GRAFİKLİ - Örgüt Bağlantıları Tek Tek Tespit Edildi Ama İnkardan Vazgeçmedi
FETÖ'ye bağlı şirketlere ortak olan, darbeye hazırlık toplantılarına katıldığına yönelik tanık beyanı bulunan ve darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'nde bulunduğu güvenlik kamerası görüntüleriyle ortaya çıkan 'sivil imam' Harun Biniş, 'Fetullah Gülen terör örgütüyle yaşamım boyunca hiçbir ilişkim ve irtibatım olmadı. Bu örgüte mensup hiç kimseyi tanımıyorum' sözleriyle inkar yolunu seçti Hakkındaki soruşturma derinleştikçe FETÖ bağlantıları ve darbe girişimindeki aktif rolü bir bir tespit edilen Biniş, mahkeme salonunda görüntüleri izletildiğinde 'Ben değilim diyorum ama nasıl yapıldı bilmiyorum' yalanına sarıldı
BARIŞ KILIÇ - Fetullahçı Terör Örgütüne (FETÖ) bağlı şirketlere ortak olan, darbeye hazırlık toplantılarına katıldığına yönelik tanık beyanı bulunan ve 15-16 Temmuz 2016 gecesi darbecilerin komuta merkezi konumundaki Akıncı Üssü'nde bulunduğu güvenlik kamerası görüntüleriyle ortaya çıkan Harun Biniş, "Fetullah Gülen terör örgütüyle yaşamım boyunca hiçbir ilişkim ve irtibatım olmadı." diyerek, inkar yoluna gitti.
Örgüt içerisinde "Turan" kod adını kullanan ve elektronik mühendisi olan Biniş, örgütün siber güvenliğinden ve bilişim işlerinden sorumluydu.
Örgütün finans kurumu Kaynak Holdinge bağlı faaliyet gösteren Kaynak Medya AŞ ve Venero Bilişim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin sermaye ortaklığını yapan Biniş, darbe girişiminden kısa süre öncesine kadar FETÖ firarilerinden Mehmet Sungur'un ortağı olduğu savunma sanayisi için yazılım yapan Milsoft AŞ'de de çalıştı.
Kamuoyu, bir dönem Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunda (BTK) da görev yapan Biniş'in adını darbe girişiminden önce duydu. Biniş, Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın da aralarında bulunduğu devlet büyüklerine ait kriptolu telefonların FETÖ tarafından dinlenmesine ilişkin davanın da sanıkları arasındaydı.
- Kemal Batmaz ile ilişkilerini itiraf etti
Darbe girişiminin bastırılmasının ertesinde Akıncı Üssü civarında jandarma tarafından gözaltına alınan Harun Biniş, savcılık sorgusunda 16 Temmuz sabahına kadar evde bulunduğunu, sabah saatlerinde ise Akıncı Üssü çevresine örgütün "sivil imam"larından Kemal Batmaz ile arsa bakmaya gittiğini iddia etti.
Batmaz ile bir dönem İstanbul'da beraber çalıştıklarını aktaran Biniş, "Benimle birlikte yakalanan, emlakçılık işiyle uğraşan Kemal Batmaz ile Kazan civarında arsa bakmak amacıyla anlaşmıştık. 16 Temmuz'da Ümitköy'de, ismini hatırlamadığım restoranın önünde sabah 08.00'de buluşmak için anlaştık. Batmaz ile buluşup Kazan'a doğru arsa bakmak amacıyla taksiyle gitmeye başladık." dedi.
Darbe teşebbüsünü ne televizyondan ne de internetten duyduğunu ileri süren Biniş, ifadesinde, "Sadece eşim sabah evden çıkacağım sırada darbeye teşebbüs olduğunu bana söyledi. Ben de 'Ülkede her gün bir şeyler oluyor' diyerek, arsa bakmak için evden çıktım." dedi.
Biniş ayrıca, "Fetullah Gülen terör örgütüyle yaşamım boyunca hiçbir ilişkim ve irtibatım olmadı. Bu örgüte mensup hiç kimseyi tanımıyorum" iddiasında bulundu.
- Örgüt bağlantıları bir bir tespit edildi
Ancak hakkındaki soruşturma derinleştikçe Biniş'in FETÖ bağlantıları ve darbe girişiminde aktif rolü ortaya çıkmaya başladı.
Örgütün haberleşme programı ByLock'u kullandığı tespit edilen Biniş, tıpkı FETÖ'nün diğer "sivil imam"ları Kemal Batmaz ve Nurettin Oruç gibi 15-16 Temmuz 2016 gecesi, darbecilerin komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki güvenlik kameralarına yakalandı.
Terör örgütünün Akıncı Üssü'nde darbeyi yönlendiren "sivil imam"ları Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek ile önceki yıllarda aynı dönemlerde ABD'de bulunduğu, dahası 20 Mart 2009'da Öksüz ile aynı uçakta ABD'ye seyahat ettiği belirlenen Biniş'in darbe girişimine katıldığına yönelik tanık beyanı da alındı.
"Şapka" olarak ifade veren gizli tanık eski albay Hakan Bıyık, darbe girişiminin planlandığı Ankara Çayyolu'ndaki villada Biniş'in de bulunduğunu, "Yemek yapan, evin genel işlerinden sorumlu olan, at kuyruklu saçlı, gözlüklü, ince yapılı şahıs, Harun Biniş isimli kişidir." diyerek itiraf etti.
- İnkardan vazgeçmedi
Savcılığın ek ifadesine başvurduğu Biniş, görüntülerini inkar etti, Öksüz ile aynı uçakta bulunmasının ise "tesadüf" olduğunu ileri sürdü.
Biniş, Akıncı Üssü darbe girişimi davasında 9-10 Temmuz 2018 tarihlerinde yaptığı savunmada, "görüntülerle suçlu gösterilmeye çalışıldığını" iddia etti.
Görüntüler duruşma sırasında izletildikten sonra Mahkeme Başkanı Selfet Giray'ın "Bu uzun saçlı kişi sen misin değil misin?" sorusuna Biniş, "Zannediyorum savunmamda iki yerde geçti, tam hatırlamıyorum. Bu iş nasıl yapıldı? Ben değilim diyorum, ama nasıl yapıldı bilmiyorum, dedim." ifadelerini kullandı.
Görüntüsüne ilişkin diğer sorular üzerine ise Biniş, "Başkanım, bu enteresan bir soru. Şimdi bakın, ben gözaltındaki fotoğrafımı gösterdim. Siz ikisini yan yana koyduğunuzda ben miyim değil miyim?" veya "Başkanım şimdi beni ya da bana benzeyen birini Rusya'daki Kızıl Meydan'daki çar sarayının önünde bir fotoğrafla gösterirseniz, ben değilim derim. Çünkü Rusya'ya hiç gitmedim." şeklinde net olmayan yanıtlar verdi.
- 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyor
Biniş, darbe girişiminden önce açılan, devlet büyüklerinin kriptolu telefonlarının usulsüz dinlenmesine ilişkin davada 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Akıncı Üssü darbe davasında ise cumhuriyet savcısı Biniş'in 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi.
Kaynak: AA
Örgüt içerisinde "Turan" kod adını kullanan ve elektronik mühendisi olan Biniş, örgütün siber güvenliğinden ve bilişim işlerinden sorumluydu.
Örgütün finans kurumu Kaynak Holdinge bağlı faaliyet gösteren Kaynak Medya AŞ ve Venero Bilişim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin sermaye ortaklığını yapan Biniş, darbe girişiminden kısa süre öncesine kadar FETÖ firarilerinden Mehmet Sungur'un ortağı olduğu savunma sanayisi için yazılım yapan Milsoft AŞ'de de çalıştı.
Kamuoyu, bir dönem Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunda (BTK) da görev yapan Biniş'in adını darbe girişiminden önce duydu. Biniş, Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın da aralarında bulunduğu devlet büyüklerine ait kriptolu telefonların FETÖ tarafından dinlenmesine ilişkin davanın da sanıkları arasındaydı.
- Kemal Batmaz ile ilişkilerini itiraf etti
Darbe girişiminin bastırılmasının ertesinde Akıncı Üssü civarında jandarma tarafından gözaltına alınan Harun Biniş, savcılık sorgusunda 16 Temmuz sabahına kadar evde bulunduğunu, sabah saatlerinde ise Akıncı Üssü çevresine örgütün "sivil imam"larından Kemal Batmaz ile arsa bakmaya gittiğini iddia etti.
Batmaz ile bir dönem İstanbul'da beraber çalıştıklarını aktaran Biniş, "Benimle birlikte yakalanan, emlakçılık işiyle uğraşan Kemal Batmaz ile Kazan civarında arsa bakmak amacıyla anlaşmıştık. 16 Temmuz'da Ümitköy'de, ismini hatırlamadığım restoranın önünde sabah 08.00'de buluşmak için anlaştık. Batmaz ile buluşup Kazan'a doğru arsa bakmak amacıyla taksiyle gitmeye başladık." dedi.
Darbe teşebbüsünü ne televizyondan ne de internetten duyduğunu ileri süren Biniş, ifadesinde, "Sadece eşim sabah evden çıkacağım sırada darbeye teşebbüs olduğunu bana söyledi. Ben de 'Ülkede her gün bir şeyler oluyor' diyerek, arsa bakmak için evden çıktım." dedi.
Biniş ayrıca, "Fetullah Gülen terör örgütüyle yaşamım boyunca hiçbir ilişkim ve irtibatım olmadı. Bu örgüte mensup hiç kimseyi tanımıyorum" iddiasında bulundu.
- Örgüt bağlantıları bir bir tespit edildi
Ancak hakkındaki soruşturma derinleştikçe Biniş'in FETÖ bağlantıları ve darbe girişiminde aktif rolü ortaya çıkmaya başladı.
Örgütün haberleşme programı ByLock'u kullandığı tespit edilen Biniş, tıpkı FETÖ'nün diğer "sivil imam"ları Kemal Batmaz ve Nurettin Oruç gibi 15-16 Temmuz 2016 gecesi, darbecilerin komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki güvenlik kameralarına yakalandı.
Terör örgütünün Akıncı Üssü'nde darbeyi yönlendiren "sivil imam"ları Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek ile önceki yıllarda aynı dönemlerde ABD'de bulunduğu, dahası 20 Mart 2009'da Öksüz ile aynı uçakta ABD'ye seyahat ettiği belirlenen Biniş'in darbe girişimine katıldığına yönelik tanık beyanı da alındı.
"Şapka" olarak ifade veren gizli tanık eski albay Hakan Bıyık, darbe girişiminin planlandığı Ankara Çayyolu'ndaki villada Biniş'in de bulunduğunu, "Yemek yapan, evin genel işlerinden sorumlu olan, at kuyruklu saçlı, gözlüklü, ince yapılı şahıs, Harun Biniş isimli kişidir." diyerek itiraf etti.
- İnkardan vazgeçmedi
Savcılığın ek ifadesine başvurduğu Biniş, görüntülerini inkar etti, Öksüz ile aynı uçakta bulunmasının ise "tesadüf" olduğunu ileri sürdü.
Biniş, Akıncı Üssü darbe girişimi davasında 9-10 Temmuz 2018 tarihlerinde yaptığı savunmada, "görüntülerle suçlu gösterilmeye çalışıldığını" iddia etti.
Görüntüler duruşma sırasında izletildikten sonra Mahkeme Başkanı Selfet Giray'ın "Bu uzun saçlı kişi sen misin değil misin?" sorusuna Biniş, "Zannediyorum savunmamda iki yerde geçti, tam hatırlamıyorum. Bu iş nasıl yapıldı? Ben değilim diyorum, ama nasıl yapıldı bilmiyorum, dedim." ifadelerini kullandı.
Görüntüsüne ilişkin diğer sorular üzerine ise Biniş, "Başkanım, bu enteresan bir soru. Şimdi bakın, ben gözaltındaki fotoğrafımı gösterdim. Siz ikisini yan yana koyduğunuzda ben miyim değil miyim?" veya "Başkanım şimdi beni ya da bana benzeyen birini Rusya'daki Kızıl Meydan'daki çar sarayının önünde bir fotoğrafla gösterirseniz, ben değilim derim. Çünkü Rusya'ya hiç gitmedim." şeklinde net olmayan yanıtlar verdi.
- 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi isteniyor
Biniş, darbe girişiminden önce açılan, devlet büyüklerinin kriptolu telefonlarının usulsüz dinlenmesine ilişkin davada 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Akıncı Üssü darbe davasında ise cumhuriyet savcısı Biniş'in 79 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi.