Bekir Bozdağ Açıklaması 'Bedelli Askerlik Konusunda Çözüm Şeklinde Fazla Bir İhtilaf Yok'

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Adil Öksüz’den, bedelli askerlik ve Kandil Harekatına kadar gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bozdağ, "Uçaklarımız Kandil’i bombaladılar. Gerektiğinde gerekenler tereddütsüz yapılacaktır. Terörle mücadele seçim var diye askıya alınamaz" dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ katıldığı bir televizyon programında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Adil Öksüz meselesine ilişkin açıklamalarda bulunan Bozdağ, Adil Öksüz’ün yurt dışında olduğuna ilişkin çok ciddi duyumlar olduğunu belirterek, "Almanya’da olduğuna dair, kaldığı eve dair de bildiğiniz gibi haberler medyada yer aldı. Almanya’da da bu konuda bazı basın organlarında açıklamalar da çıktı. Tabi Adil Öksüz şu anda Türkiye tarafından aranan bir suçlu. Bulunduğu zaman Türkiye’ye getirilecek, yargılanacaktır. Burada bizim Alman hükümetinden bir beklentimiz var. Zira Alman hükümeti, Türkiye’de yayınlanan bu haberler, Almanya’da da yayımlandığı için, Adil Öksüz’ün Almanya’da olup olmadığına, Almanya’da ise nerede olduğuna dair bir açıklama yapması lazım. Bu haberlerin doğruluğunu, eğriliğini ortaya koyan bir açıklama yapması lazımdır. Biz Almanya’dan 15 Temmuz darbe teşebbüsünün en önemli sanıklarından birisi olan Adil Öksüz konusunda Türkiye’de çıkan haberleri ve bizim bu çağrılarımızı dikkate alarak Almanya’da bu konuyu detaylı bir şekilde araştırmasını ve buna göre bir açıklama yapmasını bekliyoruz. Bizim böyle bir hakkımız var. Şu anda yayınlanan bu haberler, gelen istihbari bir takım değerlendirmeler var. Bunlar Adil Öksüz’ün Almanya’da olduğuna dair bir takım şüpheler ortaya koyuyor. Çok net Anadolu Ajansı’nın son haberi çok net bazı veriler de ortaya koyuyor. Burada Alman hükümetine düşen görev bu konularda Türkiye’de çıkan, Almanya’da çıkan bu haberler nedeniyle bir açıklama yapmaktır. Bir araştırma yapmaktır. Ve araştırmanın sonucunu Türkiye ve Almanya kamuoyu ile paylaşması gerekir. Biz bu konuda Türkiye’ye Alman hükümetinin bir dayanışma içinde olmasını ve bu darbeci ve Türkiye’deki 15 Temmuz’daki cinayetlerin yapılan, işlenen suçların en önemi faillerinden birinin Almanya tarafından Türkiye’ye elbette bulunduğunda iadesini isteriz" şeklinde konuştu.

Fetullahçı Terör Örgütü/PDY elebaşı Gülen başta olmak üzere teröristlerin tamamının başka ülkeler tarafından, bazı ülkeler tarafından alenen, göstere göstere himaye edildiğini anımsatan Bozdağ, "Şu anda terörist başı Gülen ve teröristler ABD tarafından aleni bir şekilde himaye ediliyor, kollanıyor, rahat hareket etmelerine, Amerika’nın hakim olduğu her yerde Türkiye aleyhine terör faaliyetini herhangi bir kısıta mahal olmadan devam ettiriyor. İşte Yunanistan’da da görüyoruz. Darbeye karışan terörist, FETÖ’cü, PDY’li askerlerin orada nasıl bir muameleye tabi tutulduğunu görüyoruz. Almanya’da da şu an FETÖ/PDY mensubu teröristler orada çok büyük bir himaye görüyor. Bugüne kadar Almanya’dan bunların Türkiye’ye iade edildiğine veya bunlara dair bir adli süreç başlatıldığına dair herhangi bir haber yok. Herhangi bir adli işlem bugüne kadar yapılmadı. Pek çok batı ülkesinde de bu böyle. Yapılmadı. Başka ülkelerde de yapılıyor, yapılmaya da devam ediyor. Ama biz Almanya’dan da adli süreçlerin başlatılması, Alman hukukunun işletilmesi, iki ülke arasındaki anlaşmaların gereğinin yapılmasını bekliyoruz. Çünkü iki ülke arasındaki anlaşmalar, bu konuda Alman hükümetine de, Alman Devleti’ne de bazı sorumluluklar yüklüyor. Bu sorumlulukların gereğinin yerine getirilmesi lazım. Almanya’da da FETÖ/PDY mensubu teröristlerin himaye edildiğini hep beraber görüyoruz. Tıpkı PKK, PYD, YPG, DHKP-C teröristlerinin himaye edildiği gibi FETÖ’cü teröristlerin de himaye edildiğini görüyoruz. Adil Öksüz de bu teröristlerin içerisinde önemli bir isim. Bunun profesyonel bir destek almadan Türkiye dışına çıkması, Türkiye dışında herhangi bir ülkede varlığını sürdürmesi pek hayatın olağan akışına uygun düşmüyor. Burada benim de elbette herkes gibi bir profesyonel destek aldığına ilişkin bir kanaatim var. Ama bu bir bilgiye dayanmıyor. Hayatın olağan akışı bakımından söylüyorum. Çünkü Türkiye’de Adil Öksüz’ün kimliğinin ortaya çıkmasından itibaren adeta 81 milyon seferber oldu. Adil Öksüz’ü yakalamak için. Güvenlik güçlerimiz, istihbarat birimlerimiz, halkımız hakeza hep beraber, medya hep beraber. Ama Adil Öksüz bulunamadı. Türkiye’nin sınırları dışarısına çıktıysa tabi bu da ayrıca bir profesyonel destekle olmuş olabilir. Kolay iş değil. Bunu bir profesyonel destek almadan başarabilme ihtimali yok demiyorum ama yok denecek kadar az. Başka ülkelerde varlığını devam ettirmesi de öyle. Çünkü Adil Öksüz’ün daha önce de Almanya’da işte başka yerde, mesela Zekeriya Öz’le ilgili başka haberler de yer aldı. Bu neyi gösteriyor. Vatandaşlarımızın da, yurt dışında yaşayan insanlarımızın da bu terör örgütüne karşı ne kadar duyarlı olduğunu ve gördüklerini, bildiklerini ilgililere, yetkililere ilettiğini açıkça göstermektedir" dedi.



"Bedelli askerlik konusunda çözüm şeklinde fazla bir ihtilaf yok"

Gündemin en önemli konularından biri bedelli askerlik mevzusuna ilişkin de değerlendirmede bulunan Bozdağ, konuyla ilgili çözüm şeklinde fazla bir ihtilaf olmadığını söyledi.

Bozdağ, "Orada iki konu karara bağlanacak. Bir TSK’nın ihtiyaçları dikkate alınacak. İkincisi bir bedel olacaksa bedelin miktarı ,ödeme şekli ele alınacak. Üçüncüsü de bir yaş sınırı. Bu yaş sınırı ne olacak? Bu yaş sınırı ile TSK’nın ihtiyaçları elbette Genelkurmay Başkanımızla, Milli Savunma Bakanımızla istişare edildikten sonra ortaya çıkacaktır. Buna göre bir adım atılacaktır. Şu anda bakaya durumunda olan milyonlarca insan var. Ve TSK‘nın yıllık asker ihtiyacı da belli. Bunları sürekli askere alsa bile. Bu stoğu eritme ihtimali gözükmüyor. Öte yandan da her gün yeni yükümlü hale gelen gençlerimiz var. O nedenle bunları eritme ihtiyacı da var. Şimdi bununla ilgili adım atılacaktır, seçimden sonra gündeme alacağımız ana konulardan bir tanesi bu olacaktır. Tabi parlamento faaliyete başladıktan sonra bu olacak. Çünkü kanunla ancak bunu düzenleme imkanımız var. Artık bu konuda Cumhurbaşkanımız da gündemimizde olduğunu söyledi.

Başbakanımız söyledi.

Bizler söylüyoruz. Hükümetimiz bu meseleyi seçimden sonra çözüme kavuşturacaktır. Detaylar burada fazla tartışılacak bir konu değil. Yaş özellikle Genelkurmayın ve Milli Savunma Bakanlığının ihtiyaçları dikkate alınarak yani bakılacaktır. Daha önce biliyorsunuz yaş 30’du, sonra aşağı indi. En sonkinde zannediyorum 27 olarak biliyorum ben. Şimdi bunun altına iner mi inmez mi? Bunun üstünde mi kalır? Bütün bunların hepsi Genelkurmay ve TSK ile MSB ile görüşüldükten sonra ihtiyaca bakılacak ve ona göre karar verilecektir. Bu ihtiyaç gözetilerek bu karar verilecektir. Bedel konusunda daha önceki örnekler var ödeme şekli konusunda yaşanmış tecrübeler var. Onlar da dikkate alınarak yeni dönemde bu konuda adım atılacaktır. Esasında bu konuda tartışıp karar bağlayacak konular net konular. Burada çok net bir şekilde hükümetimiz iradesini koydu. Bedelli askerlik konusu seçimden sonra çözüme kavuşturacağımız bir konu" bilgisini verdi.

"Uçaklarımız Kandil’i bombaladılar"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kandil Harekatının başladığını açıklamasının ardından gündemin önemli konularından biri de bu oldu. Terörün ve teröristin olduğu her yerin Türkiye için tehdit olduğunu ifade eden Bozdağ, Kandil Harekatına ilişkin sorulara şu karşılığı verdi:

"Biz terörle mücadelede yeni bir politikayı hayata geçirdik. Bildiğiniz gibi hendek terörü sırasında şehirlerimizi yaşanmaz hale getiren, bölgedeki insanlarımızın can ve mal güvenliğini tehdit eden terör örgütüne karşı etkin ve kararlı bir mücadele sürdürdük. Ondan sonraki süreçte de dağlarda, ovalarda, inlerde, mağaralarda nerede terörist varsa onarın bulunduğu yerde etkisiz hale getirmeyi hedefleyen bir mücadele yürüttük. Hem Zetin Dalı’nda hem Fırat Kalkanı’yla sınırlarımızın ötesinde Türkiye’ye yönelen terör ve güvenlik tehditlerini ortadan kaldırmak için de adımlar attık. Tabi Irak’ın kuzeyinde de PKK terör örgütünün etkinliğini biliyoruz ve terör örgütünün beyni Kandil’de ve oradan hem Türkiye’ye hem de bölgemize terör ihraç ettiğini de hep beraber biliyoruz. O nedenle Irak’ın kuzeyinde de Türkiye’ye yönelen terör tehditlerini sınırımızın ötesinde karşılamak ve orada etkisiz hale getirmek ve orada bulunduğu yerde imha etmek de bizim görevimizdir. Devletimizin uluslararası hukuktan kaynaklana meşru haklarından bir tanesidir. Şu anda Irak’ın kuzeyinde bir operasyon devam ediyor. Gerektiği zaman hava harekatı ve kara harekatı ile beraber devam ediyor. Nitekim uçaklarımız Kandil’i bombaladılar. Yine de gerektiğinde gerekenler tereddütsüz yapılacaktır. Terörle mücadele seçim var diye askıya alınamaz. Terörle mücadele terörle mücadelenin gerektirdiği kurallar neyse o kurallar çerçevesinde kesintisiz devam edecektir. CHP, Kandil’e ilişkin harekat söz konusu olduğunda her an her şey olabilir dediğimizde terör örgütü PKK’dan önce açıklama yaptı. Yani biz Kandil’i vuracağız diyoruz, ses daha vurmadan CHP‘den geliyor. Onlardan geliyor. Onların endişesi terörün belinin kırılmasındandır. Neden terörün beli kırılırsa AK Parti’ye yazar. ’Aman terörün beli kırılmasın, AK Parti’ye de yazmasın.’ Bu kadar kötü bir anlayış bu kadar vatan, millet ve devlet duygusundan uzak bir anlayışı bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Türkiye dün de terörle mücadele ederken seçimler yaptı, halk oylamaları yaptı bugün de yapıyor. Terör varlığını sürdürdüğü sürece de yapacaktır. Seçim var diye terörle mücadelenin kesintiye uğraması, zaafa uğraması, durdurulması söz konusu değil. Seçim var diye biz bunları durduramayız. Orada şu anda bizim askeri unsurlarımız var biliyorsunuz. 11 ayrı yerde bizim birliklerimiz var. Şu anda yürüyen bir harekât var 30 kilometre derinliğine kadar şimdi biraz daha aşmış olabilir orası. Orada yürüyen bir operasyon var zaten. Yani İsmail Metin Temel Paşa’ya CHP’nin saldırması sadece Cumhurbaşkanı alkışlamakla izah edilebilir mi? Zeytin Dalı harekâtında 5 bine yakın teröristi imha eden ordunun komutanıydı. Onun sevk ve idaresinde oldu. Ve şimdi bölgede ikinci ordu mücadele ediyor. Ve Irak’ın kuzeyinde de yine İsmail Metin Temel Paşa’nın başında olduğu askerlerimiz bu mücadeleyi yapıyor. O yüzden apoletlerini sökeceğini söylüyor. Esasında Cumhurbaşkanına alkışlaması onların yapıştığı bir bahane. İsmail Metin Temel Paşa terörle etkin kararlı bir mücadeleyi yapıyor, milletimizin ve devletimizin hukukunu ülkemizin güvenliğini koruyor. Orada büyük bir mücadele yürüyor. O yüzden bu mücadele devam edecektir. Her an her şey olabilir diyoruz Kandil’le ilgili. Türkiye sadece ülkemizin içinde Suriye’de Irak’ın kuzeyinde değil her yerde terörün başına binmeye ve onları bulunduğu yerde etkisiz hale getirmeye devam edecektir."
Kaynak: İHA