Adli Yargı Hakim Ve Cumhuriyet Savcısı Kura Töreni

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (1) 'Dünyanın 5'ten büyük olmadığını iddia eden ve dünyayı bir ülkenin iki dudağı arasına mahkum eden bir anlayış, bir yapı adil yapı olamaz' 'Şu anda Arakan'da, Libya'da, Filistin'de, Kudüs'te adalet mi var? Adalet dağıttığını söyleyenler sadece insanlığa nasihat çekip insanlığı aldatıyor' 'Adalet teşkilatımız, bir dönem vesayet güçlerinin, bir dönem FETÖ ihanet çetesinin hatta avukatlar boyutunda baktığımızda diğer bazı terör örgütlerinin ağır saldırılarına maruz kaldı. Yargı kurumlarını hakiki manada millet adına karar veren ve devleti için çalışan bir yapı haline getirmek için çok büyük mücadeleler verdik'

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Dünyanın 5'ten büyük olmadığını iddia eden ve dünyayı bir ülkenin iki dudağı arasına mahkum eden bir anlayış, bir yapı adil yapı olamaz." dedi.

Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcısı Kura Töreni'nde katılımcılara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugün kura çekerek görevlerine başlayacak olan bin 446 Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcısını şimdiden tebrik ediyorum. Halen ülkemizde 19 bin 349 hakim ve savcı görev yapıyor. Adalet teşkilatımızın gücüne güç katacak sizlerin vazife üstlenmenizle birlikte bu rakam 20 bin 795'e çıkıyor. Kura ile atandıkları yerlerde görev yapacak olan her bir arkadaşıma meslek hayatlarında başarılar diliyorum." ifadelerini kullandı.

Kuraya katılan hakim ve savcılara, adliye binalarının dışında ve mahkeme salonlarında yer alan "Adalet mülkün temelidir" sözünün tüm hayatları boyunca rehberleri olmasını temenni eden Erdoğan, "Devlet, adalet üzerinde yükselir, gelişir, güçlenir ve büyür. Adaletin olmadığı bir devlet, tıpkı temelsiz bina gibi önünde sonunda yıkılıp gitmeye mahkumdur. İlk insandan beri devam eden adalet arayışı, kıyamete kadar da sürecektir. İnsanlık tarihinin tüm önemli dönüm noktalarının gerisinde, öyle ya da böyle adalet arayışından kaynaklanan kıyamlar, mücadeleler, başkaldırılar vardır. Bugün de dünyada en çok ihtiyaç duyulan, en çok beklenen adalettir." diye konuştu.

- "Dünyadaki tüm mazlumların sesi olarak dile getiriyoruz"

Adaletin tesisi için ihtiyaç duyulan taleplerin siyasi, ekonomik ve sosyal talepler olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Biliyorsunuz bizim uluslararası tüm platformlarda dile getirdiğimiz 'Dünya beşten büyüktür' çağrımız var. Aslında bu bir adalet arayışının tezahürüdür, gereğidir. Çünkü şu anda dünya beşten ne yazık ki büyük olmadığını iddia eden ve dünyayı bir ülkenin iki dudağı arasına mahkum eden bir anlayış, bir yapı, adil bir yapı olamaz. Birlemiş Milletlerde 196 ülkenin içinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 5 daimi, 15 geçici üyeyle dünyaya güya adalet dağıtıyorlar. Yok böyle bir şey. Orada adalet de zaten yok. Şu anda Arakan'da, Libya'da, Filistin'de, Kudüs'te adalet mi var? Adalet dağıttığını söyleyenler sadece insanlığa nasihat çekip insanlığı aldatıyor. Bu çağrıyı, yaşanan nice zulümlerin sebebi olan uluslararası sistemdeki adaletsizliğe karşı dünyadaki tüm mazlumların sesi olarak dile getiriyoruz.

Aynı şekilde bölgemizdeki katliamlardan, çatışmalardan, saldırılardan kaçan milyonlarca insana kucak açmamızın gerisinde de adalete, merhamete, bizi insan yapan tüm değerlere saygımız, bağlılığımız vardır. Devlet ve millet tarihimiz, baştan sona kadar bu asil duruşun tezahürleriyle örülmüştür. Bize her vesileyle adaleti, adaletli olmayı, adaletle davranmayı emreden Allah'ın ipine sıkı sıkıya sarıldığımız dönemler, hep altın çağlarımız olmuştur. Buna karşılık adalet konusundaki hassasiyetimizi kaybettiğimiz dönemlerde, felaketler ardı ardına gelmiştir, kapımıza dayanmıştır."

Son 17 yılda, adalet teşkilatını geliştirmek ve güçlendirmek için fiziki imkanlarından insan kaynağına, mevzuatından infazına kadar her alanda çalışmalar yaptıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bunun için de biliyorsunuz adalet saraylarını kurduk. Bundan önce merdiven altı adalet dağıtılıyordu. Bunların hepsini kaldırdık, adalet sarayıyla oraya 'Adalet aramaya gelenler huzur bulsun' dedik. Daha içeri girerken 'Evet buradan adalet çıkar' bunu yakalarız. Açık konuşmak gerekirse bazen bu konuda çok ciddi zorluklar yaşadığımız oldu. Adalet teşkilatımız bir dönem vesayet güçlerinin, bir dönem FETÖ ihanet çetesinin hatta avukatlar boyutunda baktığımızda diğer bazı terör örgütlerinin ağır saldırılarına maruz kaldı. Yargı kurumlarını hakiki manada millet adına karar veren ve devleti için çalışan bir yapı haline getirmek için çok büyük mücadeleler verdik."

- "Bu meslek sadece Hakk'a, hakkaniyete, hukuka adanmışlığa izin verir"

Zihinleri ve kalplerini sapkın inanç, ideoloji ve çıkarlara kiralayanların adalet dağıtmasının mümkün olamayacağını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu meslek sadece Hakk'a, hakkaniyete, hukuka adanmışlığa izin verir. Adalet yolundan sapanların akıbeti, yine hukuk içinde hesap vermektir. 'Biz olmazsak bu sistem çöker' edasıyla milletimizin ve devletimizin başına musallat olanlar karşılarında her biri birer adalet savaşçısı olan hakim ve savcılarımızı bulmuşlardır. Nitekim kendilerine, demokrasimize ve milli iradeye yönelik saldırıları meşrulaştırma hatta bizzat yönlendirme ve yönetme misyonu biçenler bu kutlu çatı altından birer birer temizlendi. Bu işi yapan da yine yargı kurumlarımızdır, temizleyenler de yine yargı kurumlarımızdır."

Türkiye'nin hukuk devleti niteliğinin, başka bir yola ve yönteme izin vermeyeceğini vurgulayan Erdoğan, "Bugün göreve başlayan siz kıymetli hakim ve savcı kardeşlerimin hukuktan, hakkaniyetten, adaletten taviz vermeden çalışacaklarına inanıyorum. Hakimin ve savcının en büyük murakıbı, kendi vicdanıdır. Kanunlar, ne kadar dikkatli ve ayrıntılı yazılırsa yazılsın, sonuçta bunun uygulamadaki karşılığını ortaya koyacak olan sizlersiniz. Bana göre öncelikli olan kanun değildir, öncelikli olan hukuktur. Kanun yazılır, geçer kağıt üzerinde kalır ama hukuk o değil, hukuk, hak ve halk arasındaki bütünlüğün ta kendisidir." dedi.

Milletine karşı sorumluluğunu ve vicdanını önde tutan bir hakim veya savcının vasat bir kanunu en ideal bir şekilde uygulayacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Buna karşılık kendine başka ölçüler edinen bir hakim ve savcı, en iyi ve en detaylı kanunu bile vicdanları kanatacak kararların aracı haline getirebilir. Bir doktor işini kötü yaptığında sadece kendi hastaları bundan olumsuz etkilenir. Bir mühendis işini kötü yaptığında sadece yürüttüğü projede sorun çıkar. Bir işletme işini kötü yaptığında sadece kendi işini batırır ama bir hakim ve savcı işini kötü yaptığında toplumun genel vicdanında öyle bir yara açar ki bunun telafisi hem çok zordur hem çok çok uzun zaman alır."

(Sürecek)
Kaynak: AA