Cumhurbaşkanı Erdoğan: Süleyman Bey böyle bir adımı atabilir

Cumhurbaşkanlığında inşası yeni biten sergi salonunda yaklaşık 2 bin 500 muhtarla iftar davetinde bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhtarların “sicil affı” talebi karşısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya dönerek “Süleyman bey şu anda soylu soyadıyla böyle bir adımı atabilir” diye talimat verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Süleyman Bey böyle bir adımı atabilir
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığında yapımı devam eden aşevinin yakın zamanda hizmete gireceğini belirterek, “Cumhurbaşkanlığı Külliyesini satmaktan, yıkmaktan, kapatmaktan bahsedenler önce gelsinler şuradaki eserleri bir görsünler, burada verilen hizmetleri de bir incelesinler. Kendilerinin ömrü hayatlarında geride bıraktıkları böyle bir eser var mı? Yıkmakla ülke kalkınmaz” dedi.

Erdoğan şunları söyledi:

LEBLEBİ ÇEKİRDEK

“İçinde yoğun şekilde kitapların olduğu, 100 metrekare, 200 metrekare, 400 metrekare ebadında ilçelerimizin büyüklüğüne göre millet kıraathaneleri yapacağız. Okey mokey oynama yeri değil ha! Bir köşesinde kahvesi, çayı, keki vesaire olacak. Gelip o muhitin sakinleri dersini çalışabilecek. Orası ailelerin gelip birleşme, bütünleşme ve birbirlerine sinerji verme yerleri olacak. Onlar bizim için leblebi çekirdek, hemen bitireceğiz.

BÜTÇE NEDİR BİLİR MİSİN?

Ana muhalefetin başındaki zat her öğretmeni atayacağını söylüyor. Ya dürüst ol, yalan konuşma, doğru konuş. Sen bütçe nedir bilir misin? Sen eğer bütçen buna müsaade ediyorsa bunları atarsın. Yoksa önüme gelini ben atayacağım dersen zaten bunu başarman hiç mümkün değil. ‘Tekrar sobalara döneceğiz’ diyor. Çünkü bunların başka derdi yok. Muhalefetin adayları belki interneti kesmeyi, yaptığımız konutları yıkmayı da düşünüyor olabilirler. Karşınıza çıktıklarında bunları da onlara sorun. Diğer adaylar şehir hastanelerine de karşılar. Neymiş çok büyük yatırımlarmış. Kendileri çok küçük düşündükleri ve öyle davrandıkları için herhalde yatırımların da öyle olmasını istiyorlar. Yıkım ekibinden birileriyle karşılaştığınızda bunları sormalısınız. Belki barajları yıkmayı, ağaçları sökmeyi, destekleri geri almayı düşünüyorlar mı? Diğer Cumhurbaşkanı adaylarının muhtarların adını bile ağızlarına almadığını biliyorsunuz değil mi? Biz sizinle sonuna kadar bu yolda devam edeceğiz.

Cumhurbaşkanlığında inşası yeni biten sergi salonunda yaklaşık 2 bin 500 muhtarla iftar davetinde bir araya gelen Erdoğan, muhtarların “sicil affı” talebi karşısında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya dönerek “Süleyman Bey şu anda soylu soyadıyla böyle bir adımı atabilir” diye talimat verdi.

Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

Bana muhtar bile olamaz dediler, Ama muhtar bile olamaz dedikleri Erdoğan, bugün Cumhurbaşkanı olarak karşınızda.

Tüm illerimizde millet kıraathaneleri kuracağız. Okey oynama yeri değil. İçinde yoğun bir şekilde kitaplar olacak bir köşesinde çayı, gazeteleri, keki, dergileri olacak. O muhitin sakinleri oralarda çalışacak bir araya gelecek.

Cumhurbaşkanlığı kütüphanesinde şu anda 1.5 milyon cilt kitap var. Bu kütüphaneler 24 saat hizmet verecek, uluslararası alanda bu kütüphanelerimiz ses getirecek.

Rami Kışlası'nı da kütüphaneye çeviriyoruz. İçinde 7 milyon cilt kitap olacak. Bizim işimiz Türkiye'ye eseler kazandırmaktır.

Yıkmakla ülke kalkınmaz, yalan ve iftirayla başarı elde edilmez.

24 Haziran'dan sonra daha büyük hedeflerle milletimize eser kazandırmaya, hizmet vermeye devam edeceğiz.

Biz geldiğimizde 343 bin derslik vardı, 16 yılda 284 bin dersliği ülkemize kazandırdık.

CHP'nin iktidarda olduğu yıllarda sınıflarda 75 öğrenci vardı. Doğalgaz yoktu, sınıftlarda sobalar vardı.

Üniversite sayımızı 76'dan 207'ye, öğretim görevlisi sayımızı 34 binden 76 bine çıkardık.

En büyük devrimlerden birini sağlıkta gerçekleştirdik. Hastanelerimizde 164 bin yatak vardı, buna 130 bin modern yatak ilave ettik.

Biz geldiğimizde bölünmüş yol uzunluğu 6 bin 100 kilometreydi, 16 senede buna 19 bin 900 kilometre ilave ettik.

Emeklilere bayramlarda vereceğimiz ikramiyelerle çifte bayram yaşatacağız.

Türkiye'yi 16 yılda nasıl üç buçuk kat büyütmüşsek önümüzdeki dönemde iki kat daha büyütmeye kararlıyız.