CHP'li Kaya Açıklaması '4. Devrimi Gerçekleştirme Sözü Veriyoruz'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir İl Örgütü tarafından 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 96. yıldönümü sebebiyle Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törende konuşan CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, "Biz bugün Atatürk’ün yoldaşları olarak 4. devrimi gerçekleştirme sözü veriyoruz. Bu devrimi gerçekleştireceğiz. Özgür ve demokratik Türkiye’yi yeniden kuracağız ve Atatürk’e layık olacağız” dedi.

CHP'li Kaya Açıklaması '4. Devrimi Gerçekleştirme Sözü Veriyoruz'
CHP İzmir İl Örgütü, 30 Ağustos Zafer Bayramının 96. yıldönümü nedeniyle Cumhuriyet Meydanı’nda tören düzenledi.

Programa CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, milletvekilleri, belediye başkanları, il başkan yardımcıları, il yönetim kurulu üyeleri, ilçe başkanları, kadın ve gençlik kolları temsilcileri ile çok sayıda partili katıldı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Kaya, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ve CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurşen Balcı, önce alandaki Atatürk büstüne çelenk koydu, ardından Atatürk ve tüm şehitler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.

"Bu devrimi gerçekleştireceğiz"

Törende konuşan CHP Eğitim Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, "Atatürk İzmir’de sadece düşmanı denize dökmedi, iktisat kongresini toplayarak ülkenin ayağa kalkmasını sağladı. Esir alınan ülkeyi yeniden kurdu. Büyük devrimi gerçekleştirdi. Osmanlı’nın borcunu inkar etmedi. Biz geçmişini inkar edenlerden değiliz ama geçmişini tekrar edenlerden de olmayacağız. Aydınlık günleri yeniden getireceğiz. İzmir’in gerçek görevi bu. Hakkari’ye umut ışığı olacak. Biz İzmir’den batan güneşin umut güneşi olduğunu biliyoruz. Biz bugün Atatürk’ün yoldaşları olarak 4. devrimi gerçekleştirme sözü veriyoruz. Bu devrimi gerçekleştireceğiz. Özgür ve demokratik Türkiye’yi yeniden kuracağız ve Atatürk’e layık olacağız” diye konuştu.



“Zafere inanmayanlar asla savaşı kazanamazlar”

Kaya, şöyle devam etti:

"Zafere inanmayanlar asla savaşı kazanamazlar. Mustafa Kemal Atatürk yola çıktığında büyük bir savaşa hazırlandığını kendisi ve etrafındakiler biliyordu. Çünkü Atatürk bu ülke topraklarının emperyalistler tarafından işgal edildiklerini gördüğünde yüreği kan ağlamıştı. Osmanlı Devletinin çürümüş haline çok üzülüyordu ama tasanın üzüntünün bu ülkeye hiçbir şey getirmeyeceğini de biliyordu. Samsun’a çıktığında ‘sen hiçbir şeyi başaramazsın çünkü biz İstanbul’u işgal ettik, yöneticilerinizi teslim aldık, ekonominizi çökerttik’ diyorlardı. ‘Askerin, silahın paran yok’ diyorlardı. Ama bilmiyorlardı ki o bir zafere inanmıştı, ‘ya istiklal ya ölüm’ felsefesine inanmış bir komutandı. İşte Atatürk 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak bastığında Anadolu topraklarına kendini feda, armağan etti. Anadolu insanına güvendi. Emperyalistlere karşı savaşta dul ve yetim kadınların elindeki kazma kürek, yüreğindeki yurt sevgisiyle bir mücadele başlattı. Hepimiz bu mücadelenin 30 Ağustos’ta bir zaferle taçlandığını biliyorduk. Bu ülke yok edilmişti. Yolları yoktu, demir ağları, fabrikaları yoktu, teslim alınmıştı, Osmanlı gırtlağına kadar borç içindeydi. Osmanlı’nın borcunu ödedi.

Ülkeye fabrikalar kurdu.”

"Tam bağımsız devlet Osmanlı İmparatorluğu küllerinden doğdu"

Törende konuşan Başkan Yücel de "Bugün bizim için çok anlamlı bir gün. Bugün Türk milletinin, 19 Mayıs 1919’da Samsun’da başlayan emperyalist güçlere karşı verdiği bağımsızlık mücadelesinin, 30 Ağustos 1922’de zaferle taçlanmasının 96. yıldönümü. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları bütün yokluklara, bütün imkansızlıklara ve bütün engellemelere rağmen Osmanlı İmparatorluğunun küllerinden tam bağımsız bir devlet oluşturmayı başardı ve 19 Mayıs 1919’da yaktıkları meşale hiç sönmedi ve sönmeyecek. Tarihin altın sayfalarındaki yerini alan ve kendi kaderini tayin etmek, özgür ve bağımsız yaşamak isteyen birçok ulusa yol gösteren bir kahramanlık destanıdır kurtuluş savaşı” şeklimde konuştu.



"Gerçek bir lider olduğunu göstermiştir”

Yücel, "Sevgili dostlar, 30 Ağustos 1922 tarihi dünyaya neyi göstermiştir? Türk milletinin vatan sevgisini ve bağımsızlığına olan tutkusunu gösterdiği gibi, aynı zamanda Türk ordusunun gücünü ve başkomutan Atatürk’ün askeri dehasını ve bir ulusun yokluklar içinden nasıl bir zafer çıkarabileceğini göstermiştir. Bugünümüzü ve özgürlüğümüzü bizlere armağan eden bu mücadelelerin anlamını yitirmemesi için hepimize büyük görevler düşüyor. Eğitimden, ekonomiye, anayasal düzenlemelerden, sosyal politikalara kadar yapılacak her çalışmada öncelik, uğruna yüz binlerce şehit verdiğimiz cumhuriyet rejiminin korunması olmalıdır. Bu yolda kimse kendi çıkarını, yandaşlarını veya dış güçlerin dayatmasını düşünerek hareket etmemelidir. Bu yanlışa düşenlerin peşini ne milletimiz, ne de CHP bırakacaktır. Bugün ülkemizde yaşananlar, bizlere yokluk içinde, savaştan çıkmış ama milli kalkınma hamlesi ile fabrikalar, atölyeler kurmuş, tarımda, sanayide kalkınmayı ve üretimi başlatmış olan Atatürk’ün ne büyük bir devlet adamı ve nasıl gerçek bir lider olduğunu bir kez daha göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Hangi siyasi görüşten olursak olalım

Yücel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugünler tüm halkımızın ortak gururu ve coşkusudur. Siyasi partilerin belli konularda görüş ayrılıkları olabilir. Ancak bizi millet olarak, ulus olarak bir arada tutan, 30 Ağustos gibi ortak değerlerimiz var. Hangi siyasi görüşten olursak olalım, bizim ortak bir geçmişimiz var, ortak bir geleceğimiz var. Ulus olmanın temeli tasada ve kıvançta birlik olmaktır. Türk milleti olarak huzur ve barış içerisinde, refah içerisinde yaşamak istiyorsak, bunu ancak birlikte başarabiliriz.”
Kaynak: İHA