Niğde Barosu Başkanı Hüseyin Demirbilek Açıklaması
'Ne yazık ki Avrupalı hukuk ve düşünce birliklerinin, bugün terörizme karşı olması gerektiği noktada olmadığını üzülerek görmekteyiz'.
Niğde Barosu Başkanı Hüseyin Demirbilek, Avrupalı hukuk ve düşünce birliklerinin, terörizme karşı olması gerektiği noktada olmadığını üzülerek gördüklerini ifade etti.
Demirbilek, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin bir yandan hukukun gelişmesi, demokrasi ve özgürlüklerin genişlemesi için çaba gösterirken, bir yandan da PKK, DEAŞ ve FETÖ gibi terör örgütleriyle başarılı bir şekilde mücadele ettiğini belirtti.
Bu noktada Türkiye'de kamu düzenini ve güvenliğini korumaya yönelik önlemlerin, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri tarafından anlamsız bir şekilde eleştirildiğini dile getiren Demirbilek, şunları kaydetti:
"Terör örgütü PKK ve FETÖ yönetici ve üyeleri Avrupa'da rahatlıkla dolaşabilmekte propaganda yapabilmektedir. Terörizm bizim yaşadığımız coğrafyada güçlendiğinde Dünya ve Avrupa için de tehdit kaçınılmazdır.Türkiye'de terör örgütü şüphesiyle haklarında dava açılan insanların adil yargılanma hakları korunmakta ve yargılamalar denetime açık şekilde yapılmaktadır ancak tüm bunlara ve suçluların iadesi anlaşmalarına rağmen Türkiye'nin iade talepleri reddedilmektedir. Bu tutum aynı zamanda uluslararası hukukun iş birliği içinde gelişmesinin önünde bir engeldir."
Demirbilek, ABD'nin, Türkiye'de yargılanan vatandaşı din adamı Brunson için takındığı tehditkar tutum ve bunun karşısında dünyadaki hukukçuların sessiz kalmasını da eleştirerek, şunları ifade etti:
"ABD'nin tutumu yargının dünya üzerinde yok sayılması sonucunu doğuracak kadar tehlikelidir. Bunun yansımalarının insanlık adına geriye dönülemez ağır sonuçları olacaktır.Yargı kararlarının siyasal ekonomik baskılarla, zorbalık söylemleriyle ortadan kaldırılabileceği inancı infial yaratması gereken bir tutumdur ve bunun karşısında dünya barolarının ve hukukçuların sessiz kalmaması gerekir. Ne yazık ki Avrupalı hukuk ve düşünce birliklerinin, bugün terörizme karşı olması gerektiği noktada olmadığını üzülerek görmekteyiz."
Kaynak: AA
Demirbilek, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin bir yandan hukukun gelişmesi, demokrasi ve özgürlüklerin genişlemesi için çaba gösterirken, bir yandan da PKK, DEAŞ ve FETÖ gibi terör örgütleriyle başarılı bir şekilde mücadele ettiğini belirtti.
Bu noktada Türkiye'de kamu düzenini ve güvenliğini korumaya yönelik önlemlerin, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri tarafından anlamsız bir şekilde eleştirildiğini dile getiren Demirbilek, şunları kaydetti:
"Terör örgütü PKK ve FETÖ yönetici ve üyeleri Avrupa'da rahatlıkla dolaşabilmekte propaganda yapabilmektedir. Terörizm bizim yaşadığımız coğrafyada güçlendiğinde Dünya ve Avrupa için de tehdit kaçınılmazdır.Türkiye'de terör örgütü şüphesiyle haklarında dava açılan insanların adil yargılanma hakları korunmakta ve yargılamalar denetime açık şekilde yapılmaktadır ancak tüm bunlara ve suçluların iadesi anlaşmalarına rağmen Türkiye'nin iade talepleri reddedilmektedir. Bu tutum aynı zamanda uluslararası hukukun iş birliği içinde gelişmesinin önünde bir engeldir."
Demirbilek, ABD'nin, Türkiye'de yargılanan vatandaşı din adamı Brunson için takındığı tehditkar tutum ve bunun karşısında dünyadaki hukukçuların sessiz kalmasını da eleştirerek, şunları ifade etti:
"ABD'nin tutumu yargının dünya üzerinde yok sayılması sonucunu doğuracak kadar tehlikelidir. Bunun yansımalarının insanlık adına geriye dönülemez ağır sonuçları olacaktır.Yargı kararlarının siyasal ekonomik baskılarla, zorbalık söylemleriyle ortadan kaldırılabileceği inancı infial yaratması gereken bir tutumdur ve bunun karşısında dünya barolarının ve hukukçuların sessiz kalmaması gerekir. Ne yazık ki Avrupalı hukuk ve düşünce birliklerinin, bugün terörizme karşı olması gerektiği noktada olmadığını üzülerek görmekteyiz."