Yenilenebilir Enerji Yatırımlarında Ülkeler 'İhtiyatlı' Davranıyor
Uluslararası danışmanlık ve denetim şirketi EY tarafından, yenilenebilir enerjide önde gelen ülkelerin jeopolitik belirsizlikler ve teknolojik dönüşüm nedeniyle yatırımlarda ihtiyatlı bir tutum sergilediği bildirildi.
Uluslararası danışmanlık ve denetim şirketi EY tarafından, yenilenebilir enerjide önde gelen ülkelerin jeopolitik belirsizlikler ve teknolojik dönüşüm nedeniyle yatırımlarda ihtiyatlı bir tutum sergilediği belirtildi.
EY'den yapılan açıklamada, yılda iki kez açıklanan ve 40 ülkenin yenilenebilir enerji yatırımlarının sıralandığı Yenilenebilir Enerji Ülke Çekiciliği Endeksi'nde Çin ve ABD'nin ilk iki sırada yer aldığı aktarıldı.
Endekste ilk 10 ülke sıralamasında büyük bir değişimin yaşanmadığı kaydedilen açıklamada, yenilenebilir enerjide önde gelen ülkelerin jeopolitik belirsizlikler ve teknolojik dönüşüm dolayısıyla ihtiyatlı bir tutum sergilediği ifade edildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen EY Türkiye Enerji Sektör Lideri Erkan Baykuş, küresel politikalardaki belirsizlikler ve hükümetlerin temiz enerjiye sağladığı destek ödeneklerindeki kesintilerin, yenilenebilir enerji sektörünü olumsuz etkilediğini vurguladı.
Böyle bir tabloda kısa ve orta vadede yenilenebilir enerji fiyatlarında rekabetin artacağını ve konsolidasyonlarda da yukarı yönlü hareket yaşanabileceğini belirten Baykuş, "Uzun vadede ulaşım ve ısıtma sektörlerinin yenilenebilir enerji talepleri giderek yükseliyor. Politika yapıcılar ticaretle ilgili anlaşmazlıkları geride bırakarak bu alana odaklanacaklardır." değerlendirmesinde bulundu.
Yenilenebilir enerji alanında, Türkiye'de de küresel ölçekteki gelişime benzer bir durumun yaşandığına dikkati çeken Baykuş, şunları kaydetti:
"Bir önceki endekste 17'inci sırada olan Türkiye, İtalya'nın önüne geçmesine rağmen Mısır'ın rüzgar enerjisi atağı ve İspanya'nın vergi teşviklerini devreye sokmasıyla genel sıralamada bir basamak gerileyerek 18'inci sırada yer aldı. Buna rağmen yaşadığımız dönüşümü yenilenebilir kaynaklı kurulu güç tablosuna baktığımızda daha net görebiliyoruz. Yenilenebilir kaynaklı kurulu gücün, Türkiye'deki toplam kurulu güç içindeki payının 2000-2017 yıllarındaki gelişim tablosunu incelediğimizde, ülkemizin toplam kurulu gücünün 2000'de 27 bin megavat civarında olduğunu ve yenilenebilir enerjinin toplam kurulu gücünün Türkiye'nin toplam kurulu gücü içindeki payının yaklaşık yüzde 41 olduğunu görüyoruz. Ayrıca 2000'de toplam yenilenebilir kaynaklı kurulu gücün tamamına yakını hidroelektrik enerjiden oluşuyordu. 2017 verilerine baktığımız zaman ise Türkiye'nin toplam kurulu gücünün 85 bin 200 megavata, yenilenebilir enerjinin toplam kurulu gücünün Türkiye'nin toplam kurulu gücü içerisindeki payının da yüzde 45,5'e yükseldiğini görüyoruz. Geçtiğimiz yıl toplam yenilenebilirdeki kurulu gücün yüzde 70'inin hidroelektrik, yüzde 17'sinin rüzgar, yüzde 9'unun güneş, yüzde 3'ünün jeotermal ve yüzde 1'inin biyokütle enerjisinden oluştuğu göze çarpıyor."
Kaynak: AA
EY'den yapılan açıklamada, yılda iki kez açıklanan ve 40 ülkenin yenilenebilir enerji yatırımlarının sıralandığı Yenilenebilir Enerji Ülke Çekiciliği Endeksi'nde Çin ve ABD'nin ilk iki sırada yer aldığı aktarıldı.
Endekste ilk 10 ülke sıralamasında büyük bir değişimin yaşanmadığı kaydedilen açıklamada, yenilenebilir enerjide önde gelen ülkelerin jeopolitik belirsizlikler ve teknolojik dönüşüm dolayısıyla ihtiyatlı bir tutum sergilediği ifade edildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen EY Türkiye Enerji Sektör Lideri Erkan Baykuş, küresel politikalardaki belirsizlikler ve hükümetlerin temiz enerjiye sağladığı destek ödeneklerindeki kesintilerin, yenilenebilir enerji sektörünü olumsuz etkilediğini vurguladı.
Böyle bir tabloda kısa ve orta vadede yenilenebilir enerji fiyatlarında rekabetin artacağını ve konsolidasyonlarda da yukarı yönlü hareket yaşanabileceğini belirten Baykuş, "Uzun vadede ulaşım ve ısıtma sektörlerinin yenilenebilir enerji talepleri giderek yükseliyor. Politika yapıcılar ticaretle ilgili anlaşmazlıkları geride bırakarak bu alana odaklanacaklardır." değerlendirmesinde bulundu.
Yenilenebilir enerji alanında, Türkiye'de de küresel ölçekteki gelişime benzer bir durumun yaşandığına dikkati çeken Baykuş, şunları kaydetti:
"Bir önceki endekste 17'inci sırada olan Türkiye, İtalya'nın önüne geçmesine rağmen Mısır'ın rüzgar enerjisi atağı ve İspanya'nın vergi teşviklerini devreye sokmasıyla genel sıralamada bir basamak gerileyerek 18'inci sırada yer aldı. Buna rağmen yaşadığımız dönüşümü yenilenebilir kaynaklı kurulu güç tablosuna baktığımızda daha net görebiliyoruz. Yenilenebilir kaynaklı kurulu gücün, Türkiye'deki toplam kurulu güç içindeki payının 2000-2017 yıllarındaki gelişim tablosunu incelediğimizde, ülkemizin toplam kurulu gücünün 2000'de 27 bin megavat civarında olduğunu ve yenilenebilir enerjinin toplam kurulu gücünün Türkiye'nin toplam kurulu gücü içindeki payının yaklaşık yüzde 41 olduğunu görüyoruz. Ayrıca 2000'de toplam yenilenebilir kaynaklı kurulu gücün tamamına yakını hidroelektrik enerjiden oluşuyordu. 2017 verilerine baktığımız zaman ise Türkiye'nin toplam kurulu gücünün 85 bin 200 megavata, yenilenebilir enerjinin toplam kurulu gücünün Türkiye'nin toplam kurulu gücü içerisindeki payının da yüzde 45,5'e yükseldiğini görüyoruz. Geçtiğimiz yıl toplam yenilenebilirdeki kurulu gücün yüzde 70'inin hidroelektrik, yüzde 17'sinin rüzgar, yüzde 9'unun güneş, yüzde 3'ünün jeotermal ve yüzde 1'inin biyokütle enerjisinden oluştuğu göze çarpıyor."