Turizmde Yeni Hedef Kişi Başı Gelirin Artırılması

TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya: ''Bakanlığımız doğru bir yol izledi. Teşvikler doğru verildi. Bugün 40 milyon turistten bahsediyoruz. Şimdiki hedef ne? Hedef kişi başı gelirlerin artırılması. Bu, bir önceki aşamada yanlış işler yapıldığı anlamına gelmez' 'Denizimiz, kumumuz, güneşimiz var, her şeyimiz var. Ancak en önemlisi huzur ve güven olması gerekiyor. Huzur ve güven olmadığı zaman yapacak hiçbir şey yok. Bu sağlanmış bir vaziyette'

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, "Bakanlığımız doğru bir yol izledi. Teşvikler doğru verildi. Bugün 40 milyon turistten bahsediyoruz. Şimdiki hedef ne? Hedef kişi başı gelirlerin artırılması. Bu, bir önceki aşamada yanlış işler yapıldığı anlamına gelmez." dedi.

Bağlıkaya, gelecek turizm sezonuna ilişkin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçmiş yıllarda yapılan fiyat indirimlerine karşın beklenen turist sayısına ulaşılamadığını ifade ederek, ''Denizimiz, kumumuz, güneşimiz var, her şeyimiz var. Ancak en önemlisi huzur ve güven olması gerekiyor. Huzur ve güven olmadığı zaman yapacak hiçbir şey yok. Bu sağlanmış bir vaziyette.'' dedi.

Bakanlığın doğru stratejiler uyguladığını kaydeden Bağlıkaya, şöyle devam etti:

''Bir anda milyonlarca turist gelmedi. O boşluğu doldurmak için Bakanlığımız doğru bir yol izledi. Teşvikler doğru verildi. Bugün 40 milyon turistten bahsediyoruz. Şimdiki hedef ne? Hedef kişi başı gelirlerin artırılması. Bu, bir önceki aşamada yanlış işler yapıldığı anlamına gelmez. Diyelim ki kişi başı geliriniz 2 bin dolar. Eğer 5 milyon turist geliyorsa ne işe yaradı? Nasıl bir ekonomik menfaati olur bunun? Kişi sayısının da yüksek olması, gelirin de yüksek olması gerekiyor. Bunu sağlamak için şu anda yeni birtakım stratejiler, yeni pazarlar... Çin, Hindistan, Güney Kore, Japonya gibi gelir düzeyi ve harcama kapasitesi yüksek pazarları, Sayın Bakanlarımız Berat Albayrak da Mehmet Nuri Ersoy da aynı doğrultuda, aynı hedefte konuşuyor. Çözüm aynı çünkü. Zengin pazarlar, yüksek sayıda turist ve sezonu yaymak.''

Firuz Bağlıkaya, iç turizmle ilgili bazı temel sıkıntıların ani kur artışlarından ötürü var olduğunu dile getirerek, gelecek yıl kapasite bakımından birtakım sıkıntılar yaşanabileceğini anlattı.

- "Yeni yasa ile mağduriyetler giderilecek"

Yeni yasayla tüketici mağduriyetine yönelik çeşitli tedbirlerin alınacağını belirten Bağlıkaya, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Yasa çalışmasını yapıyoruz. Seyahat acentelerinin tamamından ekim ayının sonuna kadar görüş istiyoruz. Hiçbir şekilde vazgeçmeyeceğimiz bir şey var. Bundan sonra satılan üründen tur operatörü sorumlu olacak. Hiçbir şekilde aracı olan seyahat acenteleri satılan üründen sorumlu olmayacak. Şu andaki sıkıntı bu. Herhangi bir tur operatörünün Türkiye'de olumsuzluk yaşaması satan acenteye kadar gidiyor. Acente zaten yüzde 4 ile 5'le satış yapıyor. Bin liralık bir satıştan 40 lira alıyor ama bin liradan sorumlu oluyor. Saçma sapan bir durum çıkıyor ortaya. Dolayısıyla biz bunları tamamen değiştireceğiz. Türkiye'de halka yönelik satış yapan, basın ilan yoluyla satış yapan herkes güvence altında olacak. Bunun başka yolu yok. Dünyanın her yerinde böyle. İnşallah yeni yasayla birlikte bu tür şeyleri tamamen kaldırıyoruz. Tur operatörüyle kurum muhatap olacak.''

- "İstanbul'a gelen turist sayısında ciddi bir artış bekliyoruz"

Firuz Bağlıkaya, zengin turistin daha nazlı bir turist olduğunu ifade ederek, "Gelir düzeyi daha yüksek, daha seçici. Güvenlik sorunumuz çok önemli bir sorundu. Bunu hallettiğimiz için önümüzdeki en büyük engel kalkmış oldu. Bundan sonra ulaşımla ilgili birtakım sorunlar vardı. Yeni havalimanı açılıyor inşallah.Çok ciddi bir kapasite artışı olacak. İstanbul'a gelen turist sayısında ciddi bir artış bekliyoruz.'' dedi.

Daha fazla harcama kapasitesi olan turist segmentlerine konsantre olunması gerektiğinin altını çizen Bağlıkaya, şunları kaydetti:

"Hala kongre turizminde bir hareketlenme olmadı. Teşviklerin bu tür segmentlerde yoğunlaşmasında fayda var. Şöyle bir yaklaşım son derece yanlış olur; 'Ben bir turizmciyim. 40 milyon turisti getirdik. Artık teşvik falan olmasın.' Hayır, dünyanın her yerinde bu tür teşvikler sürekli var. Kongre turizmin desteklenmesi gerekiyor. Çünkü uluslararası rekabette geride kalıyoruz. Bir sürü ülkede KDV indirimleri var. Kongre turizmi yapıldığı zaman KDV'leri iade ediliyor. Bizde edilemiyor. Bir yasal düzenleme yok bununla ilgili. Bu teşvikler yanlış anlaşılmasın. Gelen turiste teşvik veriliyor. Olmayan turistin yerine birisi gelip harcama yapıyor. O harcamasının cüzi bir miktarından bahsediliyor. Yani havaya para atılıyor gibi bir durum yok. Dolayısıyla 2 bin dolar ortalama harcaması olan kongre turistine, KDV'si olan 150 - 200 avro teşvik verilmesinde ne mahsur olabilir ki? Diğer ülkelerle rekabet etmemiz gerekiyor. Teşvik hibe anlamında bir teşvikten bahsedilmiyor. Turizm girdimizi artırmak istiyorsak kişi başı bu niş segmentlerin biraz desteklenmesi gerekiyor. Uluslararası alanda rekabette geri kalmayalım diye desteklenmesi gerekiyor. Bunlarla birlikte ortalama gelirimiz artacaktır. Ama kişi sayısından ödün veremeyiz. Yani 40 milyon, 50 -100 milyon turiste ihtiyacımız var. Turistin fazla geliyor olması gelirinin düşük olmasını gerektirmiyor."

Düğün turizmine de önem verdiklerini belirten Bağlıkaya, ''Düğünle ilgili 200'e yakın Hindistanlı tur operatörünü ağırlıyoruz kasım ayı başında. Türkiye'nin düğün potansiyeli olan yerlerini gezdireceğiz.'' dedi.
Kaynak: AA