Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Darülaceze Sakinleriyle Bayramlaştı
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş: 'İnsan Allahu Teala'nın yarattığı eşrefi mahlukattır, yaratılmışların en şereflisidir. Küçüğünden büyüğüne, orta yaşlısından her yaşta olanına kadar bizim inanç ve medeniyetimize göre eşrefi mahlukattır. Bu yüzden Allah Resulü, 'Küçüklerine merhamet etmeyen büyüklerine saygı göstermeyen bizden değildir' diye buyurmuştur'
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, "İnsan Allah-u Teala'nın yarattığı eşrefi mahlukattır, yaratılmışların en şereflisidir. Küçüğünden büyüğüne, orta yaşlısından her yaşta olanına kadar bizim inanç ve medeniyetimize göre eşrefi mahlukattır. Bu yüzden Allah Resulü, 'Küçüklerine merhamet etmeyen büyüklerine saygı göstermeyen bizden değildir' diye buyurmuştur." dedi.
Erbaş, eşi Seher Erbaş ve İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz ile Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci eşliğinde kurumda kalan vatandaşlarla bayramlaştı.
Ramazan Bayramı dolayısıyla kurumun bahçesinde düzenlenen program, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Daha sonra Darülaceze'yi tanıtan ve kurumun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde Arnavutköy'ün Yassıören Köyü'nde yapmayı planladığı Sosyal Hizmet Şehri"ni anlatan videolar gösterildi.
Erbaş, burada yaptığı konuşmada, Darülaceze sakinleriyle bayramlaşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Daha önceleri de zaman zaman Darülaceze'yi ziyaret ettiğini ve televizyon kanallarının bayram dolayısıyla kurumda yaptığı programları takip ettiğini belirten Erbaş, "Burada yaşlılarımıza mikron uzatıldığını ve o mikrofonda dile getirilen sözleri dinleyince gözlerimin yaşardığını hiç unutmam. Biz önce yetim, sonra öksüz olan bir Peygamberin ümmetiyiz. O Peygamber aynı zamanda yetimlerin babası unvanını da kazanmıştı. Bir yerde bir yaşlı gördüğü zaman duyarsız kalmaz hemen yanına gider onunla çok yakından ilgilenirdi." diye konuştu.
Erbaş, insanın çok değerli olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Çünkü insan Allah-u Teala'nın yarattığı eşrefi mahlukattır. Küçüğünden büyüğüne, orta yaşlısından her yaşta olanına kadar bizim inanç ve medeniyetimize göre eşrefi mahlukattır. Bu yüzden Allah Resulü, 'Küçüklerine merhamet etmeyen büyüklerine saygı göstermeyen bizden değildir' diye buyurmuştur. Kur'an-ı Kerim'de Allah, hepimizi uyarıyor. Burada az önce okunan ayette, 'Anneniz, babanız sizin yanınızda yaşlandığında onlar bebekken, küçükken sizlere nasıl kol kanat germişlerse, sizler de o yaşlı anne ve babanıza, büyüklerinize kol kanat geriniz. Rahmet kanatlarınızı onların üzerine geriniz' diye buyuruyor Rabbimiz. İşte burada Darülaceze'yi yapan cennet mekan Sultan Abdülhamit, o rahmet kanatlarını yaşlılar, kimsesizler, yetimler ve öksüzler için germiş. Burada 510 kişi kalıyor, 450 kişi burada çalışıyor ve merhamet duygusuyla sizlere hizmet ediyor. Allah hepsinden razı olsun. İşte medeniyetimiz bu. Bizim medeniyetimiz, yetimlere, kimsesizlere, yaşlılara ve genel olarak insana hürmetle yaklaşan bir medeniyettir."
İyiliğin en güzelinin yaşlılara, kimsesizlere ve yetimlere sahip çıkmak olduğunu dile getiren Erbaş, bunun yapılması halinde millet olarak dimdik ayakta kalınacağını, bunun aksine davranan milletlerin kendi içerisinde nasıl çürüdüklerini gördüklerini söyledi.
- "Bizim ölüme terk edilecek insanımız yok"
Bazı toplumlarda yaşlılar ve kimsesizlere ilgilenilmediğinin altını çizen Erbaş, "Adeta ölüme terk ediliyor. Bizim ölüme terk edilecek insanımız yok. Herkes bizim için değerli. Peygamberimizi her açıdan örnek alacağız. Peygamber efendimiz yetim kaldı. Önce dedesi onu büyüttü. sonrada amcası Ebu Talip. Ebu Talip vefat etti. Onun hanımı Hazreti Fatıma, Peygamber Efendimize çok yakın davrandı ve sahip çıktı. Ebu Talib'in hanımı Fatıma yaşlandı ve vefat etti. Peygamberimiz onun kabri kazıldığında, onun kabrine girdi ve bir müddet uzandı. Sonra oradan kalktı. Dediler ki Ya Resulullah niçin böyle yaptın? O da, 'Bu kadın bana annelik yaptı, ben de kabrini ısıtmak için bir müddet yattım, üşütmesin diye' dedi. Peygamberimizin değil dirilere, ölmüşlere bile gösterdiği merhametine bakar mısınız? Bunlar bizim için ibretlik sahnelerdir." ifadelerini kullandı.
Erbaş, Darülaceze personeline ve gönüllülerine hizmetlerinden dolayı teşekkür etti.
- "Diyanet İşleri Başkanımızın burada olması bizim için büyük önem arz ediyor"
Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın bayramın ilk ziyaretini kuruma gerçekleştirmesi dolayısıyla çok mutlu olduğunu söyledi.
Güzel bir bayram gününde bir araya geldiklerini belirten Cebeci, "Diyanet İşleri Başkanının bayramın ilk gününde bayramlaşmak üzere bu müesseseyi seçmiş olması öyle sıradan bir iş, bir tesadüf ve sıradan bir program da değil. 1916'dan beri yürürlükte olan bir nizamnamesi var. Bu nizamname halen yürürlükte. Devrin şeyhülislamı Sultan Reşat'ın, İçişleri Bakanının imzasının bulunduğu bir nizamname ile hala burası yürütülüyor. Onun için Diyanet İşleri Başkanımızın burada olması bizim için büyük önem arz ediyor." diye konuştu.
Cebeci, Darülaceze'nin dünyaya örnek bir kurum olduğunu, kurumun çalışanları, gönüllüleri, bağışçıları ve ayda 10 bin ziyaretçisiyle cıvıl cıvıl bir yer olduğunu vurguladı.
İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz da Darülaceze sakinlerinin Ramazan Bayramı'nı tebrik etti. Kurumda bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yılmaz, "Bayramlarda en çok ziyaret edilmeyi ve elleri öpülmeyi hak edenler sizlersiniz. Çünkü Peygamberimiz, beli bükülmüş ihtiyarların, masum yavruların ve yeryüzündeki canlıların Cenab-ı Hakk'ın rahmetinin inmesine vesile olan varlıklar olduğunu müjdeliyor. Rahmet vesile olan insanların yanlarına gitmek ve onların ellerini öpmek ve dualarını almak bayramda yapılacak en güzel hizmet." şeklinde konuştu.
- "Cennet gibi bir yer"
Darülaceze sakinleri adına bir konuşma yapan Hikmet Geyik ise ziyaretlerinden dolayı Erbaş ve beraberindekilere teşekkür etti. Darülaceze'nin harika bir yer olduğunu dile getiren Geyik, "Cennet gibi bir yer. Hepimiz burada dayanışma ve güzellik içinde yaşıyoruz." dedi.
Darülaceze gönüllüleri adına konuşan Asuman Karaşabanoğlu da vatandaşlardan kurumu sık sık ziyaret etmelerini istedi. Kurumda kalanlara iyi hizmet verildiğini vurgulayan Karaşabanoğlu, "Gelin bu bahçeyi görün. Burada bir güle, çiçeğe yaklaştığınız zaman korkmuyor. Çünkü koparılmayacağını biliyor. Sakinlerimize çok iyi bakılıyor. Darülaceze hepimizin." ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Darülaceze sakinlerinden İhsan Güven'e, eşi Seher Erbaş ise Nahide Kaya'ya mealli Kur'an-ı Kerim, Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci de Erbaş'a, Darülaceze'nin yapımını anlatan fotoğrafların bulunduğu bir albüm ve eşi Seher Erbaş'a İnşirah Suresi'nin bir ayetinin bulunduğu tablo hediye etti.
Programın sonunda Erbaş ve beraberindekiler, Darülaceze sakinleriyle bayramlaştı ve kurumun binalarını gezdi.
Kaynak: AA
Erbaş, eşi Seher Erbaş ve İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz ile Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci eşliğinde kurumda kalan vatandaşlarla bayramlaştı.
Ramazan Bayramı dolayısıyla kurumun bahçesinde düzenlenen program, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Daha sonra Darülaceze'yi tanıtan ve kurumun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde Arnavutköy'ün Yassıören Köyü'nde yapmayı planladığı Sosyal Hizmet Şehri"ni anlatan videolar gösterildi.
Erbaş, burada yaptığı konuşmada, Darülaceze sakinleriyle bayramlaşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Daha önceleri de zaman zaman Darülaceze'yi ziyaret ettiğini ve televizyon kanallarının bayram dolayısıyla kurumda yaptığı programları takip ettiğini belirten Erbaş, "Burada yaşlılarımıza mikron uzatıldığını ve o mikrofonda dile getirilen sözleri dinleyince gözlerimin yaşardığını hiç unutmam. Biz önce yetim, sonra öksüz olan bir Peygamberin ümmetiyiz. O Peygamber aynı zamanda yetimlerin babası unvanını da kazanmıştı. Bir yerde bir yaşlı gördüğü zaman duyarsız kalmaz hemen yanına gider onunla çok yakından ilgilenirdi." diye konuştu.
Erbaş, insanın çok değerli olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Çünkü insan Allah-u Teala'nın yarattığı eşrefi mahlukattır. Küçüğünden büyüğüne, orta yaşlısından her yaşta olanına kadar bizim inanç ve medeniyetimize göre eşrefi mahlukattır. Bu yüzden Allah Resulü, 'Küçüklerine merhamet etmeyen büyüklerine saygı göstermeyen bizden değildir' diye buyurmuştur. Kur'an-ı Kerim'de Allah, hepimizi uyarıyor. Burada az önce okunan ayette, 'Anneniz, babanız sizin yanınızda yaşlandığında onlar bebekken, küçükken sizlere nasıl kol kanat germişlerse, sizler de o yaşlı anne ve babanıza, büyüklerinize kol kanat geriniz. Rahmet kanatlarınızı onların üzerine geriniz' diye buyuruyor Rabbimiz. İşte burada Darülaceze'yi yapan cennet mekan Sultan Abdülhamit, o rahmet kanatlarını yaşlılar, kimsesizler, yetimler ve öksüzler için germiş. Burada 510 kişi kalıyor, 450 kişi burada çalışıyor ve merhamet duygusuyla sizlere hizmet ediyor. Allah hepsinden razı olsun. İşte medeniyetimiz bu. Bizim medeniyetimiz, yetimlere, kimsesizlere, yaşlılara ve genel olarak insana hürmetle yaklaşan bir medeniyettir."
İyiliğin en güzelinin yaşlılara, kimsesizlere ve yetimlere sahip çıkmak olduğunu dile getiren Erbaş, bunun yapılması halinde millet olarak dimdik ayakta kalınacağını, bunun aksine davranan milletlerin kendi içerisinde nasıl çürüdüklerini gördüklerini söyledi.
- "Bizim ölüme terk edilecek insanımız yok"
Bazı toplumlarda yaşlılar ve kimsesizlere ilgilenilmediğinin altını çizen Erbaş, "Adeta ölüme terk ediliyor. Bizim ölüme terk edilecek insanımız yok. Herkes bizim için değerli. Peygamberimizi her açıdan örnek alacağız. Peygamber efendimiz yetim kaldı. Önce dedesi onu büyüttü. sonrada amcası Ebu Talip. Ebu Talip vefat etti. Onun hanımı Hazreti Fatıma, Peygamber Efendimize çok yakın davrandı ve sahip çıktı. Ebu Talib'in hanımı Fatıma yaşlandı ve vefat etti. Peygamberimiz onun kabri kazıldığında, onun kabrine girdi ve bir müddet uzandı. Sonra oradan kalktı. Dediler ki Ya Resulullah niçin böyle yaptın? O da, 'Bu kadın bana annelik yaptı, ben de kabrini ısıtmak için bir müddet yattım, üşütmesin diye' dedi. Peygamberimizin değil dirilere, ölmüşlere bile gösterdiği merhametine bakar mısınız? Bunlar bizim için ibretlik sahnelerdir." ifadelerini kullandı.
Erbaş, Darülaceze personeline ve gönüllülerine hizmetlerinden dolayı teşekkür etti.
- "Diyanet İşleri Başkanımızın burada olması bizim için büyük önem arz ediyor"
Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın bayramın ilk ziyaretini kuruma gerçekleştirmesi dolayısıyla çok mutlu olduğunu söyledi.
Güzel bir bayram gününde bir araya geldiklerini belirten Cebeci, "Diyanet İşleri Başkanının bayramın ilk gününde bayramlaşmak üzere bu müesseseyi seçmiş olması öyle sıradan bir iş, bir tesadüf ve sıradan bir program da değil. 1916'dan beri yürürlükte olan bir nizamnamesi var. Bu nizamname halen yürürlükte. Devrin şeyhülislamı Sultan Reşat'ın, İçişleri Bakanının imzasının bulunduğu bir nizamname ile hala burası yürütülüyor. Onun için Diyanet İşleri Başkanımızın burada olması bizim için büyük önem arz ediyor." diye konuştu.
Cebeci, Darülaceze'nin dünyaya örnek bir kurum olduğunu, kurumun çalışanları, gönüllüleri, bağışçıları ve ayda 10 bin ziyaretçisiyle cıvıl cıvıl bir yer olduğunu vurguladı.
İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz da Darülaceze sakinlerinin Ramazan Bayramı'nı tebrik etti. Kurumda bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Yılmaz, "Bayramlarda en çok ziyaret edilmeyi ve elleri öpülmeyi hak edenler sizlersiniz. Çünkü Peygamberimiz, beli bükülmüş ihtiyarların, masum yavruların ve yeryüzündeki canlıların Cenab-ı Hakk'ın rahmetinin inmesine vesile olan varlıklar olduğunu müjdeliyor. Rahmet vesile olan insanların yanlarına gitmek ve onların ellerini öpmek ve dualarını almak bayramda yapılacak en güzel hizmet." şeklinde konuştu.
- "Cennet gibi bir yer"
Darülaceze sakinleri adına bir konuşma yapan Hikmet Geyik ise ziyaretlerinden dolayı Erbaş ve beraberindekilere teşekkür etti. Darülaceze'nin harika bir yer olduğunu dile getiren Geyik, "Cennet gibi bir yer. Hepimiz burada dayanışma ve güzellik içinde yaşıyoruz." dedi.
Darülaceze gönüllüleri adına konuşan Asuman Karaşabanoğlu da vatandaşlardan kurumu sık sık ziyaret etmelerini istedi. Kurumda kalanlara iyi hizmet verildiğini vurgulayan Karaşabanoğlu, "Gelin bu bahçeyi görün. Burada bir güle, çiçeğe yaklaştığınız zaman korkmuyor. Çünkü koparılmayacağını biliyor. Sakinlerimize çok iyi bakılıyor. Darülaceze hepimizin." ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Darülaceze sakinlerinden İhsan Güven'e, eşi Seher Erbaş ise Nahide Kaya'ya mealli Kur'an-ı Kerim, Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci de Erbaş'a, Darülaceze'nin yapımını anlatan fotoğrafların bulunduğu bir albüm ve eşi Seher Erbaş'a İnşirah Suresi'nin bir ayetinin bulunduğu tablo hediye etti.
Programın sonunda Erbaş ve beraberindekiler, Darülaceze sakinleriyle bayramlaştı ve kurumun binalarını gezdi.