Hayali, Önemli Kadın Neyzenler Arasına Girmek
Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde yaşayan ve konservatuvarı birincilikle bitiren neyzen Gülbahar Coşkun'un hayali, Türkiye'nin önemli kadın neyzenleri arasındaki yerini alabilmek Coşkun: 'Neyzen olmak çok ayrı bir boyut. Ben hala neyzen olmaya çalışıyorum. Bu konuda kendimi geliştiriyorum'
Tasavvufta "kamil insanın sembolü ve ulvi aşkı anlatan" neyin eşsiz sesine kapılan neyzen Gülbahar Coşkun'un hayali, Türkiye'nin önemli kadın neyzenleri arasına girebilmek.
Coşkun, 2015 yılında Samsun 19 Mayıs Üniversitesinde girdiği yetenek sınavını dereceyle tamamlayarak, konservatuvara girmeye hak kazandı.
Ardından okulunu birincilikle bitiren Coşkun, küçük yaşlarda merak saldığı neyde kendini daha da geliştirerek önemli kadın neyzenler arasında yer almak istiyor.
Coşkun, yaptığı açıklamada, küçüklüğünden bu yana müziğe büyük ilgisinin olduğunu, lisede müzik gruplarında solistlik yaptığını söyledi.
Üniversitenin yetenek sınavına da üç ay batı müziği eğitimi alarak hazırlandığını ve gitar çalmayı öğrendiğini anlatan Coşkun, ancak son anda sınava, Türk müziği enstrümanlarından biriyle girilmesi gerektiğini öğrendiğini ifade etti.
Bunun üzerine sınava blok flütle girdiğini belirten Coşkun, "Sınav iki aşamalıydı. Çok şükür ikisini de geçtim ve 19 Mayıs Üniversitesine girdim." dedi.
Coşkun, konservatuvarı da birincilikle bitirdiğinin altını çizerek, şöyle konuştu:
"Eskiden her yaz İstanbul'a dedeme giderdim. Teyzemin dolabının üstünde bir kutu vardı. Teyzeme o kutuda ne olduğunu sordum. 'İçinde ney var' dedi. 'Deneyebilir miyim' dedim. İlk elime aldığımda bir bağ kurdum onunla. Hatta neyi elimden bırakmamak, sürekli çalışmak istedim. Üniversitede de çok garip bir şekilde tekrar ney karşıma çıkınca, direkt hiç düşünmeden neyzen olmayı seçtim."
Okulun ardından bazı Halk Eğitim Merkezlerinde ders verdiğini belirten Coşkun, "Neyzen olmak çok ayrı bir boyut. Ben hala neyzen olmaya çalışıyorum. Bu konuda kendimi geliştiriyorum." dedi.
Coşkun, ney çalmanın oldukça zor olduğunu, öğrendikten sonra da sürekli çalışma gerektirdiğini dile getirdi.
Günde mutlaka bir saat ney üflediğini anlatan Coşkun, şunları kaydetti:
"Ancak ne yazık ki erkeklerden bir sıfır gerideyim. O yüzden diyafram çalışmaları, nefes egzersizleri yaparak 'bir notayı nasıl daha uzun üfleyebilirim' diye çalışmalar yapıyorum. Neyzen adaylarına ise tek tavsiyem; ney sabırdır. Hızlı giderseniz tökezlersiniz. Her bir sesi emin adımlar atarak üfleyin. Bu iş aceleye gelmez. Ney nefesi, nefsi terbiye etmektir. Herkes neyzen olamaz yalnızca sabredenler o makama erişebilir."
Kaynak: AA
Coşkun, 2015 yılında Samsun 19 Mayıs Üniversitesinde girdiği yetenek sınavını dereceyle tamamlayarak, konservatuvara girmeye hak kazandı.
Ardından okulunu birincilikle bitiren Coşkun, küçük yaşlarda merak saldığı neyde kendini daha da geliştirerek önemli kadın neyzenler arasında yer almak istiyor.
Coşkun, yaptığı açıklamada, küçüklüğünden bu yana müziğe büyük ilgisinin olduğunu, lisede müzik gruplarında solistlik yaptığını söyledi.
Üniversitenin yetenek sınavına da üç ay batı müziği eğitimi alarak hazırlandığını ve gitar çalmayı öğrendiğini anlatan Coşkun, ancak son anda sınava, Türk müziği enstrümanlarından biriyle girilmesi gerektiğini öğrendiğini ifade etti.
Bunun üzerine sınava blok flütle girdiğini belirten Coşkun, "Sınav iki aşamalıydı. Çok şükür ikisini de geçtim ve 19 Mayıs Üniversitesine girdim." dedi.
Coşkun, konservatuvarı da birincilikle bitirdiğinin altını çizerek, şöyle konuştu:
"Eskiden her yaz İstanbul'a dedeme giderdim. Teyzemin dolabının üstünde bir kutu vardı. Teyzeme o kutuda ne olduğunu sordum. 'İçinde ney var' dedi. 'Deneyebilir miyim' dedim. İlk elime aldığımda bir bağ kurdum onunla. Hatta neyi elimden bırakmamak, sürekli çalışmak istedim. Üniversitede de çok garip bir şekilde tekrar ney karşıma çıkınca, direkt hiç düşünmeden neyzen olmayı seçtim."
Okulun ardından bazı Halk Eğitim Merkezlerinde ders verdiğini belirten Coşkun, "Neyzen olmak çok ayrı bir boyut. Ben hala neyzen olmaya çalışıyorum. Bu konuda kendimi geliştiriyorum." dedi.
Coşkun, ney çalmanın oldukça zor olduğunu, öğrendikten sonra da sürekli çalışma gerektirdiğini dile getirdi.
Günde mutlaka bir saat ney üflediğini anlatan Coşkun, şunları kaydetti:
"Ancak ne yazık ki erkeklerden bir sıfır gerideyim. O yüzden diyafram çalışmaları, nefes egzersizleri yaparak 'bir notayı nasıl daha uzun üfleyebilirim' diye çalışmalar yapıyorum. Neyzen adaylarına ise tek tavsiyem; ney sabırdır. Hızlı giderseniz tökezlersiniz. Her bir sesi emin adımlar atarak üfleyin. Bu iş aceleye gelmez. Ney nefesi, nefsi terbiye etmektir. Herkes neyzen olamaz yalnızca sabredenler o makama erişebilir."