'Tavuk Ormanı Endemik Türlere Ev Sahipliği Yapıyor'

Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Necmettin Güler, Tunca Nehri'nin kolları arasında yer alan Sarayiçi adasında bulunan Tavuk Ormanı'nın Edirne Sümbülü başta olmak üzere pek çok sayıda endemik bitkiye ev sahipliği yaptığını söyledi.

Trakya Üniversitesi ve Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği işbirliğinde "Kültürel ve Doğal Değerimiz: Tavuk Ormanı" konulu panel düzenlendi.

Edirne Barosu Konferans Salonu'nda gerçekleşen etkinlikle Sarayiçi Mevkisi'nde yer alan ve Osmanlı döneminde ağaçlandırılan alanın doğal özellikleri tarihi ele alındı.

Trakya Üniversitesi Fen Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Necmettin Güler, Tavuk Ormanı'nın Tunca Nehri'nin kolları arasında yer alan bir ada da yer aldığını ve su basar alan olma özelliğini taşıdığını söyledi.

Taşkınların alüvyon toprakları taşıması sebebiyle alanın verimli olmasını sağladığını belirten Güler, "Su basar olarak tanımladığımız bu alan özel bir toprak yapısına sahip. Alanın yüksek olmaması ve taban suyunun çok yüksek olması bölgede kendine özgü bir floranın gelişmesini sağlamış." dedi.

Ormanda Edirne Sümbülü ve Göl Soğanı gibi endemik türlerin olduğunu anlatan Güler, ormanda onlarca farklı tür ağacın yanı sıra 149 bitki türünün yer aldığını ifade etti.

Floristik açıdan ormanın zengin olduğunu vurgulayan Güler, şöyle devam etti:

"Tavuk Ormanı 50 hektarlık bir alan. Başta Edirne Sümbülü olmak üzere 7-8 tane endemik türe ev sahipliği yapıyor. Edirne Sümbülü çok önemli bir tür. Ormanda büyük bir popülasyona sahip. 2017 yılında yapılan sayımda 250 çiçekli birey görülmüştü. Edirne Sümbülü'nün orman alanına girdiği tek yer Tavuk Ormanı. Görüldüğü yerler genel olarak hep açık alanlarda alüvyol arazilerde yer alıyor."

Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi, Yavuz Güner de alanın hem doğal hem tarihi bir yapıya sahip olduğunu belirterek, "2015 yılında Tavuk Ormanı dışında kalmakla birlikte bölgeyi ören yeri tanımına almayı başardık. Ama gelecekte belki de bu toplantıların da katkısıyla ilgili alanın da sadece doğal sit kapsamında tanımlanmasının ötesine geçip belki bir tarihi sit ama hedefimiz arkeolojik sit olarak kabul edilmesidir. Eğer bunu başarabilirsek, burada sözü edilen bütün problemlerden kurtulmak üzere çok kuvvetli bir hukuksal zemine taşımış olacağız alanı." dedi.

Panelde Trakya Üniversitesi akademisyenlerinden Prof. Dr. Ahmet Yaraş ve Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Kaya da ormanla ilgili sunum yaptı.

Edirne Çevre Gönüllüleri Derneği Başkanı Ayten Eren ise Tavuk Ormanı ve içinde bulunduğu Sarayiçi bölgesinin korunup gelecek kuşaklara aktarılması için çalışmalar yapılması gerektiğini kaydetti.

Kaynak: AA