Kentin Son Saracına 'Ahi' Payesi
Edirne'de bir zamanlar bir caddeye adı verilecek kadar yoğun yapılan saraçlık mesleğinin son temsilcisi Fikret Üstev, 'yılın ahisi' seçildi Kentin son saracı Fikret Üstev: 'Teknolojinin gelişmesi ve traktörlerin çoğalmasıyla bizim meslek de tarihe karıştı. Köylerde olan at sayıları azaldı veya hiç kalmadı. Bu nedenle meslekte para kazanamaz duruma geldik'
Mesleği, 1956 yılında Hüseyin Çildam'dan öğrenen ve 1968 yılında Tüfekçiler Çarşısı'nda kendi dükkanını açan Fikret Üstev, uzun yıllar çeki at takımları, semer, kantarma, gömlek ve sineklik, at boynu süsleri yaptı.
Yaşamdaki değişimle 1990'lı yılların ortalarında neredeyse saraçlık işlerinin tamamen bitmesiyle Fikret Usta kentin son saracı olarak kaldı. Saraçlıkta işlerin iyiden iyiye azalmasıyla geçimini sürdürebilmek için çadır ve branda işlerine de giren Fikret Üstev, kentin son saracı olarak olarak "yılın ahisi" unvanıyla ödüllendirildi.
Üstev, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1956 yılında ilkokulu bitirdikten sonra başladığı saraçlık mesleğine bir ömür adadığını, mesleğin son temsilcisi olarak gelişen teknolojiye yenik düştüklerini belirtti.
Saraçların bir nevi hayvan terzisi olduğunu, hayvanlara yönelik deri tasma, yular, koşum takımları diktiklerini aktaran Üstev, eskiden en gözde ve saygın mesleklerden biri olan saraçlığın şimdilerde unutulduğunu söyledi.
Üstev, eskiden köylerde her evde tarla sürmek için 2-3 çift at olduğunu, traktörlerin çoğalmasıyla atlara ihtiyacın azaldığını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Teknolojinin gelişmesi ve traktörlerin çoğalmasıyla bizim meslekte tarihe karıştı. Köylerde olan at sayıları azaldı veya hiç kalmadı. Bu nedenle meslekte para kazanamaz duruma geldik. Şimdiye kadar üç çırak yetiştirdim. Biri vefat etti, diğer ikisi de artık bu mesleği yapmıyor. Gelir az, gider fazla olunca saraçlık mesleğinin son temsilcisi olarak ben de alan değiştirdim."