Psikiyatri Uzmanı Dr. Cengiz Soylu Açıklaması

Psikiyatri Uzmanı Dr. Cengiz Soylu, antidepresanlar hakkında yapılan çoğu yersiz ve bilimsel gerçeklerle uyuşmayan açıklamaların, tedavi sürecindeki hastaları olumsuz etkilediğini vurguladı.

Antidepresan ilaçlarla ilgili son dönemde yapılan olumsuz açıklamaların bilimsellikten uzak, yersiz olduğunu ifade eden Medical Park Karadeniz Hastanesi’nden Psikiyatri Uzmanı Dr. Cengiz Soylu, hastaların özellikle tanınmış kişilerin bu yöndeki açıklamalarına, konunun uzmanı olup olmadıklarına bakmadan itibar edip ilaç kullanmayı kesebildiğini hatırlattı.

Son dönemde yapılan açıklamaları üzüntüyle izlediğini kaydeden Soylu, “Üstelik bu beyanatları yapanların bir kısmı ne yazık ki akademik unvana sahip insanlar. Genellikle psikiyatri camiasından olmayan bu insanların antidepresanlarla ilgili söylediklerinin çoğu yersiz ve bilimsel gerçeklerle uyuşmayan, fakat insanlarımızı özellikle de tedavi altındaki hastalarımızı olumsuz etkileyen konulardır” dedi.

Açıklama yapanların medyatik özelliklerinden dolayı antidepresanlar hakkında yanlış inanışları güçlendirdiğine dikkat çeken Soylu, bu gibi durumların birçok hastanın tedaviye başlamasını ya da sürdürmesini tehlikeye soktuğunu söyledi.



"Bağımlılık yapmaz"

Dr. Soylu, “Halbuki antidepresan ilaçlar çok sayıda ilaca oranla çok güvenilir, uygun doz ve sürede kullanıldığında sorunsuz; bireye, ailesine ve topluma yaptıkları olumlu katkılar nedeniyle de vazgeçilmez ilaçlardır. Yanlış bilinenin aksine bağımlılık yapmazlar. Almadığınızda almak için arzu duymazsınız, aldığınızda uyuşturucular gibi hemen keyif almazsınız. Ancak antidepresanlar, beyin üzerinden etkili oldukları için düzenli biçimde ve yeterli süre alınması gereken ilaçlardır. İlacı almayı ani kestiğinizde beyin buna adapte olamaz, bu bağımlılık değildir, tıpta ‘kesilme belirtisi’ denilen durumdur. İlacı azaltarak kesmek gereklidir” açıklamasında bulundu.

"Mutluluk hapları değildir"

Antidepresanların ‘altına sığınılacak’, ‘kafa yapan’, ‘mutluluk veren’ ilaçlar olmadığını belirten Soylu, “Söylendiği şekilde ‘mutluluk hormonu’ hiç değildir. Ancak sıkıntısı olan, mutsuz, moralsiz, çökkün ya da kaygılı kişilerde, hastalık belirtilerini yatıştırarak kendilerini daha rahat hissetmelerine yardımcı olur. Bariz ruhsal yakınmaları olmayan kişiler, antidepresan ilaç aldıklarında, kendilerini iyi hissetmek yerine, ilaç yan etkileri yaşayacaklardır” dedi.



"Uyuşturmaz, tedavi eder"

Antidepresanların uyuşturucu ilaçlardan olmadığını kaydeden Soylu, “Belki de antidepresan ilaçların en çok eleştirildiği husus, bu ilaçların sadece avuttuğu, uyuşturduğu ve tedavi etmediği hususudur. Oysa antidepresanlar uyuşturucu ilaçlardan değildir. Birçok sakinleştirici ya da ‘uyuşturucu’ maddenin aksine alındıklarında hemen etki etmezler, düzelme için birkaç hafta beklemek gerekir. Antidepresanlar beyin kimyasını olumlu biçimde değiştirir, kişinin hastalığını tedavi eder. Ancak kişinin genetik yapısının, kişilik özelliklerinin, stres faktörlerinin değişmemesi nedeniyle tedavi bittikten sonra hastalık tablosu tekrar edebilir. Bu durum bedensel hastalıkların tedavisi gibidir. Örneğin sinüzit olduysanız, antibiyotik tedavi almalısınız ve önerilere dikkat etmelisiniz. Buna rağmen düzelmeyebilir ve hastalığınız kronikleşebilir. Düzelirseniz bile uygun olumsuz şartların varlığında yine sinüzit olabilirsiniz. Antidepresan tedavisinde de aynı durum geçerlidir” diye konuştu.



"Kişiliğinizi değiştirmez"

Antidepresan ilaçların kişiliği değiştirmediğini ifade eden Soylu, “Antidepresan ilaçlar kişiliği değiştirmez. Ama bu ilaçlar mizaç üzerinde olumlu etkiler yaparak depresyonu, kaygıları yatıştırarak anksiyete ve paniği düzeltebilir. Hatta ruhsal rahatlamaya bağlı olarak stresin ortaya çıkardığı bedensel belirtileri de düzeltebilirler" dedi.



"Yaşam boyu kullanılmalı düşüncesi yanlış"

Antidepresan ilaçların hastalığın tipine, şiddetine ve tekrarlama sıklığına göre bir kullanım süresi olduğunu kaydeden Soylu, “Antidepresan ilaçların hastalığın tipine, şiddetine ve tekrarlama sıklığına göre bir kullanım süresi vardır. Bu süre hekimin belirleyeceği bir süre olup hastadan hastaya göre değişir. Bazen aylar, bazen yıllar sürebilir, fakat bu süre ‘hayat boyu’ değildir. Bir kısım hastalar, belirtiler düzelir düzelmez, ilaçlarını kesiyorlar. Bu şekildeki kullanım mevcut hastalığın tekrarlamasına neden olur. Sonuç olarak antidepresan ilaçlarla ilgili olarak halkımızın sadece bu işin uzmanı olan hekimleri dikkate almalarını, özellikle medyatik ama bilimsellikten uzak insanların söylediklerine itibar etmemelerini öneririz. Ne olursa olsun eş-dost tavsiyesine göre ilaç kullanmak, ya da kullanılan ilacı bırakmak doğru olmaz” diye konuştu.

Kaynak: İHA