Bakan Selçuk Açıklaması 'Bu Çağ Bilim Ve Akıl Olmadan Yürütülemez'

Başkanlığı’nı Esra Albayrak’ın yaptığı NUN Okulları Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından ‘Eğitimde Bir Adım Ötesi’ zirvesi düzenlendi. Zirveye katılan Milli Eğitim Bakan Ziya Selçuk yaptığı konuşmasında “Bu çağ bilim ve akıl olmadan yürütülemez” diye konuştu.

Bakan Selçuk Açıklaması 'Bu Çağ Bilim Ve Akıl Olmadan Yürütülemez'
Beykoz’da bugün NUN Okulları Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından ‘Eğitimde Bir Adım Ötesi’ zirvesi düzenlendi.

Zirveye Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, NUN Okulları Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Esra Albayrak, yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Tamer Yılmaz, çeşitli akademisyenler ve çok sayıda kişi katıldı.

Açılış konuşmasını Bakan Selçuk’un yaptığı zirvede, birçok akademisyen ve katılımcı, gerçekleştirilen panellerde eğitim konusu üzerine konuşmalar yaptı.

Zirvede yaptığı konuşmasında eğitimde irade ve sistematik değişimlerden söz eden Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk; “Çok ilginç bir çağa da geliyoruz. Bu bahsettiğimiz irade meselesi iradenin teslimi noktasında yeni bir bağlam ortaya çıkartıyor. Çocuklar ya da gençler ya da insanlar 2030’ların sonuna doğru iş yerlerine gittiklerinde zihinlerini bir ana bilgisayara bağlamak zorunda kalacaklar ve beyinlerine bir yazılım yüklenmesi söz konusu olacak. Tüm vücudumuzda çipler nanorobotlar dolaşacak. Bu çok olağan bir iş ve insanların uzaktan zihinlerinden geçen her şeyin okunması 15-20 sene içerisinde hayata geçecek olan şeyler. Dijital biyolojik ve fiziksel olanın aynı bedende bedenlendiği bir çağa doğru gidiyoruz. O zaman iradenin anlamı nasıl değişecek ? Yazılımla irade mi yükleyeceğiz başka bir süreç mi yaşanacak diye baktığımızda bu meseleyi yeniden ele almakta yarar var çünkü biz çocukları distopik bir geleceğe yöneltiyoruz. Bazılarınızın ütopyası var hiç gerçekleşmeyecek ya da gerçekleşmesini hayal ettiğimiz ütopyalar. Ama bugünkü küresel sermayenin yönetimindeki eğitim bilim ve tıp bizi bir distopyaya doğru sürüklüyor. Çocuklarımız maalesef parlak nesne sendromuna sahipler yani sürekli olarak dikkatlerini dağıtan binlerce uyaran var ve çocuklar bu anlamda şanssızlar. Eğer parlayan nesne sendromu bu kadar yaygın olmasa dikkatlerini toplamada beki de kolaylık yaşayacaklar.

Eğitim seviyesi yükseldikçe dünyada açlık ve obezite aynı anda artıyor. Böyle bir artış varsa o zaman şunu çok rahat söyleyebiliriz sizin eğitimli dediğiniz insanlar eğitimli değil o zaman. İyi eğitim ne demek bunu sorgulamakta yarar var. O sebeple de hep söylendiği gibi eğitim Türkiye’nin büyük sorunu değil dünyanın büyük sorunu. Terbiye meselesi bizim anlık olarak can dediğimiz şeyin olgunlaşması ile ilgili. Yani beşerlikten insanlığa doğru geçmekle ilgili bir şey. Bunu söylediğimizde eğitime daha farklı bir bakış açısı olabilir sistemik bir bakış açısına geçebiliriz. Eğer sistemik bakış açınız yoksa biz aklımıza geleni eğitimde yapmakla yetiniriz. Eğitim bu bina gibi büyük bir projesi olan ve projenin her adımının sırayla yapıldığı bir proje. Ve her alt sistemin eş gümülü ve eş zamanlı olarak değiştirilmesi gerekiyor. Eğer politika kararı alacaksak eğitimde, bu kararların simülasyonlarının yapılması gerekiyor. Modellemelerinin çıkması gerekiyor. Eğer siz sadece okul öncesini 5 yaşla zorunlu kılalım derseniz 16 - 17 parametre etkileniyor burada. Üniversite mezun sayısı, derslik sayısı, finansal model etkileniyor. Bir kararı bu etkilerin ne olduğunu simule etmeden aldığımızda şimdiki çözümleriniz yarının sorunları olur. O sebeple bunun metodolojiye ihtiyacı var. Bu çağ bilim ve akıl olmadan yürütülemez. Bu sadece duyguyu coşturmakla yapılacak bir mesele değil. Bu mesele bilim ve akılla ilgili bir mesele. Eğer bu metodoloji olmazsa eğitimde sistemik bir değişimi yürütmek de mümkün değil, ortak bir dilimiz de olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

Konuşmasının ardından Bakan Selçuk, zirvenin yapıldığı alanda gezerek, kendisiyle fotoğraf çekilmek isteyen katılımcılarla fotoğraf çektirdi.
Kaynak: İHA