset kişisel hesaplarla yönlendirilebilecek alan değil. AK Parti'nin aldığı yüzde 45'i bile beğenmiyoruz değil mi? Ama AK Parti'nin yüzde 45'lere gelene kadar ne zor zamanlarda, sayın Cumhurbaşkanımızın Refah Partisi'nin İstanbul İl Başkanı olduğu zamanda ne zor şartlarda mücadele verdiklerini hatırlıyorum. 27 Nisan, 28 Şubat'a direndiğimizi hatırlıyorum. Fazilet Partisi'nin kapandığı günü hatırlıyorum. Bu zor alanda insanlar mutlaka dayanışma içerisinde olmaları lazım. Şu atmosferde bazı siyasi çevrelerde iştahı arttırmış olabilir. Siyaset adanmışlık, büyük mücadeleyi gerektirir. AK Parti'de isimlerini dahi bilmediğimiz insanların gençliğini heba ettiğini biliyorum. Siyaset köy meydanına gidip, traktör üstüne çıkıp 'Ey ahali oy verin' demeyi gerektirir. Kıraathanede bir şeyler söylemeyi gerektirir. Yeri gelin 10-15 kişiyle bir odaya oturup konuşmak demektir. Mücadelenin kolay bir iş olmadığını ifade etmek istiyorum.

"SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZIN ÜMMET SÖZÜ ÇOK DOĞRUDUR"

Son derece değerli ve anlamlı buluyorum. 24 yıldır Srebinista katliamını dünyada bir bayrak gibi sallayan Türkiye'dir. İnsanların nasıl imani bir güçle sahip çıktığını hatırlıyorum. Türkiye güçlü bir Türkiye olursa Filistin'deki, dünyanın dört bir yanındaki mazlumların gözünün içine baktığı bir ülke. Sayın Cumhurbaşkanımızın 'Dünya dörtten büyüktür' derken mazlum milletlere bakıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın kastettiği bu. Ümmetin zor şartlarda olduğu bir ortamda. Daha güçlü,birlik içerisinde tesanüd içerisinde, eksikliklerimizi tamamlayarak yolumuza devam etmeliyiz şeklinde bir şey söylüyor sayın Cumhurbaşkanımız. Güney Akdeniz'i, S-300'leri, Suriye'yi konuşuyor. Büyük, güçlü Türkiye idealine sahip çıkmamız lazım. Bu sadece Türkiye değil dünyanın dört bir tarafındaki insanların sesine kulak verecek güçlü bir Türkiye'ye ihtiyacımız var.

"BU ÖZELLİKLERİMİZİ GÜÇLENDİRDİĞİMİZ TAKDİRDE"

Ortada bir oluşum yok. Sadece bir arkadaşımızın partiden istifası sözkonusu. Önce bir ortaya çıkmalarını görelim. Kararı verecek millettir. Bundan sonra AK Parti nasıl devam edecektir sorusu önemlidir. AK Parti reformcu bir partidir. Ekonomik, siyasi, kültürel reformları gerçekleştiren bir partidir. Askeri vesayetle mücadeleyi fevkalade yapan bir partidir. AK Parti demokratik bir partidir. Bütün antidemokratik güçlere, bürokratik oligarşinin muhkem kalelelerine rağmen mücadelesini yapmıştır. AK Parti bu memlekette kim varsa hepsinin temsilcisi olmuş bir siyasi partidir. AK Parti yerli ve milli partidir. Türkiye'nin ekonomi, sanayi, savunma ve her alanda milli duruşunu tahkim etmesini savunmuş partidir. Biz bu özelliklerimizi kuvvetlendirerek yolumuza devam ettiğimiz sürece Allah'ın izniyle bir sefer de olsa AK Parti'ye yüzde 65 oy vermiş büyük kitle var.

"OSMAN ÖCALAN SORUSUNA TRT'Lİ YETKİLİLER CEVAP VERMELİ"

Bu TRT'nin sorumluluğunda olan bir şeydir. Niçin Öcalan'ın kardeşinin konuşturulduğu meselesi TRT yöneticilerin verdiği cevaptır. TRT nihayetinde kendi genel müdürü olan ve çalışma prensipleri olan bir kuruluştur. Seçim süreçlerinde çok olumlu etkileri olmadığını düşünüyorum.