HDP Grup Başkanvekili Kerestecioğlu Açıklaması
'Şu an hapiste olan öğrenci sayısı, AKP'nin iktidara geldiği 2002'deki toplam mahpus sayısından daha fazladır'.
HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, "Şu an hapiste olan öğrenci sayısı, AKP'nin iktidara geldiği 2002'deki toplam mahpus sayısından daha fazladır." dedi.
Kerestecioğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bazı bakanların ekonomiye ilişkin açıklamalarını anımsatarak, "Suçu başkasında aramaya gerek yok. Ekonominin bu halinden sorumlu olan bizzat Erdoğan'ın kendisidir." ifadesini kullandı.
Zeytin Dalı Harekatı'nın mali boyutuna ilişkin bazı verileri paylaşan Kerestecioğlu, "Afrin'in maliyeti sadece halkadır. Kendilerinin başka sömürgeci planları var. Amaç kendi inşaatçılarına para kazandırmak." iddiasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Ankara'da görüşeceğini hatırlatan Keresetcioğlu, "Dış ilişkilerde yeniden soğuk savaş dönemini andıran bir kutuplaşma yaşanıyor. Rusya tüm dünyada otoriter, ırkçı veya sağ eğilimli parti ve siyasetçileri destekliyor." dedi.
Boğaziçi Üniversitesinde öğrenciler arasındaki gerginliğe de değinen Kerestecioğlu, şu görüşleri savundu:
"Barış için seslerini yükselten Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerini saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Ülkenin en başarılı gençleri işkenceye maruz kalıyorlar. Polisler, çocukların kafasına vuruyorlar ve 'kafanıza vurursak belki biraz zekanız azalır' diyorlar. Bu nasıl bir cüret, nasıl bir düzeysizlik? Dünyanın en iyi üniversitelerinde çalışmalar yapmış akademisyenler, bugün bir yandan davalarla uğraşıyorlar bir yandan da AKP Genel Başkanının tehditlerine maruz kalıyorlar.
Şu an hapiste olan öğrenci sayısı, AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılındaki toplam mahpus sayısından daha fazladır. 2002'de AKP iktidara geldiğinde Türkiye'de toplam tutuklu ve hükümlü sayısı 59 bin 429 iken Adalet Bakanlığının açıkladığı verilere göre bugün cezaevinde 69 bin 301 öğrenci var. Sadece öğrenci sayısını söylüyorum. Gerçekten, Türkiye bir öğrenci ve gazeteci hapishanesi olmuş durumdadır."
Kerestecioğlu, OECD'nin "Yaşamdan Memnuniyet Raporu"nda Türkiye'nin sondan dördüncü sırada olduğunu belirterek, "Erdoğan şimdi de mutsuz insanlara gidiş bileti kesmeye başladı. Sayın Erdoğan, böyle yaparsanız çok bilet kesmek zorunda kalırsınız. Çok bilet kesmeniz demek de saraylarınızın, gemiciklerinizin, dolarlarınızın gitmesi, onların gerçekten sıfırlanması demektir. Bu da size iyi gelmez. O yüzden en iyisi biz tek bilet keselim ve isterseniz siz gidin ama nereye gidersiniz bilmiyorum. Katar'a mı Sudan'a mı gidersiniz? Biz, buradaki sarayı, 'kadınlar sahnede' adıyla bir kadın kültür merkezi yapacağız." ifadelerini kullandı.
HDP Grup Başkanvekili Kerestecioğlu, bir gazetecinin, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun Diyarbakır'da barış, kardeşlik kongresi toplanması önerisini nasıl değerlendirdiği sorusuna şu yanıtı verdi:
"Barış, kardeşlik, demokrasi isteyen herkesle zaten her zaman bir araya geliyor ve konuşmalarımızı yapıyoruz. Seçimden önce öncelikli olarak her zaman söylediğimiz şey OHAL'in kalkmasıdır. OHAL koşullarında, seçim güvenliği olmayan koşullarda seçimin olmayacağını ve bütün muhalefet güçlerinin de bununla ilgili bir baskı kurması, bir araya gelmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Şu anda o parti, bu parti düzeyinde değil ama hakikaten bütün demokrasi güçlerinin, barış, kardeşlik, eşit yurttaşlık, özgürlükler için bir araya gelmesi gerekiyor."
Kaynak: AA
Kerestecioğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve bazı bakanların ekonomiye ilişkin açıklamalarını anımsatarak, "Suçu başkasında aramaya gerek yok. Ekonominin bu halinden sorumlu olan bizzat Erdoğan'ın kendisidir." ifadesini kullandı.
Zeytin Dalı Harekatı'nın mali boyutuna ilişkin bazı verileri paylaşan Kerestecioğlu, "Afrin'in maliyeti sadece halkadır. Kendilerinin başka sömürgeci planları var. Amaç kendi inşaatçılarına para kazandırmak." iddiasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Ankara'da görüşeceğini hatırlatan Keresetcioğlu, "Dış ilişkilerde yeniden soğuk savaş dönemini andıran bir kutuplaşma yaşanıyor. Rusya tüm dünyada otoriter, ırkçı veya sağ eğilimli parti ve siyasetçileri destekliyor." dedi.
Boğaziçi Üniversitesinde öğrenciler arasındaki gerginliğe de değinen Kerestecioğlu, şu görüşleri savundu:
"Barış için seslerini yükselten Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerini saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Ülkenin en başarılı gençleri işkenceye maruz kalıyorlar. Polisler, çocukların kafasına vuruyorlar ve 'kafanıza vurursak belki biraz zekanız azalır' diyorlar. Bu nasıl bir cüret, nasıl bir düzeysizlik? Dünyanın en iyi üniversitelerinde çalışmalar yapmış akademisyenler, bugün bir yandan davalarla uğraşıyorlar bir yandan da AKP Genel Başkanının tehditlerine maruz kalıyorlar.
Şu an hapiste olan öğrenci sayısı, AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılındaki toplam mahpus sayısından daha fazladır. 2002'de AKP iktidara geldiğinde Türkiye'de toplam tutuklu ve hükümlü sayısı 59 bin 429 iken Adalet Bakanlığının açıkladığı verilere göre bugün cezaevinde 69 bin 301 öğrenci var. Sadece öğrenci sayısını söylüyorum. Gerçekten, Türkiye bir öğrenci ve gazeteci hapishanesi olmuş durumdadır."
Kerestecioğlu, OECD'nin "Yaşamdan Memnuniyet Raporu"nda Türkiye'nin sondan dördüncü sırada olduğunu belirterek, "Erdoğan şimdi de mutsuz insanlara gidiş bileti kesmeye başladı. Sayın Erdoğan, böyle yaparsanız çok bilet kesmek zorunda kalırsınız. Çok bilet kesmeniz demek de saraylarınızın, gemiciklerinizin, dolarlarınızın gitmesi, onların gerçekten sıfırlanması demektir. Bu da size iyi gelmez. O yüzden en iyisi biz tek bilet keselim ve isterseniz siz gidin ama nereye gidersiniz bilmiyorum. Katar'a mı Sudan'a mı gidersiniz? Biz, buradaki sarayı, 'kadınlar sahnede' adıyla bir kadın kültür merkezi yapacağız." ifadelerini kullandı.
HDP Grup Başkanvekili Kerestecioğlu, bir gazetecinin, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun Diyarbakır'da barış, kardeşlik kongresi toplanması önerisini nasıl değerlendirdiği sorusuna şu yanıtı verdi:
"Barış, kardeşlik, demokrasi isteyen herkesle zaten her zaman bir araya geliyor ve konuşmalarımızı yapıyoruz. Seçimden önce öncelikli olarak her zaman söylediğimiz şey OHAL'in kalkmasıdır. OHAL koşullarında, seçim güvenliği olmayan koşullarda seçimin olmayacağını ve bütün muhalefet güçlerinin de bununla ilgili bir baskı kurması, bir araya gelmesi gerektiğini ifade ediyoruz. Şu anda o parti, bu parti düzeyinde değil ama hakikaten bütün demokrasi güçlerinin, barış, kardeşlik, eşit yurttaşlık, özgürlükler için bir araya gelmesi gerekiyor."