Yerli Ve Milli Sanayinin Önemi Üniversiteli Gençlere Anlatıldı

Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet üyesi ve Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek, Antalya’da üniversite öğrencileriyle panelde bir araya geldi. Şimşek, yerli ve milli sanayinin önemine değindi.

Yerli Ve Milli Sanayinin Önemi Üniversiteli Gençlere Anlatıldı
Antalya’da Milli ve Yerli Sanayi’nin Gelişmesinde Üniversite Gençliğine Düşen Görevler adlı panel düzenlendi.

Antalya Bilim Üniversitesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen ve Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Üyesi ve Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhittin Şimşek’in konuşmacı olarak katıldığı panele, Bilim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, öğretim üyeleri ve üniversiteli öğrenciler katıldı.

Panelde, ilerleyen teknoloji karşısında Türkiye’nin geçmişten bugüne ne olduğu ve ilerleyen süreç içerisinde nerede olacağı konusunda üniversite öğrencilerine Şimşek tarafından bilgiler verildi.

Dünyanın gittikçe değiştiğine işaret eden Prof. Dr. Şimşek, bu değişim içerisinde 3 seçeneğin bulunduğunu ve bunların değişimi yönetmek, değişimi takip etmek ve ölümü beklemek olduğunu söyledi.

Türkiye’nin yıllardır değişimi takip eden ülke olduğunu belirten Şimşek, son yıllarda ülkenin değişimi takip etmekten vazgeçtiğini aksine yönetmek için milli ve yerli adımlar attığını aktardı.

Gelinen noktada teknolojinin hızla ilerlediğine dikkat çeken Şimşek, şunları söyledi:

"Teknolojik obezite diye benim tasnif ettiğim tanımladığım bir obezite ile karşı karşıyayız. Muhteşem bir bilgi bombardımanı altındayız bilgi yağıyor bilgiye ulaşmak artık sorun olmaktan çıktı hatta o kadar ki su kirliliği gibi görüntü kirliliği gibi ciddi anlamda bilgi kirliliğinden bahseder duruma geldik. Bilgi kirliliği o kadar çevremizi sarmıştır. Gelen her bilgiyi özümseyip süzgeçleyip katma değer haline getirebilecek hale gelmemiz lazım. Dünyadaki insanlık tarihinden bu yana endüstriyel ya da sanayi ya da toplumların gelişmesine baktığımız zaman tarımla başlamıştır. Çünkü tarımda katma değer çok azdır ve en kolay üretilebilecek olan odur tarım toplumlarında itici güç arazidir temel fonksiyon emektir. Sanayi toplumunda itici güç makinedir temel fonksiyon iş gücüdür bilgi toplumunda itici güç bilgidir temel fonksiyon beyin gücüdür. 21. yüzyıl bilgiyi üreten uygulayan değerlendiren ülkelerin yüzyılıdır."

Miladi takvimin sıfır olarak kabul edildiğinde bilginin ilk kez kendini 1700 yıl aradan sonra katladığını ifade eden Şimşek, ilerleyen süreç içerisinde 50 yıl, gelecekte ise bilginin kendini 73 gün içerisinde katlayacağını söyledi.



Türkiye’nin 2023 vizyonunda arzu edilen milli gelirin 2 trilyon dolar, işsizlik oranının yüzde 5’ten az ve ihracatın 500 milyar dolar olduğuna dikkati çeken Şimşek, "Bunları yapacak olan bu dinamik nesildir. Bizim yer altı kaynağımız yok, altın madenimiz yok ama yer üstü kaynağı konusunda bizim üstümüze yok. Türkiye’de şu anda 7,5 milyon üniversite öğrencisi var. 7,5 milyon tuttuğu taşın suyunu çıkaracak sizin gibi insan gücü var" diye konuştu.

21. yüzyılın başarı faktörlerinin Ar-Ge, girişimcilik, inovasyon üçlüsü olduğunu belirten Şimşek, ülkelerin teknoloji hızını yakalamada gecikmesi halinde diğer ülkelerden geri kalacağına vurgu yaptı. "Bugün büyük balığın, küçük balığı yediği değil, hızlı balığın, yavaş balığı yediği dönemdeyiz" diyen Şimşek, Türkiye’de yapılan milli ve yerli üretimlere destek çıkılması gerektiğini söyledi.



Şimşek, Türkiye’nin üretmeyi hedeflediği elektrikle çalışan yerli otomobilin satışa çıktığı anda aracını satıp bu otomobili alacağını sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA