Yatağan Termik Santrali'ndeki Kömür Bandının Çökmesine İlişkin Dava
Muğla Yatağan Enerji Üretim Santrali'nde 2 kişinin öldüğü, 9 kişinin yaralandığı kömür bandındaki çökmeyle ilgili tutuksuz yargılanan 5 sanıktan 3'üne 4 yıl 2'şer ay, 2 sanığa ise 2 yıl 4'er ay hapis cezası verildi Mahkeme heyeti, sanıklara verilen hapis cezalarını para cezasına çevirdi.
Muğla Yatağan Enerji Üretim Santralinde 2 kişinin öldüğü, 9 kişinin yaralandığı "kömür bandındaki çökme" olayıyla ilgili tutuksuz yargılanan 5 sanıktan 3'ü 45 bin 600, 2'si 25 bin 500 lira adli para cezasına çarptırıldı.
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığının çalışması sonucu elde ettiği bilgiler ışığında hazırlanan 12 sayfalık iddianame, Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. "Bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme" suçlamasıyla 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis istemiyle hazırlanan iddianamenin kabul edilmesinin ardından davanın ilk duruşması yapıldı.
Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan 5 sanık ve avukatları katıldı.
Savunması alınan Yatağan Enerji Üretim Santrali Müdürü Ali Değirmencioğlu, 2004 yılından bu yana santralde çalıştığını, kendisine bağlı 5 ayrı müdürlük bulunduğunu söyledi.
Kazadan önce santrale kömür taşıyan galeride bant kopması meydana geldiğini, bu bantların yılda 1-2 kez koptuğunu belirten Değirmencioğlu, "Kaza öncesinde de kopan bandın onarım ve temizliği yapılıyordu. Olay yaşandığında biz kaza yerine 5 metre mesafedeki odada toplantı halindeydik. Çok büyük bir gürültü ile dışarı çıktık." dedi.
Çökme sonucu 2 işçinin hayatını kaybettiğini ve birçok işçinin yaralandığını hatırlatan Değirmencioğlu, şöyle konuştu:
"Bilirkişi raporunda bu kazaya, 36 yıllık bir yapı olan tüp galerideki kolozyon ve malzeme yorulmasıyla bu tüpe ait alt kısımdaki çamurlaşmış kömür yükünün neden olduğu belirtilmiş. Çünkü bu zemin alt tarafı gözükmeyen düz bir zemindir. Devamlı olarak temizlikleri yapılır. Ancak bu bölüm bilinmediğinden ve görülmediğinden buranın temizlik yapılacağı düşünülmemiştir. Bilirkişi raporundaki tespitleri kabul etmiyorum. Kendi yaptığımız teknik incelemelerde de malzemenin durumunun normal olduğu belirlendi."
Santralin Dış Tesisler Müdürü Murat Ünsal ise görevinin, santrale kömür taşıyan ve çıkan külün dışarıya naklini sağlayan yaklaşık 50 kilometre uzunluğundaki band sisteminin çalışmasını sağlayarak bakım ve onarımını yapmak olduğunu söyledi.
Olayın olduğu gece işçilerin sabah 06.00'da kendine band koptuğu haberini verdiğini anlatan Ünsal, "Sabah mesaiye geldiğimde kazanın olduğu tüp galeriye girerek kontrolü yaptım. Benim birimime bağlı işçiler de burada çalışma yapıyordu. Bantlardan dışarıya temizlik esnasında bir şey düşebilir diye aşağıya inip şerit çekilmesini sağladım." dedi.
Ünsal, bilirkişi raporuna katılmadığını vurgulayarak, kolozyon ve malzeme yorgunluğunun olduğu iddia edilen bölümden de ilk defa haberdar olduklarını anlattı.
Santral Müdür Yardımcısı Rıdvan Akdeniz ise kaza anında toplantı halinde olduklarını, büyük bir ses ile dışarıya çıktıklarını ve kazayı gördüklerini anlattı.
Şirketin İş Güvenliği Uzmanı Semiha Dündar da savunmasında kanun gereği çalışanlara ve ilgililere belirli dönemlerde iş güvenliği eğitimi verdiklerini, rutin olarak gerekli incelemeleri yapıp eksik gördükleri alanları işletmeye bildirdiklerini ifade etti.
Santral Direktörü Serdar Toprak ise bilirkişi raporunda belirtilen çöken tüp galerinin alt kısmında bulunan bölümden haberlerinin olmadığını söyledi.
Olay esnasında galerinin çöktüğü yerin 5 metre yakınında toplantıda olduğunu belirten Toprak, kazadan büyük üzüntü duyduklarını dile getirdi.
Duruşmada iddia makamı, sorumluların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak güvenlik tedbirlerini tam olarak yerine getirmediği ve iş kazasının bu nedenle meydana geldiğini, Santral Direktörü Serdar Toprak, Dış Tesisler Müdürü Murat Ünsal ve İş Güvenliği Uzmanı Semiha Dündar'ın birinci derece kusurlu olduğunu, Santral Müdürü Ali Değirmencioğlu ve Müdür Yardımcısı Rıdvan Akdeniz'in ikinci derece kusurlu olduğunu, mağdurların alınan ifadelerinde sanıklardan şikayetçi olmadıklarını beyan ettiklerini ifade etti.
İddia makamı sanıkların, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" eylemlerine uyan suçtan ayrı ayrı cezalandırılmasını talep etti.
Sanık Avukatı Gültekin Akça ise müvekkillerinin beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti, Santral Direktörü Serdar Toprak, Dış Tesisler Müdürü Murat Ünsal ve İş Güvenliği Uzmanı Semiha Dündar'a 4 yıl 2'şer ay, Ali Değirmencioğlu ve Rıdvan Edip Akdeniz'e 2 yıl 4'er hapis cezası verdi.
Heyet, "sanıklara verilen hapis cezasının; suçlunun kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki şekil ve suret şartları" dikkate alınarak Toprak, Ünsal ve Dündar'ın cezasını 45 bin 600 lira, Değirmencioğlu ve Akdeniz'in cezasını da 25 bin 500 lira adli para cezasına çevirdi.
19 Temmuz 2017'de Yatağan Termik Santrali'nde kazanları besleyen kömür band sisteminin çökmesi sonucu meydana gelen kazada 9 kişi yaralanmış, bantların altında kalan 2 işçi hayatını kaybetmişti.
Kaynak: AA
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığının çalışması sonucu elde ettiği bilgiler ışığında hazırlanan 12 sayfalık iddianame, Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. "Bilinçli taksirle ölüme sebebiyet verme" suçlamasıyla 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis istemiyle hazırlanan iddianamenin kabul edilmesinin ardından davanın ilk duruşması yapıldı.
Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz yargılanan 5 sanık ve avukatları katıldı.
Savunması alınan Yatağan Enerji Üretim Santrali Müdürü Ali Değirmencioğlu, 2004 yılından bu yana santralde çalıştığını, kendisine bağlı 5 ayrı müdürlük bulunduğunu söyledi.
Kazadan önce santrale kömür taşıyan galeride bant kopması meydana geldiğini, bu bantların yılda 1-2 kez koptuğunu belirten Değirmencioğlu, "Kaza öncesinde de kopan bandın onarım ve temizliği yapılıyordu. Olay yaşandığında biz kaza yerine 5 metre mesafedeki odada toplantı halindeydik. Çok büyük bir gürültü ile dışarı çıktık." dedi.
Çökme sonucu 2 işçinin hayatını kaybettiğini ve birçok işçinin yaralandığını hatırlatan Değirmencioğlu, şöyle konuştu:
"Bilirkişi raporunda bu kazaya, 36 yıllık bir yapı olan tüp galerideki kolozyon ve malzeme yorulmasıyla bu tüpe ait alt kısımdaki çamurlaşmış kömür yükünün neden olduğu belirtilmiş. Çünkü bu zemin alt tarafı gözükmeyen düz bir zemindir. Devamlı olarak temizlikleri yapılır. Ancak bu bölüm bilinmediğinden ve görülmediğinden buranın temizlik yapılacağı düşünülmemiştir. Bilirkişi raporundaki tespitleri kabul etmiyorum. Kendi yaptığımız teknik incelemelerde de malzemenin durumunun normal olduğu belirlendi."
Santralin Dış Tesisler Müdürü Murat Ünsal ise görevinin, santrale kömür taşıyan ve çıkan külün dışarıya naklini sağlayan yaklaşık 50 kilometre uzunluğundaki band sisteminin çalışmasını sağlayarak bakım ve onarımını yapmak olduğunu söyledi.
Olayın olduğu gece işçilerin sabah 06.00'da kendine band koptuğu haberini verdiğini anlatan Ünsal, "Sabah mesaiye geldiğimde kazanın olduğu tüp galeriye girerek kontrolü yaptım. Benim birimime bağlı işçiler de burada çalışma yapıyordu. Bantlardan dışarıya temizlik esnasında bir şey düşebilir diye aşağıya inip şerit çekilmesini sağladım." dedi.
Ünsal, bilirkişi raporuna katılmadığını vurgulayarak, kolozyon ve malzeme yorgunluğunun olduğu iddia edilen bölümden de ilk defa haberdar olduklarını anlattı.
Santral Müdür Yardımcısı Rıdvan Akdeniz ise kaza anında toplantı halinde olduklarını, büyük bir ses ile dışarıya çıktıklarını ve kazayı gördüklerini anlattı.
Şirketin İş Güvenliği Uzmanı Semiha Dündar da savunmasında kanun gereği çalışanlara ve ilgililere belirli dönemlerde iş güvenliği eğitimi verdiklerini, rutin olarak gerekli incelemeleri yapıp eksik gördükleri alanları işletmeye bildirdiklerini ifade etti.
Santral Direktörü Serdar Toprak ise bilirkişi raporunda belirtilen çöken tüp galerinin alt kısmında bulunan bölümden haberlerinin olmadığını söyledi.
Olay esnasında galerinin çöktüğü yerin 5 metre yakınında toplantıda olduğunu belirten Toprak, kazadan büyük üzüntü duyduklarını dile getirdi.
Duruşmada iddia makamı, sorumluların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak güvenlik tedbirlerini tam olarak yerine getirmediği ve iş kazasının bu nedenle meydana geldiğini, Santral Direktörü Serdar Toprak, Dış Tesisler Müdürü Murat Ünsal ve İş Güvenliği Uzmanı Semiha Dündar'ın birinci derece kusurlu olduğunu, Santral Müdürü Ali Değirmencioğlu ve Müdür Yardımcısı Rıdvan Akdeniz'in ikinci derece kusurlu olduğunu, mağdurların alınan ifadelerinde sanıklardan şikayetçi olmadıklarını beyan ettiklerini ifade etti.
İddia makamı sanıkların, "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" eylemlerine uyan suçtan ayrı ayrı cezalandırılmasını talep etti.
Sanık Avukatı Gültekin Akça ise müvekkillerinin beraatlerini talep etti.
Mahkeme heyeti, Santral Direktörü Serdar Toprak, Dış Tesisler Müdürü Murat Ünsal ve İş Güvenliği Uzmanı Semiha Dündar'a 4 yıl 2'şer ay, Ali Değirmencioğlu ve Rıdvan Edip Akdeniz'e 2 yıl 4'er hapis cezası verdi.
Heyet, "sanıklara verilen hapis cezasının; suçlunun kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki şekil ve suret şartları" dikkate alınarak Toprak, Ünsal ve Dündar'ın cezasını 45 bin 600 lira, Değirmencioğlu ve Akdeniz'in cezasını da 25 bin 500 lira adli para cezasına çevirdi.
19 Temmuz 2017'de Yatağan Termik Santrali'nde kazanları besleyen kömür band sisteminin çökmesi sonucu meydana gelen kazada 9 kişi yaralanmış, bantların altında kalan 2 işçi hayatını kaybetmişti.