Antalya'da NATO PA Ortak Semineri
Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Ufuk Ulutaş: '(İsrail ile Filistin arasındaki sorunlara ilişkin) ABD'nin tek taraflı attığı adımlar, Filistin siyasetindeki parçalanmışlık, bölgedeki kaos İsrail ile Filistin arasındaki çözüm beklentisini zayıflattı. Avrupa Birliği de çözüm bulma noktasında pasif kaldı'
Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Ufuk Ulutaş, ABD'nin tek taraflı attığı adımlar, Filistin siyasetindeki parçalanmışlık ve bölgedeki kaosun İsrail ile Filistin arasındaki çözüm beklentisini zayıflattığını ve Avrupa Birliği'nin de çözüm bulma noktasında pasif kaldığını söyledi.
Antalya'nın Serik ilçesi Belek Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde gerçekleştirilen NATO Parlamenter Asamblesi (NATO PA) 99'uncu Rose-Roth Semineri ve Akdeniz Ortadoğu Özel Grubu Ortak Toplantısı'na, üçüncü gün oturumlarıyla devam edildi.
Toplantının ilk oturumunda "İsrail-Filistin sorununa Türk bakışı" konusunda değerlendirmelerde bulunan Ulutaş, Türkiye'nin Filistin'in haklarının savunucusu olduğunu ve İsrail ile Filistin arasında kalıcı barışın sağlanması konusunda her zaman yapıcı bir görev üstlendiğini bildirdi.
İsrail ile Filistin arasında her zaman iki devletli bir çözüm beklendiğini ancak çeşitli engeller nedeniyle bu çözüme ulaşılamadığını aktaran Ulutaş, şöyle konuştu:
"Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak açıklanması, ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması, ABD'nin işgal altındaki Golan Tepeleri'nde 'İsrail egemenliğini' tanıma kararı tek taraflı atılan adımlar oldu. ABD'nin bu adımları çözümün değil, sorunun bir parçası olmasına neden oldu. Bu adımlar Filistin ile İsrail çatışmasında barış beklentisine zarar verdi. İki devletli çözüme ulaşılması noktasında İsrail politikasının da radikalleştiğini görüyoruz. Bu uygulamalar bölgedeki barış beklentisini gölgede bıraktı."
Filistin siyasetinde bir parçalanmışlığın söz konusu olduğunu ve bu durumun da iki devletli çözüme ulaşma noktasında engel oluşturduğuna dikkati çeken Ulutaş, coğrafi bölünmüşlüklerin siyasi bölünmüşlükleri de ortaya çıkardığını vurguladı.
Bölgesel krizlerin önemli bir sorun olduğuna işaret eden Ulutaş, Suriye krizinin durumu kötüleştirdiğini ve Arap baharı ile bölgedeki kaosun daha belirgin hale geldiğini kaydetti.
Tüm bu unsurların iki devletli bir çözüm umudunu yakın zaman için ortadan kaldırdığını dile getiren Ulutaş, "ABD'nin tek taraflı attığı adımlar, Filistin siyasetindeki parçalanmışlık, bölgedeki kaos İsrail ile Filistin arasındaki çözüm beklentisini zayıflattı. Avrupa Birliği de çözüm bulma noktasında pasif kaldı." değerlendirmesinde bulundu.
Ulutaş, ayrıca Filistin'in yönettiği bölümlerde ekonominin kötü gittiğini ve bu durumun da müzakereleri olumsuz etkilediğini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Antalya'nın Serik ilçesi Belek Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde gerçekleştirilen NATO Parlamenter Asamblesi (NATO PA) 99'uncu Rose-Roth Semineri ve Akdeniz Ortadoğu Özel Grubu Ortak Toplantısı'na, üçüncü gün oturumlarıyla devam edildi.
Toplantının ilk oturumunda "İsrail-Filistin sorununa Türk bakışı" konusunda değerlendirmelerde bulunan Ulutaş, Türkiye'nin Filistin'in haklarının savunucusu olduğunu ve İsrail ile Filistin arasında kalıcı barışın sağlanması konusunda her zaman yapıcı bir görev üstlendiğini bildirdi.
İsrail ile Filistin arasında her zaman iki devletli bir çözüm beklendiğini ancak çeşitli engeller nedeniyle bu çözüme ulaşılamadığını aktaran Ulutaş, şöyle konuştu:
"Kudüs'ün İsrail'in başkenti olarak açıklanması, ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması, ABD'nin işgal altındaki Golan Tepeleri'nde 'İsrail egemenliğini' tanıma kararı tek taraflı atılan adımlar oldu. ABD'nin bu adımları çözümün değil, sorunun bir parçası olmasına neden oldu. Bu adımlar Filistin ile İsrail çatışmasında barış beklentisine zarar verdi. İki devletli çözüme ulaşılması noktasında İsrail politikasının da radikalleştiğini görüyoruz. Bu uygulamalar bölgedeki barış beklentisini gölgede bıraktı."
Filistin siyasetinde bir parçalanmışlığın söz konusu olduğunu ve bu durumun da iki devletli çözüme ulaşma noktasında engel oluşturduğuna dikkati çeken Ulutaş, coğrafi bölünmüşlüklerin siyasi bölünmüşlükleri de ortaya çıkardığını vurguladı.
Bölgesel krizlerin önemli bir sorun olduğuna işaret eden Ulutaş, Suriye krizinin durumu kötüleştirdiğini ve Arap baharı ile bölgedeki kaosun daha belirgin hale geldiğini kaydetti.
Tüm bu unsurların iki devletli bir çözüm umudunu yakın zaman için ortadan kaldırdığını dile getiren Ulutaş, "ABD'nin tek taraflı attığı adımlar, Filistin siyasetindeki parçalanmışlık, bölgedeki kaos İsrail ile Filistin arasındaki çözüm beklentisini zayıflattı. Avrupa Birliği de çözüm bulma noktasında pasif kaldı." değerlendirmesinde bulundu.
Ulutaş, ayrıca Filistin'in yönettiği bölümlerde ekonominin kötü gittiğini ve bu durumun da müzakereleri olumsuz etkilediğini sözlerine ekledi.