Yunanistan'a Firar Eden Askerlerin Yargılandığı Dava
19 eski havacı askerin yargılandığı dava, tanıkların dinlenilmesiyle devam ediliyorDuruşmada, FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsü sırasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişiminde bulunduğu gerekçesiyle yargılandığı davada 4 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan eski yüzbaşı Ali Aktürk, tanık olarak dinlendi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında 4. Kara Havacılık Alay Komutanlığından helikopterlerle hareket ederek, İstanbul çevresinde kalkışmaya katılan ve bir kısmı daha sonra Yunanistan'a kaçan subayların da aralarında bulunduğu 9'u tutuklu, 8'i firari 19 eski havacı askerin yargılanmasına devam ediliyor.
İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 9'u tutuklu ve 2 tutuksuz sanık ile avukatları katıldı.
Duruşma, celse arasında çağrılan tanıkların dinlenmesiyle başladı.
Tanık İsmail Ravlı ifadesinde, darbe girişimi sırasında olaya katılanlardan hiçbiri ile iletişime geçmediğini belirterek, ''Sadece yüzbaşı Ercan Çalışkan'ı ilk olarak saat 22:00 gibi aradım. Herhangi bir uçuş olup olmadığını sordu, ben de yok dedim daha sonra tam olarak hatırlamıyorum ama saat 00.01- 00.02 gibi hızlı iletişime geçmek için cep telefonundan ulaştım. Tekrar bir uçuşun olup olmadığını sordu, ben de yine yok cevabını verdim." dedi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsü sırasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişiminde bulunduğu gerekçesiyle yargılandığı davada, 4 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sanık Ali Aktürk, tanık sıfatıyla dinlendi.
Tanık Aktürk, ''O tarihte (15 Temmuz) henüz 1 aylık olarak atanmış olduğum alay komutanlığı yardımcılığı (4. Kara havacılık) yapıyordum. Haziran sonunda görevlendirildim. Bayramdan dolayı ve eşimin de bayram iznine çıkacağı için izin kullanmak istedim. Ama Alay komutanı izne çıkacağını söylediği için iznim kabul görmedi. Ben yine ısrar üzerine izne çıkmak istedim ama yine kabul görülmedi. Bayramdan sonra mesaiye başladığımızda ise gün içerisinde mesai sonrası alayda kalıp evrakları toplardık. O gün de alayda kalıp evrakları toplamaya çalışıyordum, Davut Uçum'un telaşlı bir şekilde gidip geldiğini fark ettim. Ben de sordum, 'Ankara’dan haber geldi, acil bir uçuşun olması gerektiğini söyledi' ben de bir personel olduğum için acil bir durum olduğunu anladım ve uçuşu ben yaparım, helikopteri ben çalıştırırım dedim." diye konuştu.
Görevinden dolayı herhangi bir anormal durum algılayamadığını, sadece acil bir durum olduğu için uçuşu kendisinin yaptığını anlatan Aktürk, uçuş saatini net olarak hatırlamadığını ama saatin 21:00 civarında olduğunu, İzmir'e geçtiklerini ifade ederek, helikopterde sadece iki pilot, kendisi ve Davut Uçum'un olduğunu söyledi.
Mahkeme Başkanının, ''15 Temmuz öncesi herhangi bir istisna durum var mıydı?'' sorusuna tanık Aktürk, hatırlayamadığını iddia etti. Mahkeme Başkanı, ''15 Temmuz öncesi kimseyi izinden çağırdınız mı? O gece uçuş yasağı var mıydı? sorularına ise "Çağırmadım ama net olarak hatırlamıyorum. Uçuş yasağının olup olmadığını bilmiyorum'' cevabını verdi.
Duruşmada, diğer tanıkların da dinlenmesinin ardından sanık ve avukatların talepleri alınıyor.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, darbe faaliyetine katıldıkları ve daha sonra Yunanistan'a kaçtıkları öne sürülen firari eski binbaşılar Ahmet Güzel ve Gençay Böyük, eski yüzbaşılar Abdullah Yetik, Ferudun Çoban, Süleyman Özkaynakçı ve Uğur Uçan, eski astsubaylar Bilal Karagül ve Mesut Fırat ile tutuklular eski Yarbay Talip Güler, eski üsteğmenler Salih Kukudasoğlu ve Osman Gider, eski teğmenler Fatih Mandacı, Ferit Gök, Halil Can Akbaş ve Hüseyin Pehlivan, eski astsubaylar Rıfat Çelik ve Mehmet Güngör ile tutuksuz Mahmut Küçüközer ve İsmail Yılmaz, "şüpheli" sıfatıyla yer alıyor.
Tüm şüpheliler hakkında, ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan, 7,5 yıldan on beşer yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, 6 sanık hakkında ayrıca, ''kasten öldürmeye teşebbüs'' suçundan 19,5 yıldan otuzar yıla kadar hapis cezası isteniyor.
İddianamede, Yunanistan'a askeri helikopterle kaçan ve haklarında ''gıyabi tutuklama'' kararı verilen firari 8 şüpheli için ayrıca ''kasten öldürmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile Askeri Ceza Kanunu'nda da yer alan "yabancı memlekete firar", "askeri eşyayı kasten tahrip etmek" ve "askeri eşyayı çalmak" suçlarından da 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
İddianamede, söz konusu alaydan havalanan (14306 kuyruk numaralı) bir helikopterin ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast yapmaya giden timlerin intikalinde görev yaptığının tespit edildiği belirtilerek, Muğla'da yargılanan sanıkların cezalandırıldığı ifade ediliyor.
- Yunanistan, iade etmemişti
Darbe girişiminin ardından Yunanistan'a kaçan ve bu ülkenin yüksek mahkemesince Türkiye'ye iade edilmemelerine karar verilen firari 8 subayla ilgili İstanbul 12. Sulh Ceza Hakimliği, gıyabi tutuklama kararı çıkartmıştı.
Hakimlik ayrıca, şüpheli askerlerle ilgili İnterpol'de Kırmızı Bülten çıkarılması için ilgili makama yazı yazılmasını da karara bağlamıştı. Darbe girişiminin ardından helikopterle Yunanistan'a kaçan binbaşılar Ahmet Güzel ve Gencay Büyük, yüzbaşılar Abdullah Yetik, Süleyman Özkaynakçı, Uğur Uçan ve Feridun Çoban ile astsubaylar Mesut Fırat ve Bilal Kurugül ile ilgili karar veren Yunanistan Yüksek Mahkemesi, bu kişilerin Türkiye'ye iade edilmesi talebini reddetmişti.
Kaynak: AA
İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, 9'u tutuklu ve 2 tutuksuz sanık ile avukatları katıldı.
Duruşma, celse arasında çağrılan tanıkların dinlenmesiyle başladı.
Tanık İsmail Ravlı ifadesinde, darbe girişimi sırasında olaya katılanlardan hiçbiri ile iletişime geçmediğini belirterek, ''Sadece yüzbaşı Ercan Çalışkan'ı ilk olarak saat 22:00 gibi aradım. Herhangi bir uçuş olup olmadığını sordu, ben de yok dedim daha sonra tam olarak hatırlamıyorum ama saat 00.01- 00.02 gibi hızlı iletişime geçmek için cep telefonundan ulaştım. Tekrar bir uçuşun olup olmadığını sordu, ben de yine yok cevabını verdim." dedi.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe teşebbüsü sırasında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik suikast girişiminde bulunduğu gerekçesiyle yargılandığı davada, 4 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan sanık Ali Aktürk, tanık sıfatıyla dinlendi.
Tanık Aktürk, ''O tarihte (15 Temmuz) henüz 1 aylık olarak atanmış olduğum alay komutanlığı yardımcılığı (4. Kara havacılık) yapıyordum. Haziran sonunda görevlendirildim. Bayramdan dolayı ve eşimin de bayram iznine çıkacağı için izin kullanmak istedim. Ama Alay komutanı izne çıkacağını söylediği için iznim kabul görmedi. Ben yine ısrar üzerine izne çıkmak istedim ama yine kabul görülmedi. Bayramdan sonra mesaiye başladığımızda ise gün içerisinde mesai sonrası alayda kalıp evrakları toplardık. O gün de alayda kalıp evrakları toplamaya çalışıyordum, Davut Uçum'un telaşlı bir şekilde gidip geldiğini fark ettim. Ben de sordum, 'Ankara’dan haber geldi, acil bir uçuşun olması gerektiğini söyledi' ben de bir personel olduğum için acil bir durum olduğunu anladım ve uçuşu ben yaparım, helikopteri ben çalıştırırım dedim." diye konuştu.
Görevinden dolayı herhangi bir anormal durum algılayamadığını, sadece acil bir durum olduğu için uçuşu kendisinin yaptığını anlatan Aktürk, uçuş saatini net olarak hatırlamadığını ama saatin 21:00 civarında olduğunu, İzmir'e geçtiklerini ifade ederek, helikopterde sadece iki pilot, kendisi ve Davut Uçum'un olduğunu söyledi.
Mahkeme Başkanının, ''15 Temmuz öncesi herhangi bir istisna durum var mıydı?'' sorusuna tanık Aktürk, hatırlayamadığını iddia etti. Mahkeme Başkanı, ''15 Temmuz öncesi kimseyi izinden çağırdınız mı? O gece uçuş yasağı var mıydı? sorularına ise "Çağırmadım ama net olarak hatırlamıyorum. Uçuş yasağının olup olmadığını bilmiyorum'' cevabını verdi.
Duruşmada, diğer tanıkların da dinlenmesinin ardından sanık ve avukatların talepleri alınıyor.
- İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, darbe faaliyetine katıldıkları ve daha sonra Yunanistan'a kaçtıkları öne sürülen firari eski binbaşılar Ahmet Güzel ve Gençay Böyük, eski yüzbaşılar Abdullah Yetik, Ferudun Çoban, Süleyman Özkaynakçı ve Uğur Uçan, eski astsubaylar Bilal Karagül ve Mesut Fırat ile tutuklular eski Yarbay Talip Güler, eski üsteğmenler Salih Kukudasoğlu ve Osman Gider, eski teğmenler Fatih Mandacı, Ferit Gök, Halil Can Akbaş ve Hüseyin Pehlivan, eski astsubaylar Rıfat Çelik ve Mehmet Güngör ile tutuksuz Mahmut Küçüközer ve İsmail Yılmaz, "şüpheli" sıfatıyla yer alıyor.
Tüm şüpheliler hakkında, ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs'', ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs'' suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan, 7,5 yıldan on beşer yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, 6 sanık hakkında ayrıca, ''kasten öldürmeye teşebbüs'' suçundan 19,5 yıldan otuzar yıla kadar hapis cezası isteniyor.
İddianamede, Yunanistan'a askeri helikopterle kaçan ve haklarında ''gıyabi tutuklama'' kararı verilen firari 8 şüpheli için ayrıca ''kasten öldürmek'' suçundan ağırlaştırılmış müebbet ile Askeri Ceza Kanunu'nda da yer alan "yabancı memlekete firar", "askeri eşyayı kasten tahrip etmek" ve "askeri eşyayı çalmak" suçlarından da 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
İddianamede, söz konusu alaydan havalanan (14306 kuyruk numaralı) bir helikopterin ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a suikast yapmaya giden timlerin intikalinde görev yaptığının tespit edildiği belirtilerek, Muğla'da yargılanan sanıkların cezalandırıldığı ifade ediliyor.
- Yunanistan, iade etmemişti
Darbe girişiminin ardından Yunanistan'a kaçan ve bu ülkenin yüksek mahkemesince Türkiye'ye iade edilmemelerine karar verilen firari 8 subayla ilgili İstanbul 12. Sulh Ceza Hakimliği, gıyabi tutuklama kararı çıkartmıştı.
Hakimlik ayrıca, şüpheli askerlerle ilgili İnterpol'de Kırmızı Bülten çıkarılması için ilgili makama yazı yazılmasını da karara bağlamıştı. Darbe girişiminin ardından helikopterle Yunanistan'a kaçan binbaşılar Ahmet Güzel ve Gencay Büyük, yüzbaşılar Abdullah Yetik, Süleyman Özkaynakçı, Uğur Uçan ve Feridun Çoban ile astsubaylar Mesut Fırat ve Bilal Kurugül ile ilgili karar veren Yunanistan Yüksek Mahkemesi, bu kişilerin Türkiye'ye iade edilmesi talebini reddetmişti.