Muharrem İnce'nin Tokat Mitingi

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı İnce: (1)'Türkiye'nin ciddi problemleri var. Türkiye'nin terör problemleri var, Türkiye'nin ekonomik problemleri var, Türkiye'nin dış politikada bir sıkışmışlığı var, Türkiye'nin sanayisi verimsiz, Türkiye'nin eğitimi dip yaptı, emeklileri geçinemiyor. Pasaportumuzun Kapıkule'den öteye bir değeri yok. Gençlerimiz umutsuz, elinde fırsat olsa Türkiye'yi hemen terk eder. Böyle bir ortamda Türkiye'yi bir yorgun adam düzlüğe çıkaramaz. Türkiye'ye bir taze kan lazım, taze kan'

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Türkiye'nin ciddi problemleri olduğunu savunarak, "Türkiye'nin sanayisi verimsiz, Türkiye'nin eğitimi dip yaptı, emeklileri geçinemiyor. Pasaportumuzun Kapıkule'den öteye bir değeri yok. Gençlerimiz umutsuz, elinde fırsat olsa Türkiye'yi hemen terk eder." dedi.

İnce, Tokat'ta düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, 30 yıl önce Tokat'ta askerlik görevini yaptığını, orduevi önünde nöbetler tuttuğunu ve aslında kendisinin de Tokatlı sayıldığını ifade ederek, üniversite diploması olmasına rağmen yedek subay olarak askerlik yapmadığını söyledi.

Tokat'a gelirken seçim otobüsünde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görüntülerini izlediğini dile getiren Muharrem İnce, "Aynen şöyle diyor: 'Ey Muharrem' diyor, 'Menderes asılırken sen neredeydin' diyor. Bir; Erdoğan, ben 64 (1964) doğumluyum. Menderes asılırken ben dünyada yoktum. İki; rahmetli babam da Menderesçiydi, Demirelciydi. Menderes'in, rahmetlinin asılmasına tabii ki karşıyız, tabii ki üzülüyoruz. Bir insanlık ayıbı olarak görüyoruz o ayrı bir şey ama ben 64 doğumluyum. Ben doğduğumda Menderes çoktan asılmıştı, zaten o olay olmuştu. Ya bu kadar cahil olma, konuştukça batıyorsun." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Türkiye'ye yapılan hizmetlerden bahsederek kendisini eleştirdiğini anlatan İnce, "Erdoğan, şeker fabrikasını satıyorsun, sigara fabrikasını satıyorsun. Erdoğan, bana 'kör müsün?' diyorsun. Erdoğan, o fabrikaları sen mi kurdun? Sen nankör müsün Erdoğan? Ben kör değilim ama sen nankörsün." ifadelerini kullandı.

"Millet Kıraathaneleri" projesini de eleştiren Muharrem İnce, "Slogana bak, 'gelin' diyor, 'bedava çay var, bedava kek var' diyor. Gündüz kek yedi, akşam yemeği ne olacak? Yani bedava kek, çay. Düştüğü noktaya bakın. Baktı çok ucuz oluyor yanına çorba ilave etti, Tatar böreği ilave etti. Yakında buraya gelirse, Tokat Kebabı da ilave eder merak etmeyin." açıklamasında bulundu.

İnce, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile seçimlerden önce bir televizyon programına çıkma teklifinin hala geçerli olduğunu belirterek, "Madem sen ustasın, madem sen ekonomiyi biliyorsun, madem sen bu işlerden anlıyorsun, senden bir isteğim var Erdoğan; Bir televizyon programında çık karşıma, er mi yaman bey mi yaman göstereyim sana." şeklinde konuştu.

"At izi, it izine karıştı. Devlet çöktü devlet. 'Erdoğan' dedim, 'sen beni eleştirirken o general alkışlayamaz' dedim. 'Onun apoletlerini sökerim' dedim." ifadelerini kullanan Muharrem İnce, şöyle konuştu:

"Ramazan ayında Erdoğan bir iftar veriyor. Hiçbir sıkıntı yok. Bir general iftara katılıyor, parti iftarına. Yine sıkıntı yok, hadi bir şey demiyorum, itirazım yok. Erdoğan o iftarda beni eleştiriyor. Yani iftar sofrası iftira sofrasına dönüşmüştür. Beni eleştirirken general de alkışlıyor. Ben de şunu dedim; 'Danıştay üyesi benim aleyhimde tweet atıyor, hakimin birisi AK Parti milletvekili adayıyla esnaf ziyareti yapıyor, kaymakamın birisi AK Parti'li milletvekili adayının mikrofonunu tutuyor. Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz bir yalancı bu. Bakın tekrar ediyorum, git dava aç. Allah'tan korkmaz, kuldan utanmaz bir yalancısın sen."

Konuşmasının devamının, Korgeneral İsmail Metin Temel'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı iftar yemeğindeki görüntüsünü de dev ekranlardan vatandaşlara izlettiren İnce, "Kimlerle uğraşıyoruz görüyorsunuz değil mi? Ey benim AK Parti'li kardeşim, Allah aşkına AK Parti'li kardeşim gör bunu. Ayak üstü 40 tane yalan söylüyor." dedi.

- "Türkiye'ye bir taze kan lazım"

Muharrem İnce, konuşması sırasında ailesi tarafından sahneye çıkarılan bir çocuğu aşağı inmesi için uyararak, "Konuşuyorum şimdi, in bakalım. Bak canlı yayındayız şimdi, gitti bir dakika." ifadelerini kullandı. Bunun üzerine çocuk, ailesi tarafından sahneden indirildi.

Türkiye'nin ciddi problemleri bulunduğunu öne süren İnce, şunları kaydetti:

"Türkiye’nin ciddi problemleri var. Türkiye'nin terör problemleri var, Türkiye'nin ekonomik problemleri var, Türkiye'nin dış politikada bir sıkışmışlığı var, Türkiye'nin sanayisi verimsiz, Türkiye'nin eğitimi dip yaptı, emeklileri geçinemiyor. Pasaportumuzun Kapıkule'den öteye bir değeri yok. Gençlerimiz umutsuz, elinde fırsat olsa Türkiye'yi hemen terk eder. Böyle bir ortamda Türkiye'yi bir yorgun adam düzlüğe çıkaramaz. Türkiye'ye bir taze kan lazım, taze kan. Size şunu söyleyelim; Tek hayalim var, şu gençler, benim ülkemin evlatlarını iyi yetiştirmek."

Vatandaşlara seçim vaatlerini de anlatan Muharrem İnce, teknolojinin gelişeceğini, silikon yazılım yerine kuantum yazılıma geçileceğini, 5-10 yıl içerisinde sürücüsüz araçların olacağını, Tokat'taki mitinginin Ankara'da 3 boyutlu hologram teknolojisiyle izleneceğini söyledi.

Tıp alanındaki gelişmeyle herkesin gen haritasının çıkarılacağını ve artık hastalığın zorlaşacağını ifade eden İnce, "Onun için meydanlarda 'nano teknoloji, onun için kuantum' diyorum, onun için 'robot' diyorum." ifadelerini kullandı.

(Sürecek)

Kaynak: AA