'Teröre Sessiz Kalmamız Beklenemez'

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Davut Çetin: 'Masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez' 'Türkiye ve Türkiye ekonomisine yöneltilen tehditlere Türk milleti, iş dünyası ve sivil toplumu, bir ve beraber olarak en güzel cevabı verecektir. Bu tehditler karşısında bu vatanın her bir ferdi, Türkiye'nin geleceği için daha çok çalışacak, daha çok üretecektir'

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, Barış Pınarı Harekatı'na ilişkin "Masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez." dedi.

Antalya'daki sivil toplum kuruluş temsilcileri, Türkiye'nin güney sınırında oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek, bölgeye barış ve huzur getirmek amacıyla başlatılan Barış Pınarı Harekatı'na destek açıklamasında bulunmak için ATSO Atatürk Konferans Salonu'nda bir araya geldi.

Sivil toplum kuruluşları adına konuşan Çetin, Türkiye'nin 9 Ekim'de Suriye sınırında başlatılan harekatın amacının hem ülkenin sınırlarının güvenliğini sağlamak hem de ülke ve bölge ülkeleri için tehdit oluşturan terör koridorunu ortadan kaldırmak olduğunu söyledi.

Bölgenin PKK/PYD/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinden temizlenerek Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak, bölgede huzur, güven ve barış ortamının yeniden tesis edilmek istendiğini vurgulayan Çetin, şunları kaydetti:

"Devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır. Barış Pınarı Harekatı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvelik Konseyi terörle mücadele kararları ile BM Sözleşmesi'nde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır.Suriye'nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekat, meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur."

- "Terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez"

Türkiye'nin özellikle Fırat'ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu terör örgütü unsurlarınca son iki yılda 100'ün üzerinde taciz ve hasmane eyleme maruz kaldığını anlatan Çetin, terör örgütlerinin Suriyelilere yönelik de saldırılar düzenlediğini ifade etti.

Suriye'deki yerel halkın da terör örgütlerinin insan hakkı ihlalleri, göçe zorlanma, taciz ve zulmüne karşı şikayetleri ile tepkilerinin arttığına dikkati çeken Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Herkes artık şunu çok iyi görmelidir ki masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatı'yla başlayıp devam eden tüm bu operasyonlarıyla Türkiye, terör örgütlerine ve destekçilerine gereken cevabı en güçlü şekilde vermektedir. Aynı zamanda da sivillerin ve masumların korunmasına azami dikkat gösterilmektedir. Zaten bunu hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı harekatlarında da gösterdik. Önceden terörün hakim olduğu bölgede hayat normale döndü, barış ve huzur geldi. Yurtlarını terk etmek zorunda kalmış Suriyelilerin geri dönüşüne de zemin hazırlamış olduk."

Türkiye'nin elinden gelen tüm imkanlarını bu bölgeler için nasıl seferber ettiğini tüm dünya kamuoyunun gördüğünü vurgulayan Çetin, Türkiye'nin yıkmaktan, yakmaktan yana hiç olmadığını ve bundan sonra da olmayacağını kaydetti.

Türkiye'nin huzur, barış ve kardeşlikten yana tavır sergilediğinin altını çizen Çetin, "Türkiye'nin terörle mücadeleye dönük çabaları, etnik ve dini temizlik de dahil olmak üzere, insanlığa karşı işlenen suç niteliğindeki PKK/PYD/YPG ve DEAŞ eylemleri nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin önünü açacak, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunmasına da katkıda bulunacaktır." diye konuştu.

- "Kardeşlik ve komşuluk hukukunu kimse yok edemeyecek"

Türkiye'nin başlattığı harekatın Suriyeli göçmenler, mazlum ve mağdur durumdaki yerel halk tarafından desteklendiğini söyleyen Davut Çetin, şu değerlendirmede bulundu:

"Uluslararası camiayı, teröre karşı ortak duruş sergileme ve evrensel insan haklarını bu bölgede hakim kılma yönünde niyetlerini açık bir şekilde göstererek, ülkemize destek vermeye davet ediyoruz. Türkiye ve Türkiye ekonomisine yöneltilen tehditlere Türk milleti, iş dünyası ve sivil toplumu, bir ve beraber olarak en güzel cevabı verecektir. Bu tehditler karşısında bu vatanın her bir ferdi, Türkiye'nin geleceği için daha çok çalışacak, daha çok üretecektir. Gün sessiz kalma değil, milli birlik ruhuyla, bir ve beraber olarak ses verme günüdür."

Çetin, vatandaşların özellikle sosyal medyadaki bilgi kirliliği ve provokasyonlara karşı da dikkatli olmaları yönünde çağrıda bulundu. Bölgede yaşayanların Türk halkının komşusu ve kardeşi olduğunu aktaran Çetin, aynı medeniyetin, kültürün, inancın mensupları arasındaki kardeşlik ve komşuluk hukukunu kimsenin yok edemeyeceğini söyledi.

"Aramıza kimse fitne ve fesat sokamaz, bizi birbirimize düşman edemez." diyen Çetin, Türkiye'nin iş dünyası olarak dualarıyla ve bütün gönülleriyle devletin ve kahraman askerlerin yanında olduklarını vurguladı.

Türk Silahlı Kuvvetlerinin bölgedeki terör unsurlarını yok edeceğine ve terör örgütlerini hezimete uğratacağına yürekten inandıklarını dile getiren Çetin, şehitlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diledi.

Kaynak: AA