Öz İplik-İş Sendikası'ndan İş Yerinde Şiddet Ve Tacizin Önlenmesine Yönelik Proje
Genel Başkan Ay:'Sendikalar, iş yeri şiddetinin önlenmesine ilişkin stratejilerin geliştirilmesi, teşvik edilmesi ve uygulanmasında önemli roller üstlenmelidir' Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Güllü: 'Türkiye'de şiddetin önlenemeyecek bir mekanizma olduğunu düşünmüyorum. Bize verin yetkiyi, şiddeti ülkemizden siler atarız'
Öz İplik-İş Sendikası Genel Başkanı Rafi Ay, sendikaların iş yerinde şiddetin önlenmesine yönelik stratejilerin geliştirilmesi, teşvik edilmesi ve uygulanmasında önemli roller üstlenmesi gerektiğini bildirdi.
Ay, Öz İplik-İş Sendikasınca hazırlanan "İş Yerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi Projesi"nin bir oteldeki açılış ve tanıtım toplantısında, Türkiye'deki toplam istihdamın 9 milyonunun kadınlardan oluştuğunu belirtti.
Birçok sektörde kadın çalışan oranının yüzde 15'in altında kaldığına dikkati çeken Ay, sendikalarının örgütlü olduğu "Dokuma, Hazır Giyim ve Deri" iş kolunda istihdamın yarısından fazlasının kadın olduğunu vurguladı.
Öz İplik-İş Sendikasının 32 binden fazla üyesinden 12 binin kadın olduğunu bildiren Ay, şunları söyledi:
"Sendikalar, iş yeri şiddetinin önlenmesine ilişkin stratejilerin geliştirilmesi, teşvik edilmesi ve uygulanmasında önemli roller üstlenmeli. Sendikamız, şiddetten arınmış bir iş yaşamı için çok önemli adımlar atarak, 'kadına şiddet uyguladığı mahkeme kararıyla tespit edilenler sendikanın zorunlu organlarında görev alamaz' şeklinde bir maddeyi toplu iş sözleşmesine ekledi. Bu tür somut adımların her kademede uygulanması şarttır. Bu bilinçle sendikamız, kadına yönelik şiddet ve tacizinin iş yerlerinde sona ermesi amacıyla bir iyileştirme süreci için önemli bir görev üstlenmiştir."
Rafi Ay, hayata geçirdikleri projelerde kadınların eğitiminin yanında erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda eğitilmesine de önem verdiklerini ifade ederek, "İş ve aile yaşamının uyumlaştırılmasında olduğu kadar kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesinde de çoğunlukla bu şiddeti uygulayan erkeklerin bilinç düzeylerinin arttırılması ve eğitilmeleri gerekmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin hem erkek hem kadınlar için yaygınlaştırılması hususunda çalışmalarımız bu projeyle de devam edecektir." dedi.
- "Şiddetin önlenemeyecek olduğunu düşünmüyorum"
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü de kadına şiddet konusunda en önemli noktanın önlenme olduğunu ifade ederek, tanıtımını yaptıkları projenin bunu hedeflediğini söyledi.
Hükümetin bir kadın politikasının olması gerektiğini dile getiren Güllü, şöyle konuştu:
"Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramına bazı kesimler mesafeyle yaklaşıyor. Bu kavramın gerçek anlamı, yasalardan eşit yararlanmaktır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği konusunda 140 ülke arasında 131. sıradayız. Bu konuda özel sektör bir adım atarsa, mavi ve beyaz yakalıları bilinçlendirirlerse önemli bir iş yapılmış olur. Bunun yanında yerel yönetimlerin bu işe dahil olması lazım. Bu konuda bilgilendirme ve bilinçlendirme yapmalı."
Güllü, kadına yönelik şiddetin önlenmesinde sendikalara da sorumluluk düştüğünü belirterek, "Türkiye'de şiddetin önlenemeyecek bir mekanizma olduğunu düşünmüyorum. Bize verin yetkiyi, şiddeti ülkemizden siler atarız. Yasaların koltuklarda oturarak uygulanmasını ya da kolluk kuvvetlerinin olaylara seyirci kalmasını istemiyoruz." dedi.
- "Şiddet ve taciz üzerine rehber hazırlanacak"
Proje Koordinatörü Fulya Pınar Özcan ise çalışmanın Norveç'in Ankara Büyükelçiliğince finanse edildiğini belirterek, hedeflerinin iş yerinde şiddete yönelik farkındalığı artırarak konuya ilişkin rehber politikalar oluşturmak olduğunu söyledi.
Projeyle gri yaka, mavi yaka ve kadın komite üyelerinden oluşan 350 kişinin eğitim almasının planlandığını paylaşan Özcan, şu bilgileri verdi:
"Eğitim kapsamında 350 kişi hedeflenmesine rağmen şu anda mevcut faydalanıcı sayısı yaklaşık olarak 500 olmuştur. Eğitim çalışmalarımız Aksaray, Malatya ve Çorlu'da devam edecek ve projemiz bittiğinde en az 650 kişi eğitim almış olacak. Projemiz kapsamında şiddet ve taciz üzerine rehber hazırlanıp, dağıtılacak."
Konuşmaların ardından, Ay, Güllü ve Özcan, kadın yönelik şiddete dikkat çekmek için "Kadına Yönelik Şiddet ve Tacize Son" tişörtleri giydi.
Kaynak: AA
Ay, Öz İplik-İş Sendikasınca hazırlanan "İş Yerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi Projesi"nin bir oteldeki açılış ve tanıtım toplantısında, Türkiye'deki toplam istihdamın 9 milyonunun kadınlardan oluştuğunu belirtti.
Birçok sektörde kadın çalışan oranının yüzde 15'in altında kaldığına dikkati çeken Ay, sendikalarının örgütlü olduğu "Dokuma, Hazır Giyim ve Deri" iş kolunda istihdamın yarısından fazlasının kadın olduğunu vurguladı.
Öz İplik-İş Sendikasının 32 binden fazla üyesinden 12 binin kadın olduğunu bildiren Ay, şunları söyledi:
"Sendikalar, iş yeri şiddetinin önlenmesine ilişkin stratejilerin geliştirilmesi, teşvik edilmesi ve uygulanmasında önemli roller üstlenmeli. Sendikamız, şiddetten arınmış bir iş yaşamı için çok önemli adımlar atarak, 'kadına şiddet uyguladığı mahkeme kararıyla tespit edilenler sendikanın zorunlu organlarında görev alamaz' şeklinde bir maddeyi toplu iş sözleşmesine ekledi. Bu tür somut adımların her kademede uygulanması şarttır. Bu bilinçle sendikamız, kadına yönelik şiddet ve tacizinin iş yerlerinde sona ermesi amacıyla bir iyileştirme süreci için önemli bir görev üstlenmiştir."
Rafi Ay, hayata geçirdikleri projelerde kadınların eğitiminin yanında erkeklerin toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda eğitilmesine de önem verdiklerini ifade ederek, "İş ve aile yaşamının uyumlaştırılmasında olduğu kadar kadına yönelik şiddet ve tacizin önlenmesinde de çoğunlukla bu şiddeti uygulayan erkeklerin bilinç düzeylerinin arttırılması ve eğitilmeleri gerekmektedir. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin hem erkek hem kadınlar için yaygınlaştırılması hususunda çalışmalarımız bu projeyle de devam edecektir." dedi.
- "Şiddetin önlenemeyecek olduğunu düşünmüyorum"
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü de kadına şiddet konusunda en önemli noktanın önlenme olduğunu ifade ederek, tanıtımını yaptıkları projenin bunu hedeflediğini söyledi.
Hükümetin bir kadın politikasının olması gerektiğini dile getiren Güllü, şöyle konuştu:
"Toplumsal cinsiyet eşitliği kavramına bazı kesimler mesafeyle yaklaşıyor. Bu kavramın gerçek anlamı, yasalardan eşit yararlanmaktır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği konusunda 140 ülke arasında 131. sıradayız. Bu konuda özel sektör bir adım atarsa, mavi ve beyaz yakalıları bilinçlendirirlerse önemli bir iş yapılmış olur. Bunun yanında yerel yönetimlerin bu işe dahil olması lazım. Bu konuda bilgilendirme ve bilinçlendirme yapmalı."
Güllü, kadına yönelik şiddetin önlenmesinde sendikalara da sorumluluk düştüğünü belirterek, "Türkiye'de şiddetin önlenemeyecek bir mekanizma olduğunu düşünmüyorum. Bize verin yetkiyi, şiddeti ülkemizden siler atarız. Yasaların koltuklarda oturarak uygulanmasını ya da kolluk kuvvetlerinin olaylara seyirci kalmasını istemiyoruz." dedi.
- "Şiddet ve taciz üzerine rehber hazırlanacak"
Proje Koordinatörü Fulya Pınar Özcan ise çalışmanın Norveç'in Ankara Büyükelçiliğince finanse edildiğini belirterek, hedeflerinin iş yerinde şiddete yönelik farkındalığı artırarak konuya ilişkin rehber politikalar oluşturmak olduğunu söyledi.
Projeyle gri yaka, mavi yaka ve kadın komite üyelerinden oluşan 350 kişinin eğitim almasının planlandığını paylaşan Özcan, şu bilgileri verdi:
"Eğitim kapsamında 350 kişi hedeflenmesine rağmen şu anda mevcut faydalanıcı sayısı yaklaşık olarak 500 olmuştur. Eğitim çalışmalarımız Aksaray, Malatya ve Çorlu'da devam edecek ve projemiz bittiğinde en az 650 kişi eğitim almış olacak. Projemiz kapsamında şiddet ve taciz üzerine rehber hazırlanıp, dağıtılacak."
Konuşmaların ardından, Ay, Güllü ve Özcan, kadın yönelik şiddete dikkat çekmek için "Kadına Yönelik Şiddet ve Tacize Son" tişörtleri giydi.