Gazze'yi Enkazdan İnşa Edecek
Gazzeli inşaat mühendisi Majd Mashharawi, İsrail'in bombaladığı şehrini, yıkılan binaların molozlarından elde ettiği geri dönüşüm bloklarıyla yeniden inşa edecek Mashharawi'nin arkadaşı Rawan Abdulatif ile geliştirdiği 'GreenCake' adlı geri dönüşüm blokları, sıradan çimento bloklarından yüzde 50 daha hafif ve daha ucuza mal oluyor İnşaat Mühendisi Mashharawi: 'Meslektaşlarım başta beni bu çalışmaların içinde kabul etmediler, hatta beni şantiyelerde fazlalık gibi gördüler ama ben asla hayalimden vazgeçmedim' 'Gazze'de İsrail saldırısı altında yaşayan kurbanlarız. Bu proje bana, geleceğimizi onaracağımıza, halkımızın daha iyi bir yaşama kavuşacağına dair umut veriyor'
GÜLSÜM İNCEKAYA - Filistinli inşaat mühendisi Majd Mashharawi, İsrail'in bombaladığı Gazze'yi, yıkılan binaların molozlarından elde ettiği geri dönüşüm blokları ile yeniden inşa etmek istiyor.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sivil konutları olduğu kadar şehrin altyapı ve üstyapısını da yerle bir etti. Onlarca saldırıda yıkılan ev, okul, hastane, sosyal tesis gibi binaların yapımı için gerekli inşaat malzemeleri ise ambargo yüzünden temin edilemiyor.
Mashharawi ise yıkılan binaların molozlarından elde ettiği "GreenCake" adını verdiği yeni bir blok kiremit ile İsrail ambargosunun da önüne geçecek.
24 yaşındaki Majd Mashharawi, GreenCake adlı geri dönüşüm bloklarını arkadaşı Rawan Abdulatif ile birlikte "Bu sefalete nasıl son verebiliriz?" düşüncesinden yola çıkarak geliştirdi.
GreenCake bloklarını tasarlamaya 2014 yılında henüz öğrenciyken sınıf arkadaşlarıyla başlayan Mashharawi, birçok malzemeyle yaptıkları yüzlerce denemenin ardından tahta ve kömürün yakılmasıyla elde edilen küller üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Kül kullanılarak elde edilen, sıradan çimento bloklarından daha ucuza mal olan ürün, yüzde 50 daha hafif.
Filistinli kadın Majd Mashharawi, çevreciliği, hafifliği ve ucuzluğu ile öne çıkan geri dönüşüm kiremidi GreenCake'i geliştirme sürecini ve İsrail saldırısı altındaki Gazze'de yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Mashharawi, GreenCake ismini verdikleri blokların kolay ulaşılabilir hammaddeden imal edildiği için ucuz bir alternatif olduğunu belirterek, dünyada daha önce hiç denenmemiş bir başarıya imza attıklarını kaydetti.
Gazze'de İsrail saldırıları sonrası kullanılmaz hale gelen, yıkılmış yapılardan kalan molozları hammadde olarak kullandığını vurgulayan Mashharawi, "Külleri kullanarak elde edilen bir kiremidi prototipi, sıradan çimento bloklarından daha ucuz, çevre dostu ve çimento blokların yarı ağırlığında. İnsanların kolayca ulaşabileceği ve satın alabileceği ve inşaatlarda kullanabileceği bir malzeme." dedi.
- ''Git evlen, çocuk yap, dediler''
Bir kadın olarak bu düşüncesini açıkladığında çevresinin tepkisiyle karşılaştığını belirten Mashharawi, GreenCake'i geliştirme sürecine başlarken çok yadırgandığını söyledi.
Özellikle inşaat sektöründe, kadınların erkekler gibi çalışmasının toplum tarafından kabul görmediğini ifade eden Mashharawi, ''Bu projeyi yakınlarıma söylediğimde, 'Sen çılgınsın, git evlen, çocuk yap, evinde otur, sana kalmamış inşaat yapmak. Asla başarılı olmayacağın bir işle uğraşıyorsun.' dediler. Çünkü onlara göre bir kadın, evde kalmalı, yemek pişirmeli ve bebek sahibi olmalı. Meslektaşlarım da başta beni bu çalışmaların içinde kabul etmediler, hatta beni şantiyelerde fazlalık gibi gördüler. Tabii sonra çalışmalarımı, gayretlerimi ve başarılarımı gördükçe beni kabullendiler." şeklinde konuştu.
Mashharawi, Gazze'deki yaşam kalitesini iyileştiren projesinin detaylarını şöyle aktardı:
''GreenCake olarak adlandırdığımız bloklar, ucuz fiyatlı ve ulaşılabilir malzemeler. Gazze'de İsrail saldırıları sonrası kullanılmaz hale gelen, yıkılmış yapılardan kalan moloz olarak kabul edilen malzemeleri kullanıyorum. Küllerden elde edilen bir kiremit prototipi, sıradan çimento bloklarından daha ucuz, çevre dostu ve çimento blokların yarı ağırlığında bir malzeme. İnsanların kolayca ulaşabileceği ve satın alabileceği ve inşaatlarda kullanabileceği bir malzeme. Bu dünyada daha önce hiç denenmiş bir yol ve biz bunu başardık.''
- ''Gazze'yi inşa etme rüyamdan asla vazgeçmeyeceğim''
Majd Mashharawi, tüm olumsuzluklara rağmen tasarladıkları projenin başarılı olduğunu, yeterli mali destek sağlanması durumunda ise Gazze halkının yeniden kendi geleceğini kuracağına inandığını belirtti.
Proje ile birlikte hayatının da tamamen değiştiğini anlatan Mashharawi, şöyle konuştu:
''İki yıl önce Gazze'yi yeniden inşa etme hayalini kurdum. Çok eleştiri aldım ama kötü yönlendirecek, bizi durduracak, engelleyecek sözlere ihtiyacımız yok. Gazze'de İsrail saldırısı altında yaşayan kurbanlarız. Bu proje bana, geleceğimizi onaracağımıza, halkımızın daha iyi bir yaşama kavuşacağına dair umut veriyor.
Hayatım bu proje ile değişti ve ben bu projesiz bir hayat düşünemiyorum. Bu proje sadece Gazze'yi yeniden inşa etmeyecek, birçok insanın da geleceğini yeniden inşa etme umudu olacak. Bu proje bir rüya. Eğer GreenCake projesi gerçekleşirse gelecek rüyalarımız da yeniden inşa olacak. Benim bu umudum ve direncim karşısında insanlar artık 'Senin gibi olmak, senin gibi düşünmek, umut etmek istiyoruz.' diyorlar. Bu proje sadece yıkılmış binaları yeniden onarmayacak, gençlerin gelecek umutlarını da inşa edecek. Buna inancım sonsuz."
- Gazze açık cezaevi gibi
İnşaat mühendisi Mashharawi, 2014 yılından beri İsrail bombaları altında yerle bir olan Gazze'nin hala dünyanın en güzel şehri, insanlarının ise cömert ve güler yüzlü olduğunu duygulanarak anlattı.
Filistin'de, Gazze'de insanların tüm olumsuzluklara rağmen yarına dair umutlarını koruduğunu vurgulayan Mashharawi, şöyle devam etti:
"Gazze halkı daha iyi bir hayat istiyor, böyle bir hayatı da hak ediyor. İsrail saldırıları nedeniyle herkes bir yakınını kaybetti. Ben de sevdiğim iki arkadaşımı İsrail saldırılarında kaybettim. Evimiz yıkılacak şekilde hasar gördü. Ama asla umudumu kaybetmedim. Bütün Gazzeliler de her sabah 'Yarın bugünden daha iyi olacak.' umuduyla uyanıyor. 11 yıldır İsrail ambargosu altında yaşayan Filistin halkı, çok zor şartlar altında yaşamını sürdürmeye çalışıyor.
Bir kuşak neredeyse yok oldu. 15 yaşında, küçük bir kız çocuğu olarak hayatı anlamaya başladığımda etrafımda güzel hiçbir şey görmedim. Bir gün olsun içten gelerek gülmedim. Sanki bir hapishanede yaşıyordum. Çok karışık bir durum. Ama etrafımdaki insanlar, ailem ve ben hep şunu söyledik kendimize 'Evet bugün her şey kötü olabilir ama yarın çok daha iyi olacak.' Geçmiş, Gazzeli insanların umurunda bile değil. Onlar sadece geleceğe bakıyorlar, geleceği önemsiyorlar.
Şu anda İstanbul'dayım, keyifli vakit geçiriyorum. Ama dün gece gözüme uyku girmedi. Çünkü biliyorum Gazze'de insanlar ambargo altında yaşıyor. Birçok insanın yaşama şansı elinden alınmış durumda. Dışarı çıkma, seyahat etme hakları ellerinden alınmış. İş bulamıyorlar, para kazanamıyorlar. Üniversite mezunlarının çoğu işsiz."
- Türkiye'de projesine destek verecek sponsor arıyor
Gazzeli mühendis Majd Mashharawi, Japonya Gazze Yenilik Yarışması'ndaki birinciliğin ardından, yerel bir girişimci firma olan Mobaderoon'un, Eylül 2016'da gerçekleşen ilk imalat için finansman sağladığını ama yeni sponsorlara da ihtiyacı olduğunu söyledi.
Türkiye'de projesi ile ilgilenecek kişilerle görüşmeler gerçekleştirdiğini aktaran Mashharawi, ''Şimdi Türkiye'ye geldim ve burada da projemi destekleyecek sponsorlar arıyorum. Türkiye'de bu desteği bulacağıma inanıyorum. Projemi gerçekleştirmek için Türkiye dahil birçok yerde görüşmeler yapıyorum. Gerekli olan finans sağlanması durumunda hemen Gazze'yi yeniden onarmak için işe başlayacağım." dedi.
- "Dünyaya mesajım: Ekmek değil, özgürlük istiyoruz"
Mashharawi, İsrail'in Filistin'de, Gazze'de uyguladığı insanlık dışı saldırılar konusunda dünyaya ''Ekmek değil, özgürlük istiyoruz.'' mesajı vererek, sözlerini şöyle tamamladı:
''23 yaşımdayken BM'nin kontrolünde ilk defa Gazze dışına çıktım. Yedi yıl dışarı çıkmak için hiç durmadan uğraştım. İnsanlar hiçbir zaman Gazze dışına çıkamayacağımı söyledi. İlk defa Gazze dışına çıktığımda kafesten çıkan ve özgürlüğüne kavuşan bir kuş gibi hissettim. Özgürlük önemli bir şey.
Benim dünyaya ulaştırmak istediğim bir mesajım var. Biz Gazze'de yaşadığımız için mutluyuz ama daha iyi bir hayatı hak ediyoruz. Günde sadece üç saat elektrik görebiliyoruz. İçmek için temiz suyumuz yok. Yiyecek almak için paramız yok. Dünyaya mesajım; Gazze'de olup bitenlerden sorumlusunuz. Siz ailenizle güzel vakit geçirirken Gazze'de binlerce aile zor şartlar altında yaşamını sürdürüyor. Binlerce aile aç yatıyor. Dışarı çıkma özgürlüğüne sahip değiller. Gazzeli aileler, çocuklarını okula gönderemiyor şartlar el vermediği için. Kim tüm bu olup bitenlerden sorumlu?"
Kaynak: AA
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırıları sivil konutları olduğu kadar şehrin altyapı ve üstyapısını da yerle bir etti. Onlarca saldırıda yıkılan ev, okul, hastane, sosyal tesis gibi binaların yapımı için gerekli inşaat malzemeleri ise ambargo yüzünden temin edilemiyor.
Mashharawi ise yıkılan binaların molozlarından elde ettiği "GreenCake" adını verdiği yeni bir blok kiremit ile İsrail ambargosunun da önüne geçecek.
24 yaşındaki Majd Mashharawi, GreenCake adlı geri dönüşüm bloklarını arkadaşı Rawan Abdulatif ile birlikte "Bu sefalete nasıl son verebiliriz?" düşüncesinden yola çıkarak geliştirdi.
GreenCake bloklarını tasarlamaya 2014 yılında henüz öğrenciyken sınıf arkadaşlarıyla başlayan Mashharawi, birçok malzemeyle yaptıkları yüzlerce denemenin ardından tahta ve kömürün yakılmasıyla elde edilen küller üzerinde çalışmalarını yoğunlaştırdı.
Kül kullanılarak elde edilen, sıradan çimento bloklarından daha ucuza mal olan ürün, yüzde 50 daha hafif.
Filistinli kadın Majd Mashharawi, çevreciliği, hafifliği ve ucuzluğu ile öne çıkan geri dönüşüm kiremidi GreenCake'i geliştirme sürecini ve İsrail saldırısı altındaki Gazze'de yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Mashharawi, GreenCake ismini verdikleri blokların kolay ulaşılabilir hammaddeden imal edildiği için ucuz bir alternatif olduğunu belirterek, dünyada daha önce hiç denenmemiş bir başarıya imza attıklarını kaydetti.
Gazze'de İsrail saldırıları sonrası kullanılmaz hale gelen, yıkılmış yapılardan kalan molozları hammadde olarak kullandığını vurgulayan Mashharawi, "Külleri kullanarak elde edilen bir kiremidi prototipi, sıradan çimento bloklarından daha ucuz, çevre dostu ve çimento blokların yarı ağırlığında. İnsanların kolayca ulaşabileceği ve satın alabileceği ve inşaatlarda kullanabileceği bir malzeme." dedi.
- ''Git evlen, çocuk yap, dediler''
Bir kadın olarak bu düşüncesini açıkladığında çevresinin tepkisiyle karşılaştığını belirten Mashharawi, GreenCake'i geliştirme sürecine başlarken çok yadırgandığını söyledi.
Özellikle inşaat sektöründe, kadınların erkekler gibi çalışmasının toplum tarafından kabul görmediğini ifade eden Mashharawi, ''Bu projeyi yakınlarıma söylediğimde, 'Sen çılgınsın, git evlen, çocuk yap, evinde otur, sana kalmamış inşaat yapmak. Asla başarılı olmayacağın bir işle uğraşıyorsun.' dediler. Çünkü onlara göre bir kadın, evde kalmalı, yemek pişirmeli ve bebek sahibi olmalı. Meslektaşlarım da başta beni bu çalışmaların içinde kabul etmediler, hatta beni şantiyelerde fazlalık gibi gördüler. Tabii sonra çalışmalarımı, gayretlerimi ve başarılarımı gördükçe beni kabullendiler." şeklinde konuştu.
Mashharawi, Gazze'deki yaşam kalitesini iyileştiren projesinin detaylarını şöyle aktardı:
''GreenCake olarak adlandırdığımız bloklar, ucuz fiyatlı ve ulaşılabilir malzemeler. Gazze'de İsrail saldırıları sonrası kullanılmaz hale gelen, yıkılmış yapılardan kalan moloz olarak kabul edilen malzemeleri kullanıyorum. Küllerden elde edilen bir kiremit prototipi, sıradan çimento bloklarından daha ucuz, çevre dostu ve çimento blokların yarı ağırlığında bir malzeme. İnsanların kolayca ulaşabileceği ve satın alabileceği ve inşaatlarda kullanabileceği bir malzeme. Bu dünyada daha önce hiç denenmiş bir yol ve biz bunu başardık.''
- ''Gazze'yi inşa etme rüyamdan asla vazgeçmeyeceğim''
Majd Mashharawi, tüm olumsuzluklara rağmen tasarladıkları projenin başarılı olduğunu, yeterli mali destek sağlanması durumunda ise Gazze halkının yeniden kendi geleceğini kuracağına inandığını belirtti.
Proje ile birlikte hayatının da tamamen değiştiğini anlatan Mashharawi, şöyle konuştu:
''İki yıl önce Gazze'yi yeniden inşa etme hayalini kurdum. Çok eleştiri aldım ama kötü yönlendirecek, bizi durduracak, engelleyecek sözlere ihtiyacımız yok. Gazze'de İsrail saldırısı altında yaşayan kurbanlarız. Bu proje bana, geleceğimizi onaracağımıza, halkımızın daha iyi bir yaşama kavuşacağına dair umut veriyor.
Hayatım bu proje ile değişti ve ben bu projesiz bir hayat düşünemiyorum. Bu proje sadece Gazze'yi yeniden inşa etmeyecek, birçok insanın da geleceğini yeniden inşa etme umudu olacak. Bu proje bir rüya. Eğer GreenCake projesi gerçekleşirse gelecek rüyalarımız da yeniden inşa olacak. Benim bu umudum ve direncim karşısında insanlar artık 'Senin gibi olmak, senin gibi düşünmek, umut etmek istiyoruz.' diyorlar. Bu proje sadece yıkılmış binaları yeniden onarmayacak, gençlerin gelecek umutlarını da inşa edecek. Buna inancım sonsuz."
- Gazze açık cezaevi gibi
İnşaat mühendisi Mashharawi, 2014 yılından beri İsrail bombaları altında yerle bir olan Gazze'nin hala dünyanın en güzel şehri, insanlarının ise cömert ve güler yüzlü olduğunu duygulanarak anlattı.
Filistin'de, Gazze'de insanların tüm olumsuzluklara rağmen yarına dair umutlarını koruduğunu vurgulayan Mashharawi, şöyle devam etti:
"Gazze halkı daha iyi bir hayat istiyor, böyle bir hayatı da hak ediyor. İsrail saldırıları nedeniyle herkes bir yakınını kaybetti. Ben de sevdiğim iki arkadaşımı İsrail saldırılarında kaybettim. Evimiz yıkılacak şekilde hasar gördü. Ama asla umudumu kaybetmedim. Bütün Gazzeliler de her sabah 'Yarın bugünden daha iyi olacak.' umuduyla uyanıyor. 11 yıldır İsrail ambargosu altında yaşayan Filistin halkı, çok zor şartlar altında yaşamını sürdürmeye çalışıyor.
Bir kuşak neredeyse yok oldu. 15 yaşında, küçük bir kız çocuğu olarak hayatı anlamaya başladığımda etrafımda güzel hiçbir şey görmedim. Bir gün olsun içten gelerek gülmedim. Sanki bir hapishanede yaşıyordum. Çok karışık bir durum. Ama etrafımdaki insanlar, ailem ve ben hep şunu söyledik kendimize 'Evet bugün her şey kötü olabilir ama yarın çok daha iyi olacak.' Geçmiş, Gazzeli insanların umurunda bile değil. Onlar sadece geleceğe bakıyorlar, geleceği önemsiyorlar.
Şu anda İstanbul'dayım, keyifli vakit geçiriyorum. Ama dün gece gözüme uyku girmedi. Çünkü biliyorum Gazze'de insanlar ambargo altında yaşıyor. Birçok insanın yaşama şansı elinden alınmış durumda. Dışarı çıkma, seyahat etme hakları ellerinden alınmış. İş bulamıyorlar, para kazanamıyorlar. Üniversite mezunlarının çoğu işsiz."
- Türkiye'de projesine destek verecek sponsor arıyor
Gazzeli mühendis Majd Mashharawi, Japonya Gazze Yenilik Yarışması'ndaki birinciliğin ardından, yerel bir girişimci firma olan Mobaderoon'un, Eylül 2016'da gerçekleşen ilk imalat için finansman sağladığını ama yeni sponsorlara da ihtiyacı olduğunu söyledi.
Türkiye'de projesi ile ilgilenecek kişilerle görüşmeler gerçekleştirdiğini aktaran Mashharawi, ''Şimdi Türkiye'ye geldim ve burada da projemi destekleyecek sponsorlar arıyorum. Türkiye'de bu desteği bulacağıma inanıyorum. Projemi gerçekleştirmek için Türkiye dahil birçok yerde görüşmeler yapıyorum. Gerekli olan finans sağlanması durumunda hemen Gazze'yi yeniden onarmak için işe başlayacağım." dedi.
- "Dünyaya mesajım: Ekmek değil, özgürlük istiyoruz"
Mashharawi, İsrail'in Filistin'de, Gazze'de uyguladığı insanlık dışı saldırılar konusunda dünyaya ''Ekmek değil, özgürlük istiyoruz.'' mesajı vererek, sözlerini şöyle tamamladı:
''23 yaşımdayken BM'nin kontrolünde ilk defa Gazze dışına çıktım. Yedi yıl dışarı çıkmak için hiç durmadan uğraştım. İnsanlar hiçbir zaman Gazze dışına çıkamayacağımı söyledi. İlk defa Gazze dışına çıktığımda kafesten çıkan ve özgürlüğüne kavuşan bir kuş gibi hissettim. Özgürlük önemli bir şey.
Benim dünyaya ulaştırmak istediğim bir mesajım var. Biz Gazze'de yaşadığımız için mutluyuz ama daha iyi bir hayatı hak ediyoruz. Günde sadece üç saat elektrik görebiliyoruz. İçmek için temiz suyumuz yok. Yiyecek almak için paramız yok. Dünyaya mesajım; Gazze'de olup bitenlerden sorumlusunuz. Siz ailenizle güzel vakit geçirirken Gazze'de binlerce aile zor şartlar altında yaşamını sürdürüyor. Binlerce aile aç yatıyor. Dışarı çıkma özgürlüğüne sahip değiller. Gazzeli aileler, çocuklarını okula gönderemiyor şartlar el vermediği için. Kim tüm bu olup bitenlerden sorumlu?"