Başkan Başsoy, Erzincan'ın Düşman İşgalinden Kurtuluşunun Yıl Dönümünü Kutladı

Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy bir mesaj yayımlayarak Erzincan’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yılını kutladı.

Başkan Başsoy, Erzincan'ın Düşman İşgalinden Kurtuluşunun Yıl Dönümünü Kutladı
Başsoy mesajında "Öncelikle İstanbul’da elim bir helikopter kazası sonucu şehit olan 4 askerimize Allah’tan rahmet ailelerine başsağlığı diliyorum. Malumunuz üzere yaşanan acı olay sonrasında Kurtuluş Gecesinde ki konserlerimizi de iptal ettik. Tarih 13 Şubat 1918 acıların çile ve ızdırabın sevinç göz yaşlarına dönüştüğü gündür bugün. Can Erzincan’ımızın düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yılını kutluyor olmanın engin mutluluğunu hep birlikte bir kez daha yaşıyoruz. Tarih yazmayı gelenek haline getiren milletimiz, 1918 yılında başlatılan Milli Mücadele ile güzel Erzincan’ımıza bağımsızlığını kazandırmış ve imzalanan Erzincan Mütarekesi ile Doğu Anadolu Rus işgalinden resmen ve fiilen kurtulmuştur. Ruslar bugünkü hudutlarına çekilirken geride bıraktıkları mühimmat ve cephaneleri de tamamen Ermenilerin kontrolüne bıraktılar.

Ermeniler bir fert bırakmamak üzere Erzincan halkını imhaya kararlıydılar. Erzincanlı bir Ermeni komitacısı olan Dikran Papazyan’ın şu itirafı başka bir şahide gerek kalmayacak kadar açıktır. "Üç beş gün kadar daha geçmiş olsa idi komitecilerin almış oldukları tertibat sayesinde Erzincan’ı tamamen ateşler içinde bırakacaktık. Yakıp yıkacak bütün Müslümanları ve askerleri öldürecektik. Fakat buna vakit bulamadık. Demiştir.

Kurtuluş Savaşı Kahramanımız Kâzım Karabekir Paşa ise şehrimizde karşılaştığı manzarayı şöyle anlatır: Yirmi bin Türkü bağrında taşıyan Erzincan kasabasında bir avuç insan kalmıştı. Eğer askerî dairenin içinde ve yanı başındaki müşirlik konağında yakılmak üzere hapsedilen insanları kurtarmak nasip olmasaydı belki de kasabada tek bir kimse göremeyecektik. Bütün kuyular şehit edilmiş insan cesetleriyle doluydu. Bir hayli yerlerde de binalar içinde yakılmışlardı.

Bundan yüz yıl önce ecdadımızın fakr-u zaruret içerisinde verdiği kutlu mücadeleyle düşmanı topraklarımızdan kovmayı başardık. Yeni nesiller için en kıymetli varlıklarını, canlarını veren, evlatlarının felahı için bir nesli feda etmeyi kendilerine onur sayan, Allah yolunda ölmeyi hiçbir dünyevi ya da uhrevi menfaate değişmeyen bir ecdadın torunlarıyız. Bizler, bu gün bu ülkenin ve bu milletin dünyada söz sahibi bir konuma gelmesini konuşabiliyor veya amaç edinebiliyorsak, bizler bu gün, tüm dünya medeniyetleri tarafından kabul gören baskın bir kültürün temsilcisi olarak, sınırlarımızı aşan ideallerimizin peşinde iddialı bir duruş sergileyebiliyorsak, bizler bu gün, yeryüzündeki her mazlumun, her düşkünün neredeyse tek umudu olarak, ilahi ahlaka uygun bir anlayışla devletimizin ebed müddet ayakta kalacağına inanıyorsak, bundaki en önemli pay bu topraklarda yatan milyonlarca şühedaya aittir. Bu kutlu günde, bu topraklar için hayatını veren, canını feda eden kahraman şehitlerimizin manevi huzurlarında saygıyla eğiliyorum. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, kurtuluş mücadelesinin tüm komutanlarını ve devlet adamlarını minnetle yâd ediyorum. 1918 yılında şehrimizdeki işgali sona erdiren müdahalenin komutanı Kazım Karabekir Paşa ve şehre giren birliklerin başındaki Mehmet Vehip Paşa ile emirlerindeki her bir nefere şükranlarımızı sunuyor ve Rahmetle anıyoruz. Bu vesile ile tüm şehitlerimize şükranlarımı arz ediyor, gazilerimize minnet duygularımı ifade etmek istiyorum." dedi.

Kaynak: İHA