Adıyamanlılar Vakfından 'Yerli Ve Milli Düşünce' Paneli
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çelik: 'Önceden paramızla bile bize satılmayan insansız hava araçlarını yapıyoruz. Bize 'Size ucuza veririz, karşı gelirseniz vermeyi keseriz' gibi tehditleri önlemek için yerli ve milli olmalıyız' Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Birinci:'Asıl konu koruyucu sağlıktır ve maliyeti en düşük olandır. Ülkede sağlık eğitimi ana sınıfından itibaren başlamalıdır'
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, Türkiye'nin daha önce para ile satın alamadığı insansız hava araçlarını artık ürettiğine işaret ederek, "Bize 'Size ucuza veririz, karşı gelirseniz vermeyi keseriz' gibi tehditleri önlemek için yerli ve milli olmalıyız." dedi.
Adıyamanlılar Vakfından yapılan yazılı açıklamaya göre, Adıyamanlılar Vakfınca, Hacı Bayram Konferans Salonu'nda "Yerli ve Milli Düşünce Paneli" düzenlendi.
Milli Eğitim Bakanlığında Daire Başkanı Mehmet Baki Öztürk'ün başkanlığını yaptığı panele Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci, Sayıştay Başkan Yardımcısı Fikret Çöker, Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi konuşmacı olarak katıldı.
Adıyamanlılar Vakfı Eski Başkanı ve Kurucu Üyesi Ömer Özkartal, panelde yaptığı konuşmada, Vakfın 1996'da 11 kişiyle kurulduğunu ve 11 öğrenciye burs verildiğini anlattı.
İmkanı olanlar ile ihtiyacı olanlar arasında köprü oluşturmak amacıyla kurulan vakfın misyonuna işaret eden Özkartal, "Yerli ve milli düşünce, vakıf ve insanlık medeniyetinin önemli bir parçasıdır." ifadesini kullandı.
Panelde konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çelik, Türkiye'nin milli ve yerli üretimde yol katettiğini belirterek, "Önceden paramızla bile bize satılmayan insansız hava araçlarını yapıyoruz. Bize 'Size ucuza veririz, karşı gelirseniz vermeyi keseriz' gibi tehditleri önlemek için yerli ve milli olmalıyız." dedi.
Ülkenin gelişme ve kalkınmasının teknoloji ve bilim ile mümkün olacağını vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:
"Eğer siz ileri teknoloji üreticisi değilseniz, hayatınızı devam ettirebilecek kadar kazanırsınız ama şirketinizi ve ülkenizi ileri götüremezsiniz. Bu bağlamda neden eksiğiz, ne yapılması lazım, neden ithal ediyoruz araştırılması lazım. İthal ettiğimiz 43 kalem mal yerlileştirilirse ülkedeki ihtiyaçların karşılanması için yerlilik ve millilik artacak. Eğer ruhumuza yerlilik ve milliği yerleştirirsek her şey yerli yerinde olur. Bu konuda hem üreticiye hem de tüketiciye görevler düşüyor. Yerli ve milli üretimin oluşması ve ilerlemesi için üretici yerli ve milli üretecek, tüketici ise yüzde15 pahalı olsa bile yerli malı kullanacak."
- "Sağlık alanında milli ve yerli düşünce önemli"
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci ise dünyada sağlıkta memnuniyet oranı en yüksek ülkenin Türkiye olduğunu anlattı.
Sağlık alanında milli ve yerli düşünceyle çalışmalar yapılmasının önemine değinen Birinci, "Asıl konu koruyucu sağlıktır ve maliyeti en düşük olandır. Ülkede sağlık eğitimi ana sınıfından itibaren başlamalıdır. Ambulansın kaç dakikada vakaya gittiğinden tut acil servisteki hastanın kaç dakika beklediğine kadar tespit edip buna dair plan ve programlar yapıyoruz. Ülkemizde hasta sağlıkçı memnuniyeti artmıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Sayıştay Başkan Yardımcısı Fikret Çöker de Türkiye'nin geleneklerini esas alıp yerli ve milli düşünceyle yol katedilmesi gerektiğini kaydetti.
Mehmet Baki Öztürk de yerli ve milliliğin hayatın her safhasında bulunması gereken bir düşünce olduğunu vurguladı. Ülkenin havasını, suyunu medeniyetini almış, kendi çıkarlarını ülkesinin çıkarlarının üstünde tutmayan, çalışkan, inançlı kişiler sayesinde ülkenin ilerleyeceğini vurgulayan Öztürk, "Ne yaparsanız yapın 'Bu kime yarıyor?' sorusunun cevabı yerli ve milli yararlılık olmalıdır." değerlendirmesini yaptı.
Eğitim-Bir-Sen Başkan Vekili Selvi de gelişmenin eğitimle mümkün olacağına işaret ederek, "Kendi nüfusunuzun başarı istikrarını ölçmek istiyorsanız eğitim seviyenize bakın. Uluslararası eğitim düzeyini kendi çocuklarımıza da sağlamalıyız." dedi.
Kaynak: AA
Adıyamanlılar Vakfından yapılan yazılı açıklamaya göre, Adıyamanlılar Vakfınca, Hacı Bayram Konferans Salonu'nda "Yerli ve Milli Düşünce Paneli" düzenlendi.
Milli Eğitim Bakanlığında Daire Başkanı Mehmet Baki Öztürk'ün başkanlığını yaptığı panele Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Ali Çelik, Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci, Sayıştay Başkan Yardımcısı Fikret Çöker, Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi konuşmacı olarak katıldı.
Adıyamanlılar Vakfı Eski Başkanı ve Kurucu Üyesi Ömer Özkartal, panelde yaptığı konuşmada, Vakfın 1996'da 11 kişiyle kurulduğunu ve 11 öğrenciye burs verildiğini anlattı.
İmkanı olanlar ile ihtiyacı olanlar arasında köprü oluşturmak amacıyla kurulan vakfın misyonuna işaret eden Özkartal, "Yerli ve milli düşünce, vakıf ve insanlık medeniyetinin önemli bir parçasıdır." ifadesini kullandı.
Panelde konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çelik, Türkiye'nin milli ve yerli üretimde yol katettiğini belirterek, "Önceden paramızla bile bize satılmayan insansız hava araçlarını yapıyoruz. Bize 'Size ucuza veririz, karşı gelirseniz vermeyi keseriz' gibi tehditleri önlemek için yerli ve milli olmalıyız." dedi.
Ülkenin gelişme ve kalkınmasının teknoloji ve bilim ile mümkün olacağını vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:
"Eğer siz ileri teknoloji üreticisi değilseniz, hayatınızı devam ettirebilecek kadar kazanırsınız ama şirketinizi ve ülkenizi ileri götüremezsiniz. Bu bağlamda neden eksiğiz, ne yapılması lazım, neden ithal ediyoruz araştırılması lazım. İthal ettiğimiz 43 kalem mal yerlileştirilirse ülkedeki ihtiyaçların karşılanması için yerlilik ve millilik artacak. Eğer ruhumuza yerlilik ve milliği yerleştirirsek her şey yerli yerinde olur. Bu konuda hem üreticiye hem de tüketiciye görevler düşüyor. Yerli ve milli üretimin oluşması ve ilerlemesi için üretici yerli ve milli üretecek, tüketici ise yüzde15 pahalı olsa bile yerli malı kullanacak."
- "Sağlık alanında milli ve yerli düşünce önemli"
Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci ise dünyada sağlıkta memnuniyet oranı en yüksek ülkenin Türkiye olduğunu anlattı.
Sağlık alanında milli ve yerli düşünceyle çalışmalar yapılmasının önemine değinen Birinci, "Asıl konu koruyucu sağlıktır ve maliyeti en düşük olandır. Ülkede sağlık eğitimi ana sınıfından itibaren başlamalıdır. Ambulansın kaç dakikada vakaya gittiğinden tut acil servisteki hastanın kaç dakika beklediğine kadar tespit edip buna dair plan ve programlar yapıyoruz. Ülkemizde hasta sağlıkçı memnuniyeti artmıştır." değerlendirmesinde bulundu.
Sayıştay Başkan Yardımcısı Fikret Çöker de Türkiye'nin geleneklerini esas alıp yerli ve milli düşünceyle yol katedilmesi gerektiğini kaydetti.
Mehmet Baki Öztürk de yerli ve milliliğin hayatın her safhasında bulunması gereken bir düşünce olduğunu vurguladı. Ülkenin havasını, suyunu medeniyetini almış, kendi çıkarlarını ülkesinin çıkarlarının üstünde tutmayan, çalışkan, inançlı kişiler sayesinde ülkenin ilerleyeceğini vurgulayan Öztürk, "Ne yaparsanız yapın 'Bu kime yarıyor?' sorusunun cevabı yerli ve milli yararlılık olmalıdır." değerlendirmesini yaptı.
Eğitim-Bir-Sen Başkan Vekili Selvi de gelişmenin eğitimle mümkün olacağına işaret ederek, "Kendi nüfusunuzun başarı istikrarını ölçmek istiyorsanız eğitim seviyenize bakın. Uluslararası eğitim düzeyini kendi çocuklarımıza da sağlamalıyız." dedi.