ATSO'dan Butik Otelleri Geliştirme Projesi

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin, turizmde Zirve Yılı olan 2014 yılı rakamlarının aşıldığını belirterek, turizm politikalarının yeniden geliştirilmesi gerektiğini kaydetti. ATSO haziran Ayı Meclis toplantısında konuşan Başkan Davut Çetin, ülke ve Antalya ekonomisi hakkında bilgi verdi. Başkan Çetin, "’ Geçen yıl hedef olarak koyduğumuz ATSO İnovasyon ve Business Center projesi için de karar aldık. Tabii ki, bu arada Rusya ve Almanya pazarlarına, ’her şey dahil’ deniz turizmine bağımlılığı azaltmaya çalışmalıyız. Artık deniz turizminde yeni yatak yatırımı yapılmamalıdır. Kent, kültür, kongre, sağlık, alışveriş, fuar ve spor turizmine odaklanmamız gerekmektedir. İşte bunun için bir uluslararası işbirliği projesine başvurduk. Avrupa Birliği’nden hibe alarak ’’Butik Otelleri Geliştirme Projesi’’ yapmak istiyoruz. İspanya Ticaret, Sanayi, Hizmetler ve Denizcilik Odası bu projenin liderliğini yapacak. Malaga Ticaret, Sanayi, Hizmetler ve Denizcilik Odası partnerimiz olacak. İspanya kitle turizmi ile başlamış, fakat son yıllarda hızlı bir şekilde kültür turizmini, kırsal turizmi geliştirmiştir." dedi.

ATSO'dan Butik Otelleri Geliştirme Projesi
Türkiye’nin büyük ve önemli bir seçimden çıktığını, Türk milletinin demokratik olgunluk içerisinde, yüksek bir katılımla seçimi gerçekleştirdiğini anımsatan Çetin, ’’ Seçim sonuçlarının milletimize hayırlı olmasını diliyor, Sayın Cumhurbaşkanımızı, bütün siyasi partilerimizi ve milletvekillerimizi tebrik ediyoruz. Her seçim yeni bir başlangıç için bir vesiledir. Bu seçiminde Türkiye’nin gelişmesine yeni bir vesile olmasını diliyorum. Artık seçim atmosferi geride kalmalı ve icraat dönemi başlamalıdır. Bizim arzumuz biran önce ekonomik reform takviminin ortaya konulmasıdır’’ dedi.

Seçim sonuçlarının ittifaklar şeklinde bile olsa uzlaşmanın gerekli olduğunu gösterdiğine dikkat çeken Davut Çetin, şöyle devam etti.

’’Seçim sonucu ne olursa olsun, ekonominin güçlenmesi, huzur ve güven için uzlaşma zorunludur. Almanya yıllardır koalisyon hükümetlerine sahiptir ve uzlaşma ile ekonomik ve siyasi istikrarını sürdürmektedir. Uzlaşmayı bilmeyen ülkelerde ise hiç bir sistem yeterli olmamaktadır.

Seçim süreci içerisinde Olağanüstü Halin kalkması konusunda genel bir ortak yaklaşım doğmaya başlamıştır. Sayın Cumhurbaşkanı, son konuşmalarında demokrasi vurgusu yapmıştır. Artık siyasi gerginliğin azalması ve demokrasinin güçlenmesi yönünde hızlı adımlar atılmalıdır. Türkiye’nin imajını bozan gazetecilerin tutuklanmasına neden olan yasalar gözden geçirilmelidir.’’

Başkanlık sistemi

Türkiye’nin önümüzdeki günlerde başkanlık sistemine doğru bir değişim yaşayacağını vurgulayan ATSO Başkanı Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü.

’’Yeni sistemde bakanlıkların değişmesi öngörülmüştür. Tarım ve Orman bakanlığı birleşmektedir. Ekonomi bakanlığı kalkıyor, Hazine ve Maliye birleşiyor. Sanayi ve kalkınma bakanlıkları birleşiyor. Bunların doğru kararlar olduğunu düşünüyorum. Çevre ve şehircilik bakanlığının çevre kısmı, Tarım ve Orman ile birlikte olsaydı daha iyi olurdu. Cumhurbaşkanlığı’na bağlı Dijital dönüşüm ofisi kurulması da olumludur. Yeni sistemde Türkiye Büyük Millet Meclisi denetim gücü azalmaktadır. Buna rağmen uygulamada mutlaka etkin bir denetim denge sistemi olmalıdır. Ayrıca, Ticaret ve Sanayi Odaları olarak bizler, STK’lar yönetime daha etkin biçimde katılmalıyız.’’

Ekonomide yapısal reformların artık acil hale geldiğini ifade eden Çetin, ’’Mayıs ayına girerken dolar 4 liraydı, faiz artışına rağmen 4.70’lere çıktı. Cari açık ve borç ödemeleri nedeniyle her ay 7-8 milyar dolar dövize ihtiyaç var, ama yeterli döviz girişi yok. Vatandaş halen dolar satmadı, bu nedenle her ay merkez bankası 2-3 milyar doları rezervden karşılıyor. Ocak ayında merkezin rezervi 90 milyar doların üzerindeydi, geçen hafta 79 milyar dolara düştü. Dünya ekonomisinde ticaret savaşları dönemi başladı.

Türkiye’de ise bütçe açığı artmaya başladı.

Bunlar yabancı sermaye girişini azaltıyor. Ekonomi ihracat sayesinde ilk aylarda büyümeye devam etti, fakat son aylarda duraklama başladı.

Reel sektör olarak dövizle birlikte artan maliyetlerin baskısını hissediyoruz. Kredi faizlerinin artması finansman zorluklarımızı artırmaktadır’’ diye konuştu.

Bu ortam nedeniyle ekonomide mali disiplinin korunması, enflasyonun kontrol altına alınması, Merkez Bankasına güven tesisinin gerekli olduğunu anlatan Çetin, yabancı sermayeye güven vermek konusunda OHAL’in kaldırılmasının yararlı olacağını ve Türkiye’nin dış imajının düzeleceğini söyledi.



Antalya ekonomisi

Antalya ekonomisinde mali göstergelerde geçen yıla göre bir iyileşme devam ettiğini anlatan Çetin, şöyle devam etti.

’’Turizmde Türkiye ortalamasının üzerinde artış var. Kayıtlı istihdam artışında ilerideyiz. Türkiye’de %5.7, Antalya’da ise %12.3. Vergi tahsilatı, ihracat verilerimiz de olumludur. Ancak kayıtlı tarım üreticisi sayısındaki azalma dikkate alınmalıdır. Bugünlerde önce soğan, patates, Antep fıstığı fiyatları gündeme geldi. Son birkaç günde ise domates fiyatları artmaya başladı.

’’

Antep Fıstığı protestosu

Tarım sektöründe her kafadan bir ses çıktığını ifade eden ATSO Başkanı Çetin, şunları kaydetti.

’’Üretim düştü diye yazan var, oysa resmi verilere göre ciddi bir üretim düşüşü yok. Hatta mart ayında 400 bin ton patates depolarda çürüyecek, para etmiyor diye demeçler verildi.

Sonra patatese ihracat iadesi desteği verildi.

Fakat haziran ayına kadar ihracat artışı olmadı, Haziran’da ihracat arttı görünüyor. Ortada bir sorun var, fakat soruna teşhis konulacak bilgi yok. Maalesef bu çağda Türkiye’de halen yeterince veri ve bilgi üretilmiyor.

Antep fıstığı fiyatı geçen ayrı bir uçuşa geçti. Baklavalık fıstık 210 liraya yükseldi. Baklavacılar zeytinli baklava üretmeye başladılar. Fıstıklı baklava için coğrafi işaret alındı, şimdi fıstık yok. Fiyatlar son günlerde bir miktar düştü, fakat halen baklavanın tadı kaçmış durumda. Bu nedenle yedinci grubumuz, yani fırıncılık sektörümüz fıstık boykotu yapılması önerisini getirdi. İzmir, Manisa, Malatya’da boykotlar yapılmış. Antalya’da da 1 haftalık fıstık boykotu yapma önerisini getiriliyor. Eğer gerçekten birileri fırsatçılık yapıyorsa, stok yapılıyorsa boykot gibi eylemler yapılabilir. Sektör istiyorsa biz de bu yönde karar alabiliriz.

Normalde bütün otellerimizde baklava yapılıyor, otellerimiz Türk tatlılarını ve baklavayı dünyaya tanıtıyor. Bu durumda fıstıklı baklava yerine fındıklı, zeytinli, kaymaklı, portakallı, tahinli baklava gibi yenilikler başlayacak gibi görülüyor.

Soğan, patates, Antep fıstığı gibi ürünlerde fiyatlar uçarken, son günlere kadar Antalya sebze fiyatları 1-2 liranın üzerine çıkmıyordu. Mayıs sonunda halde domates fiyatı 1.5 liraydı, bugünlerde 3 lirayı buldu. Domates güvesi üretimi düşürdü, diğer taraftan ihracatta artış oldu, ayrıca sera üretiminin sonuna yaklaştığımız için fiyatlar arttı.’’

Tarım sektörü dalgalanmaya bırakıldı

Tarım sektöründe et, fıstık, patates, domates gibi artık her üründe fiyatların aşırı dalgalanmaya başladığını, normalde Tarım Bakanlığının arz ve talep dengesizliklerini önceden izlemesi ve önlem alması gerektiğine dikkat çeken Çetin, şunları kaydetti.

’’Tarımda üretim yapısı, destekleme sistemi, ihracat destekleri ve ithalat sistemi artık ihtiyaca cevap vermiyor.

Ya Bakanlık her ildeki durumu tam kontrol etmeli ya da bu görev yerel kurumlara verilmelidir. Bize verilse her yıl Ziraat Odası, Borsa bir araya geliriz, hangi üründe ne kadar ekim var, hangi sorun var bakarız ve üreticiyi uyarırız. Domates güvesi ya da tuta absoluta hastalığı sekiz yıl önce çıktı. O dönem ATSO olarak broşür basıp dağıttık, sekiz yıl sonra halen bu hastalığın bu kadar yaygın hale gelmesi sistemde bir sorun olduğunu gösteriyor. Artık bir köyün tarımından sorumlu olan yerel birimler olmalı, kooperatifler veya birlikler güçlü olmalı. Bunlar ekonomide yapısal reform bekleyen konulardır.

Turizmde rekor

Tarımda sorun yaşanırken turizmdeki gelişmenin bu yıl olumlu beklentileri doğruladığına dikkat çeken ATSO Başkanı Davut Çetin,

Avrupa ülkelerinde Norveç dışında yüksek artışlar görüyoruz, Norveç artışı %14’te kalmış. Turizmde 2014 rakamlarını haziran ayı itibariyle ilk kez geçmiş bulunuyoruz. Yani, 2015 düşüş başlamıştı, 2016 kriz yılıydı, 2017 toparlanma başladı ve daha yeni 2014 rakamlarını aşmaya başladık. Son iki cumartesi günü arka arkaya günlük turist girişi 79 bini aştı. Bu da 4 yıl sonra ilk kez gördüğümüz rakamlardır.

Turizmde inovasyon

Artık sadece turist saymak istemediklerini belirten Çetin, ’’Bakmamız gereken yer, katma değeri artırmaktır. Bunun için yeni ürünler geliştirmeye, turizmde inovasyona ihtiyacımız var. Son dönemde turizmde inovasyon sayılacak birkaç önemli konu var. Örneğin Belek’te eğlence parkı, Antalya’da bir otelimizin gastronomi günleri yapması, caz festivali, Perge’de sütun kaldırma kampanyası her biri turizmde bir inovasyondur. Antalya Open tenis turnuvası gibi organizasyonlar da güzel yeniliklerdir. Önemli olan bu tür yenilikleri çoğaltmaktır.

Geçen yıl Moskova’da Türkiye Tanıtım Festivali yapılmıştı. Bu yıl seçimler nedeniyle gecikti ve Ağustos ayında yapılacak. Açık hava festivali olarak bu etkinlik fuardan daha etkili oluyor. Bu nedenle Oda olarak destek olacağız.’’

Deniz turizmine bağımlılık azaltılmalı

ATSO yönetim kurulu olarak iki güzel proje çalışmasına giriştiklerini dile getiren Çetin, ’’Turizmde bir proje başvurusu yaptık. Geçen yıl hedef olarak koyduğumuz ATSO İnovasyon ve Business Center projesi için de karar aldık. Tabii ki, bu arada Rusya ve Almanya pazarlarına, ’her şey dahil’ deniz turizmine bağımlılığı azaltmaya çalışmalıyız. Artık deniz turizminde yeni yatak yatırımı yapılmamalıdır. Kent, kültür, kongre, sağlık, alışveriş, fuar ve spor turizmine odaklanmamız gerekmektedir.

İşte bunun için bir uluslararası işbirliği projesine başvurduk. Avrupa Birliği’nden hibe alarak ’’Butik Otelleri Geliştirme Projesi’’ yapmak istiyoruz. İspanya Ticaret, Sanayi, Hizmetler ve Denizcilik Odası bu projenin liderliğini yapacak. Malaga Ticaret, Sanayi, Hizmetler ve Denizcilik Odası partnerimiz olacak. İspanya kitle turizmi ile başlamış, fakat son yıllarda hızlı bir şekilde kültür turizmini, kırsal turizmi geliştirmiştir. Geçenlerde dünyanın en iyi restoranları listesi yayınlandı. İlk 100’de İspanya’dan on bir, Türkiye’den bir restoran var. İspanya artık turist istemeyecek noktaya geldi. Dolayısıyla kültür turizmi, kırsal turizm, gastronomi turizmi gibi konularda çok işimiz var. İspanya modelini inceleyip Antalya’da uygulamak için çalışacağız.’’

Antalya Tanıtım A.Ş.

Turizmde başka yeni projelerin hem ATSO meslek komiteleri hem de Tanıtım A.Ş:’nin gündeminde olduğunu anlatan Davut Çetin, şöyle konuştu.

’’Tanıtım A.Ş. ve kuyumculuk sektörü ile birlikte Antalya Mücevher Festivali projesini ele alıyorlar. Kuyum, gümüş, saat sektöründe Cam Piramit gibi bir mekanda bir festival düşünüyoruz. Antalya’da alışveriş turizmini canlandırmak için kuyum veya mücevher festivali güzel bir fikirdir. Güzel bir mekanda, kuyumculuk sektörümüzün yönetiminde, Tanıtım A.Ş.’nin organizasyonuyla Türkiye’de, hatta yurtdışında ilgi çekecek bir mücevher festivalinin başarılı olacağına inanıyorum. Hatta bir tasarım yarışması da eklenebilir.

Geçen yıllarda denenen Alışveriş festivaline Oda olarak büyük bütçe verdik, ancak beklediğimiz sonucu alamadık. Bütün Antalya genelinde alışveriş festivali yaptığımız zaman, bizim zorlamamızla olmuyor. Sektörün, esnafın sahip çıkması gerekiyor. Onuncu grubumuz da deri, ayakkabı sektöründe alışveriş festivali yapılabileceğini belirtiyor. Bir sektör, hatta bir cadde alışveriş festival, indirim günleri düzenleyebilir, biz de buna destek oluruz.

Tanıtım alanında bir dönem Tanıtım A.Ş. aktif olarak görev yaptı. Son zamanlarda her kurum yine ayrı tanıtım yapmaya başladı.

Her belediye fuarlara ayrı ayrı gidiyor.

Antalya’nın tek bir destinasyon olduğunu unutmayalım. Önce markamızı güçlendirelim, sonra her ilçemiz bir konsept geliştirsin ve onu tanıtsın. Hepimiz dört bir yandan aynı şeyi yaptığımız zaman verimsizlik oluyor. Biz Antalya tanıtımının her yıl yeni bir temayla, yeni bir sloganla, hatta her yıl yeni bir pazara yönelerek çok daha etkili bir tanıtım olmasını arzu ediyoruz. Bu nedenle Tanıtım A.Ş. daha güçlü olmalıdır.’’

Dijital turizm

Dünyanda artık dijital turizm çağına girildiğine dikkat çeken Davut Çetin, ’’Artık turizmde büyük veri analizi gibi yeni araçları kullanmamız gerekiyor. Dijital turizm çağında otellerimiz ve ilçe belediyelerimiz gerekli tanıtım çalışmasını tek başlarına yapamayabilirler. Tanıtım A.Ş. bu konularda da Antalya için gerekli çalışmayı yapabilir.

Diğer taraftan Antalya olarak EXPO gibi bir değerin atıl kalmasına seyirci kalamayız. EXPO bugün İl Tarım Müdürlüğü tarafından yönetiliyor. Keşke Antalya olarak EXPO’ya il olarak sahip çıksak ve o yatırımları değerlendirsek. Örneğin Tanıtım A.Ş. oradaki kongre merkezini işletebilir. Antalya Tanıtım Vakfımız, Kongre Büromuz ve çok sayıda turizm altyapı birliğimiz ve derneklerimiz var. Birliktelikle güçlü bir sistem kurmalıyız’’ dedi.

ATSO için önemli olan ’’ATSO İnovasyon ve Business Center’’ projesi hakkında da bilgi veren Çetin, şöyle devam etti.’’Bildiğiniz gibi, geçen yılı İnovasyon yılı ilan etmiştik, bu yıl hedefi büyüttük ve Antalya 4.0’a başladık. Geçen yıl bir inovasyon merkezi yapalım diye bir hedef koymuştuk. Daha sonra ATSO personeli inovasyon yarışmasından bir de Business Center fikri çıkmıştı. Dünya ekonomisi artık internet üzerinden çalışan bir ekonomi olmaya başladı.

İnsanlar ticareti evde oturduğu yerde yapıyor. Bu nedenle dünyada saatlik ofis kiralama, ofis paylaşma modelleri ortaya çıktı. Genç üyelerimiz, e-ticaret yapan üyelerimiz, işini yeni kuran üyelerimiz iş görüşmesi için ofis ortamına ihtiyaç duyabilirler. Bu nedenle biz bir yerimizi bu tür üyelerimize randevu sistemiyle İnovasyon merkezini de bu projeye eklemek istediklerini anlatan Davut Çetin, sözlerini şöyle sürdürdü.

’’Antalya’da metal, elektronik, plastik gibi alanlarda çalışan birçok üyemizin yeni ürün geliştirecek ekipmanı yok. Numune veya prototip yapmak isteyen bazen Antalya’da yapamıyor, İstanbul’a gitmek zorunda kalıyor. Sanayide birisine gidip bir numune yapmak istiyorum dediğinizde, bazen kaç tane, miktarı ne olacak diyenler oluyor. Bazı üyelerimiz bir kez kullanacağı bir cihaza para vermek istemiyor ve işten vazgeçiyor. Bu nedenle inovasyon merkezimizde bir teknik atölye de yapacağız.

Burada üç boyutlu yazıcı, güçlü bilgisayar, masaüstü CNC, lazer kesici, maker seti gibi bir ekipman ve donanımla bir inovasyon ve tasarım merkezine dönüştüreceğiz. Bu merkez aynı zamanda start up projelerinin destekleneceği bir kuluçka merkezi halini de alacak. Bildiğiniz gibi dünyada teknoloji bu modellerle gelişiyor. Kuluçka merkezi ve start up projeleriyle yeni ürünler çıkıyor.’’
Kaynak: İHA