Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması 'FETÖ'nün Ölümle Tehdit Ettiklerini FETÖ'cü İlan Ediyorlar'

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) FETÖ’nün sözcülüğünü yaptığını söyleyerek, "Cumhurbaşkanımızı, şahsımı ve diğer arkadaşlarımızı ölümle tehdit ediyorlar. FETÖ’nün ölümle tehdit ettiğini FETÖ’cü ilan ediyorlar" dedi.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması 'FETÖ'nün Ölümle Tehdit Ettiklerini FETÖ'cü İlan Ediyorlar'
Memleketi Yozgat’ta seçim çalışmalarını sürdüren Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bozdağ, "Sayın İnce ve CHP’liler geçmişte FETÖ terör örgütünün devlete, millete ve dinimize ihanetinin bilinmediği dönemde 10 yıl önce söylenmiş sözleri bugünlerde gündeme getirerek ülkemizin, Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, hükümetimizin, güvenlik güçlerimizin FETÖ terör örgütüyle yaptığı etkili ve kararlı mücadeleyi zaafa uğratmak, itibarsızlaştırmak isteyen bir yaklaşım içerisine girmiştir. Bunu da sürekli yapıyorlar. Buradan çok net söylüyorum. FETÖ/PDY terör örgütünü terör örgütü olarak kabul edip ilan eden ilk hükümet, ilk başbakan, ilk Cumhuriyet hükümeti AK Parti hükümetidir. İlk başbakan, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. FETÖ/PDY terör örgütüyle aktif mücadeleye başlayan ilk Cumhuriyet hükümeti AK Parti hükümetidir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. FETÖ/PDY terör örgütünü terör örgütü olarak kabul edip, ilan eden parlamentoda grubu bulunan ilk siyasi parti yine AK Parti’dir ve onunla siyaseten de mücadele kararı alan ve aktif bir mücadele yürüten de yine AK Parti’dir" dedi.



"CHP, FETÖ’nün sözcülüğünü yapmıştı"

FETÖ/PDY terör örgütünün ihaneti ortaya çıktıktan ve çıkma emareleri gözüktükten sonra FETÖ/PDY terör örgütünün savunuculuğunu üstelenen, sözcülüğünü yapan bir CHP ile karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Bozdağ, "Çok net somut şeyler söylüyorum. Bizi dinleyen aziz milletimiz bir tanesi yalan desin, yanlış desin. FETÖ/PDY ile mücadele için dershaneleri kapatma kararı aldık ve Meclise yasa getirdik. Bu yasaya parlamentoda, parlamento öncesi karşı çıkan CHP’dir. Söyledikleri sözlerin hepsi kayıttadır. FETÖ’nün en önemli eleman ve finans kaynağının kapatılmasını engellemek için Anayasa Mahkemesine götürüp iptalini isteyen yine CHP’dir. 17-25 Aralık yine FETÖ’nün emniyet ve yargı içerisindeki teröristlerinin başlattığı darbe teşebbüsünü en son noktasına kadar, en ince detayına kadar destekleyen yine CHP’dir. Kumpas kasetlerini Türkiye Büyük Millet Meclisi CHP grubuna getirip orada Anayasa ve yasalara aykırı bir şekilde oradan istifade ederek alenen suç işleyen ve o kumpas kasetlerini Türkiye’ye canlı yayında izleten, FETÖ’nün Meclisteki adeta sözcüsü, sesi olan yine CHP’dir. FETÖ’nün yargıdaki hakimiyetine son vermek için HSYK kanununda değişiklik öngören paketi Meclise getirdiğimizde bu pakete direnen ve bu paket Meclisten geçmesin diye uğraş veren, sonra da Anayasa Mahkemesine götürüp iptalini isteyen yine CHP’dir. Yargıda, Yargıtay’da, Danıştay’da ve diğer alanlarda FETÖ’nün hakimiyetini kırmak ve onları etkisizleştirmek için getirdiğimiz kanunlardaki değişiklerin tamamına karşı çıkan ve bu değişiklikleri Anayasa Mahkemesine götürüp iptalini isteyen yine CHP’dir. FETÖ elebaşı, terörist başı Gülen Bank Asya’ya karşı bir operasyon yapılma ihtimali belirince Bank Asya’hın operasyona maruz kalmaması için örgüt üyelerine ’Bank Asya’ya para yatırın’ çağrısında bulunduğunda Bank Asya’ya para yatıran CHP’liler, milletvekilleri var. Terör örgütünün terör faaliyetine destek veren yine CHP’lilerdir" diye konuştu.

Samanyolu, Zaman Gazetesi ve diğer televizyonlara yargının kayyum ataması üzerine kayyumlar orayı teslim almaya gittiğinde FETÖ’cü teröristlerle Cumhuriyet Halk Partisi’nin omuz omuza olduğunu aktaran Bozdağ şunları söyledi:

"FETÖ’nün terör örgütü olduğunu bütün dünya bildiği sırada Kılıçdaroğlu da gitti ziyaret etti. 30 Mart yerel seçimlerinde her yerde bütün FETÖ mensupları CHP’ye veya AK Parti karşısında çok güçlü olan adaylar kimse ona destek verdi. FETÖ terör örgütü olarak bilindikten sonra CHP’liler ile ele ele oldular, onlara destek verdiler. AK Parti’ye Türkiye’yi dar etmek için uğraştılar, yok etmek için uğraştılar. 15 Temmuz’daki darbe girişimini FETÖ, CHP’ye mi karşı yaptı? Bize karşı yaptı. Cumhurbaşkanımıza karşı yaptı, hükümetimize karşı yaptı, Meclisimize karşı yaptı. Cumhurbaşkanımızı infaz için timler gönderdi, bizleri infaz için timler gönderdi. İnce’yi veya Kılıçdaroğlu’nu infaz etmedi. Nasıl AK Parti onlardan yanaymış da onlar niye AK Parti’ye darbe yapıyor. Niye Cumhurbaşkanını infaz etmek istiyorlar. O zaman meydanda biz vardık. Ama bakın FETÖ/PDY ile etkin ve kararlı mücadeleyi 15 Temmuz’dan beri sürdürmek için hükümetimiz OHAL’i ilan etti. OHAL, FETÖ/PDY başta olmak üzere PKK, YPG, PYD, DEAŞ, DHKP-C gibi terör örgütleriyle etkin ve kararlı mücadele için ilan edildi. Bakın Kılıçdaroğlu hemen arkasından OHAL’in ilanını 20 Temmuz darbesi ilan etmiştir. FETÖ ile mücadele için ilan edilen OHAL’i darbe olarak gören, sürekli kaldırılmasını isteyen bunlar. FETÖ elebaşı ’Bu tiyatrodur, kontrollü darbedir’ sözünü o söyledi.

Türkiye’de bu sözü kullanan ve her yerde kontrollü darbe diyen Kılıçdaroğlu ve arkadaşlarıdır. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına Adil Öksüz’ün MİT ajanı olduğuna dair belgeler verdiler. MİT ajanı olduğuna dair iftirayı yine FETÖ’cüler ortaya çıkardı. Bunu sarılıp, dillendiren Kılıçdaroğlu’dur. Savcılığa kumpas kağıt parçalarını gönderen yine bunlardır. Savcılık soruşturdu, belgelerin sahte olduğu ortaya çıktı. Bunlar aynı iftirayı orada da dile getirdiler."

"FETÖ gözünü 24 Haziran’a dikti"

FETÖ/PDY mensuplarının gözünü 24 Haziran’a diktiği uyarısında bulunan Bozdağ, "AK Parti ve AK Partilileri imha etmek için uğraşırken onlara en büyük desteği veriyorlar. Bizim FETÖ ile mücadelemizi gölgelemek için hangi kaseti getirirlerse getirsinler FETÖ/PDY terör örgütüdür. Terörist başı Gülen ve onun teröristleriyle kararlı şekilde mücadele edeceğiz. Bizim mücadele azmimizi, kararlığımızı etkilemeleri mümkün değildir. Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, hükümetimizin, milletimizin duruşunu değiştirmeleri asla mümkün değildir. Esas FETÖ/PDY terör örgütüne bilerek, isteyerek destek veren, hem de terör örgütü vasfı ortaya çıktıktan sonra destek verenler bunlardır. Bizim kanunumuzda bunların hepsi suçtur. Terör örgütü olduğu bilinmeden yapılan açıklamalar suç oluşturmaz. Ama terör örgütü vasfı ortaya çıktıktan sonra yaptıkları bu desteklerin hepsi bizim kanunlarımız karşısında suç oluşturmaktadır. Hala bilerek, isteyerek FETÖ/PDY terör örgütüne yardım etmeye devam ediyorlar. Adalet Yürüyüşü başlattılar, FETÖ/PDY ve diğer terör örgütleriyle birlikte Ankara’dan İstanbul’a yürüdüler" şeklinde konuştu.



"Kılıçdaroğlu FETÖ ile mücadele başlattı mı?"

Kılıçdaroğlu’nun FETÖ ile mücadele etmeye başladıktan önce ve sonra partisinde herhangi bir mücadele başlatmadığını söyleyen Bozdağ, "Bizden önceki hükümetlerden tek bir tanesinin FETÖ/PDY’ye terör örgütü dediğine ve bu terör örgütüyle mücadele etmek için yola çıktığına, mücadele ettiğine bir tane örnek var mı? Cumhurbaşkanımız ve AK Parti iktidarı olmamış olsaydı FETÖ/PDY terör örgütü bugün Türkiye’nin bütün kurumlarına hakim olurdu. Her yerden FETÖ mensuplarını cesur bir şekilde ayıklayan, her türlü riski göze alan biziz. FETÖ ile mücadele eden biziz, FETÖ terör örgütü olduktan sonra desteği veren onlar. Ondan sonra bir de AK Parti’yi FETÖ ile mücadele edip etmemek konusunda suçlayacaksınız" ifadelerini kullandı.

"ABD ipe un seriyor"

"FETÖ elebaşını ABD’den istedik, evrakları gönderdik. Her şey Türkiye ile ABD arasındaki anlaşmaya harfi harfine uygun, usule aykırı, eksik hiçbir şey yok" diyen Bozdağ, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Ama Amerika ele başını Türkiye’ye vermeme konusunda ipe un seriyor. Türkiye’yi oyalıyor. Ama Amerika’dan bir telefon geliyor, onlara inanıyor. Türkiye istemiyormuş. Hadi oradan nasıl istemiyormuşuz. Biz Kosova’dan paketleyip getiriyoruz, başka yerden paketleyip getiriyoruz. Türkiye’nin her yerinde her gün operasyonlar yapılıyor. Bütün yetkililerimizin ABD ile görüşmelerinin tamamının ana gündem maddeleri FETÖ/PDY elebaşının ve diğerlerinin Türkiye’ye iadesidir. Türkiye bu konudan vazgeçmeyecektir. Yarın gelip evrakları inceleyecekler. İnşallah akıl ve vicdan sahibidirler de çıkınca doğruyu söylerler. Ama ben bunlardan şüpheliyim. Bu eksik, şu yanlış deyip yine kötüleyebilirler. Çünkü bunların cibilliyeti dürüst davranmalarına engel oluyor. Biraz vicdan, biraz hakkaniyete sahip birisi FETÖ ile mücadele konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarını suçlamaktan utanır. Aziz milletimiz hepsini görüyor. FETÖ/PDY, CHP iktidar olduğunda nasıl rahatlık içerisine gireceklerini yayıyorlar. Bizim karşımızdaki ittifak kazanırsa Türkiye’de neler olacağını yayıyorlar. Cumhurbaşkanımızı, şahsımı ve diğer arkadaşlarımızı ölümle tehdit ediyorlar. FETÖ’nün ölümle tehdit ettiğini FETÖ’cü ilan ediyorlar. FETÖ’ye her türlü desteği vereni FETÖ’nün karşıtı gösteriyorlar. Biz samimiyiz. Mücadelede kararlıyız. Ne derlerse desinler bizi bu mücadeleden asla geri döndüremeyeceklerdir."
Kaynak: İHA