'İstanbul Dünyanın Geleneksel Sanatlar Merkezi Haline Gelmeli'

Yeditepe Bienali Küratörü Serhat Kula: 'Biz bir anlamda da klasik sanatlarımızın sorgulandığı, bir laboratuvarda incelendiği bir bienal yaptık' 'İnsanlar bir çok açıdan kendilerine ait bir değerin, farklı formatlarda gösterildiği, farklı mekanlarda teşhir edildiği zaman nasıl bir miras ve kıymet olduğunu fark ettiler' 'Özellikle Tarihi Yarımada sırlarla kaplı bir hazine diyebiliriz aslında. Biz bienali hazırlarken, keşif sürelerinde harcadığımız vakitte İstanbul'u yeniden tanıma fırsatı bulduk. Çünkü hiç girmediğimiz alanlar bize inanılmaz sonuçlar verdi' 'Yeditepe Bienali'nin bundan sonra ulaşmak istediği nokta, dünyanın geneli adına söylemek gerekirse gelenekselini, klasiğini, kendisini oluşturan öğelerinin içinde haiz olduğu sanat eserlerinin sergilendiği bir mekan olmak'

MUSA ALCAN - Yeditepe Bienali Küratörü Serhat Kula, İstanbul'un dünyanın geleneksel sanatlar merkezi haline gelmesini istediklerini belirterek, "Yeditepe Bienali'nin ana stratejisi aslında klasik anlamda görmeye alıştığımız formasyonlardaki eserlerle, yeni, uluslararası seviyede, dünyanın konuştuğu sanat diline yakın eserlerin bir arada sergilenmesiydi. Biz bir anlamda da klasik sanatlarımızın sorgulandığı, bir laboratuvarda incelendiği bir bienal yaptık." dedi.

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Fatih Belediyesi ve Klasik Türk Sanatları Vakfı iş birliğiyle, Anadolu Ajansı'nın Global İletişim Ortaklığında "Ehl-i Hiref" temasıyla bu yıl ilki gerçekleştirilen "Yeditepe Bienali", 15 Mayıs'ta sona erdi.

Küratör Kula, "Senin Bir Sanatın Var" sloganıyla yola çıkan bienale ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, sanatın sadece bugünün üretimlerini değil, tarihteki güzellikleri de ortaya çıkardığını söyledi.

İstanbul'da keşfedilmeye açık çok fazla mekan olduğuna işaret eden Kula, "Özellikle Tarihi Yarımada sırlarla kaplı bir hazine diyebiliriz aslında. Biz bienali hazırlarken, keşif sürelerinde harcadığımız vakitte İstanbul'u yeniden tanıma fırsatı bulduk. Çünkü hiç girmediğimiz alanlar bize inanılmaz sonuçlar verdi." diye konuştu.

- Yeni bir sanat portalı

Kula, bienalin klasik Türk sanatları özelinde sanat üretimi yapan atölyelerin, büyük üstadların ve onların öğrencilerinin ortak bir noktaya bakışını sağladığını dile getirdi.

Sanatçıların sanat üretimlerinde yeni vizyonlar oluşturulduğunu aktaran Kula, "Yeditepe Bienali'nin ana stratejisi aslında klasik anlamda görmeye alıştığımız formasyonlardaki eserlerle, yeni, uluslararası seviyede, dünyanın konuştuğu sanat diline yakın eserlerin bir arada sergilenmesiydi. Biz bir anlamda da klasik sanatlarımızın sorgulandığı, bir laboratuvarda incelendiği bir bienal yaptık." değerlendirmesinde bulundu.

Kula, bienalle birlikte klasik iş üretenlerin çağdaş formatlarda yenilenmesine, çağdaş eserler üreten sanatçıların da biraz daha klasikle temas etmesini sağlayacak bir portal oluşturduklarını aktardı.

- "Üreten atölyeler arttı"

Bienalin "Senin Bir Sanatın Var" sloganının tam karşılığını bulduğunu vurgulayan Kula, şöyle devam etti:

"Çünkü insanlar bir çok açıdan kendilerine ait bir değerin, farklı formatlarda gösterildiği, farklı mekanlarda teşhir edildiği zaman nasıl bir miras ve kıymet olduğunu fark ettiler. Sanatseverlerin, özellikle ilgili olanlarında ise bu sanat üretimlerininin nasıl farklılık oluşturabildiğini fark etmesine sebep oldu. Şehir içerisinde konumlandığımız noktalar, halkın, belki bugüne kadar sanatla hiç temas etmemiş karakterlerin, işine ya da evine giderken, okula ya da bir toplantıya acele ederek hareket ettiğinde, kamunun ortak kesişim noktalarına yerleştiğimiz için sanatseverlerin arasında bir anda farkında oldukları bir sanatla buluşma vesilesi oldu."

Serhat Kula, sanat camiasının üretimlerine farklı bir boyut getirdiklerini ve bir alternatif oluşturduklarını belirterek, yeni çalışmalarla üreten atölyelerin artmasına vesile olduklarını anlattı.

Bienal sergilerinin yer aldığı mekanların önemine dikkati çeken Kula, "Mekanların içlerine sanat eserlerini dokundurarak aslında mekanların kendilerinin ortaya çıkmasına da vesile olmuş olduk. Hayatında belki hiç uğramadığı alanlara sadece bienal vesilesiyle uğrayarak hem güncel olan sanatla bugünün insanının ürettiği eserleri hem de onun kadim olanını, asıl bu sanatları bugüne kadar teşekkül ettiren silsileyi devam ettiren üslubu, o geleneğin ortaya çıkmasına sebep oldu." ifadelerini kullandı.

- Bienal Sempozyumu ekim ayında

Kula, bienalin gelecek yıllarda da devam edeceğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

"Bugünden aldığımız derslerle, çıkardığımız notlarla, çektiğimiz fotoğrafın bir analizini yapma fırsatımız oldu. Bu hem sanatçılarla hem de ekim ayında yapacağımız sempozyumla akademik anlama da taşınacak. Akademisyenlerimizin söyleyeceğiyle pekiştirilip 'Gelecekte gelenek nereye gidiyor?' sorusunu aslında hep beraber bienallerle sormaya devam edeceğiz. Dolayısıyla bir geleneği bozmak değil, konserve etmek, onun yaşam alanını oluşturmak ve bugünün ihtiyaçlarını karşılamak adına Yeditepe Bienali'nin bundan sonra ulaşmak istediği nokta, dünyanın geneli adına söylemek gerekirse gelenekselini, klasiğini, kendisini oluşturan öğelerinin içinde haiz olduğu sanat eserlerinin sergilendiği bir mekan olmak."

İstanbul'un, dünyanın geleneksel sanatlar merkezi haline gelmesini istediklerini belirten Serhat Kula, gençlerin daha fazla katılımı bekledikleri bienalin bir tanıtım unsuruna dönüşebileceği yorumunu yaptı.

Kula, bienalin sanat camiasında oluşturduğu izlenime değinerek, "Klasik sanatlar üzerinde böyle bir bienal oluşturabilecek enerjinin var olduğunu bilmeyenlerin de tanışmasına vesile olduk. Çok iyi tepkiler aldık. Sanat sektöründe çalışan, görev yapan, vaktini ayıran kurum ve kuruluşların da çok fazla ilgisini çektik ve bundan sonraki çalışmalarımızda da ortak hareket etme planları oluşturduk." dedi.
Kaynak: AA