STK'lardan Çocuğun Cinsel İstismarına Karşı Çözüm Önerisi

Kocaeli Barosu ile Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği'nce yaklaşık 2 yılda hazırlanan, 'Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu ve Bu Suçun Yargılanması ile Çocuk Koruma Sistemine İlişkin Değişiklik Önerileri' raporu, kitapçık haline getirilerek, yapılacak kanun düzenlemelerine kaynak olması amacıyla ilgili kurum ve kuruluşlara gönderildi ÇOGEPDER Adli Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Coşkun: 'Çocuğun ister şüpheli, sanık isterse mağdur olsun, yargılama sürecinin olumsuz etkilerinden korunması ve ikincil mağduriyetinin önlenmesi için alınması gereken önlemlerin, yasalarda daha açık ve net şekilde vurgulanmasını sağlayan düzenlemeler önerilmiştir' Kocaeli Barosu Başkanı Gökçe: 'Bu kaynak, yaklaşık 2 yıldır çok ciddi ve titiz çalışma sonucu hazırlandı. Önümüzdeki dönemde TBMM'de tartışmaya açılarak yasalaşması düşünülen kanuna da ciddi bir kaynak olacağını düşünüyoruz'

Kocaeli Barosu ile Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği'nce (ÇOGEPDER), "Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu ve Bu Suçun Yargılanması ile Çocuk Koruma Sistemine İlişkin Değişiklik Önerileri" raporu hazırlandı.

Kocaeli Barosu'nda düzenlenen basın toplantısında konuşan ÇOGEPDER Adli Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Ayşen Coşkun, toplum tarafından hassasiyetle takip edilen cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar konusunun, son günlerde basında yer alan cinsel istismar vak'aları nedeniyle yeniden gündeme oturduğunu belirterek, konuyla ilgili bugüne kadar acil çözüm yollarının arandığının ve ağırlıklı olarak cezaların ağırlaştırılmasının tek çıkış yolu olarak ele alındığının görüldüğünü ifade etti.

Çocukların cinsel istismarı sorununun çözüm yolunun, cezaların arttırılması ya da ağırlaştırılmasına indirgenmemesi gerektiğini kaydeden Coşkun, konuyu bir bütün olarak değerlendirip, suçun önlenmesini hedef alan yasal düzenlemeler yapılmasına ve önleyici hizmet modellerinin geliştirilmesine yönelik çalışmalara ihtiyaç duyulduğunu söyledi.

Çocuğa yönelik cinsel suçlara ilişkin Türk Ceza Kanunu'nda değişiklik yapılması gerektiğine işaret eden Coşkun, "Mevcut düzenleme, failin çocuk olduğu durumlarla yetişkin olduğu durumlar arasında bir fark gözetmemekte ve çocuğun cinsel istismarı suçunu, mağdurun yaşına bağlı olarak tanımlamaktadır. Bu durum, uygulamada çocuklar aleyhine ağır sonuçlar doğmasına ve bu sonuçlara çözüm aranırken de yetişkin suçluların lehine sonuç doğuracak önerilerin gündeme getirilmesine neden olmaktadır." diye konuştu.

Coşkun, uygulamada ortaya çıkan hukuki sorunların çözümü için hızla yapılan yasal değişikliklerin daha önemli sorunların ortaya çıkmasına neden olduğuna dikkati çekerek, Anayasa Mahkemesinin 2015 yılında verdiği iki iptal kararı sonrasında yapılan geçici yasal değişikliklerin sorunları çözmeye yetmediğini, 2016 yılının Kasım ayında TBMM'de bu yönde yapılan tartışmaların, bir aşamadan sonra, çocuklar arasında, cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir neden olmaksızın gerçekleşen cinsel eylemlere nasıl bir tepki ya da ceza verileceği noktasında toplandığını, bu tartışmalara son dönemde ensest, erken ve zorla evlendirme konularının da dahil olduğunu vurguladı.

Kocaeli Barosu ve Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği olarak 2016 yılında, sorunları "çocuğun üstün yararı" ilkesini gözeterek gidermek amacıyla bir atölye çalışması başlattıklarını anlatan Coşkun, geniş katılımlı bir çalıştayla raporlandırılan çalışmaya Adli Tıp Uzmanları Derneği, Çocuk Alanında Çalışan Avukatlar Ağı, Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği, Çocuk Koruma Merkezlerini Destekleme Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Toplum Ruh Sağlığını Geliştirme Derneği, Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneği, Türkiye Psikiyatri Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Türk Tabipleri Birliği ve Yargıçlar Sendikası ile adı geçen dernek ve kuruluşlardan, alanında uzman kişilerin katkı ve desteğiyle olgunlaştırıldığını sözlerine ekledi.

Coşkun, kamuoyunun bilgisine sundukları çalışmanın, cinsel suçlarla ilgili tüm sorunlar için öneriler içermediğine ancak cinsel suçların failinin de mağdurunun da çocuk olduğu durumlara ağırlık verildiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

"Hazırladığımız çalışmanın 3 temel ayağı vardır. Bunlar, cinsel dokunulmazlığa karşı suçun failinin çocuk olmasına ilişkin düzenlemeler, cinsel suç mağduru olan çocukların yargılama sırasında ikinci kez mağdur olmasını önleyici tedbirler ve çocukların erken evlendirilmesine karşı düzenlemelerdir. Çalışmamız kanun teklifi yöntemi ile hazırlanmıştır. Böylece hem bu konuda çalışma yapmak isteyen siyaset kurumuna veri sağlanmak hem de konu ile ilgili herkes için kanun metni üzerinden somut bir tartışma zemini yaratılmak istenmiştir."

- Öneriler

Ayşen Coşkun, hazırladıkları raporla getirdikleri önerileri şöyle sıraladı:

"Fail çocuğun cinsel dokunulmazlığa karşı fiili, cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı değil ise eylemi nedeniyle cezalandırılması yerine bu suçlar için özel olarak öngörülmüş, yapılandırılmış ve düzenlenmiş güvenlik tedbiri yaptırımı uygulanması önerilmektedir. Böylece cinsel dokunulmazlığa karşı suçun hem failinin hem de mağdurunun çocuk olması ve fiilin zora dayalı olmaması haline özgü, onarıcı adalet ilkelerini öne çıkaran bir anlayış sergilenerek, mağdur ve fail çocuğun korunması amaçlanmıştır. Bu öneriyi tamamlayıcı olmak üzere, çocukların maruz kaldıkları cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile çocuklar tarafından işlenen bu tür suçların soruşturulması ve kovuşturulması aşamasında, çocuğun korunmasını sağlayacak usul önlemlerinin alınması gerektiği vurgulanmıştır. Çocuğun -ister şüpheli sanık isterse mağdur olsun- yargılama sürecinin olumsuz etkilerinden korunması ve ikincil mağduriyetinin önlenmesi için alınması gereken önlemlerin yasalarda daha açık ve net şekilde vurgulanmasını sağlayan düzenlemeler önerilmiştir."

Coşkun, raporda, çocukların fuhuşta kullanılması suçu ile çocukların pornografik ürünlerde kullanılmasına ilişkin düzenlemelerde yer alan cezaların arttırılmasını önererek, çocuklara yönelik cinsel sömürü ile daha etkin mücadele edilmesinin amaçlandığına işaret etti.

"Çocukların cinsel istismardan, aile içindeki bireylerin cinsel davranışlarından, erken ve zorla evlenmeden korunmaları ile ilgili yasalarda yapılması istenen değişikliklere yer verilmiştir. Çocuk yaşta evliliklerin önlenmesi için evlenme yaşının 18'e çıkarılması öngörülmektedir." diyen Coşkun, bu kapsamda bazı kanun maddelerinde değişiklik yapılması tavsiyesi getirdiklerini vurguladı.

- Kanun teklifine kaynak

Kocaeli Barosu Başkanı Sertif Gökçe ise "cinsel istismar" konusunun son günlerde gündemi yoğun olarak meşgul eden, toplumun tamamını yakından ilgilendiren ve önümüzdeki günlerde de TBMM'de yasalaşması beklenen bir konu olduğunu söyledi.

Gökçe, tartışmaların gündemde olmadığı dönemde yaklaşık 2 yıl önce alanında uzman dernek ve kuruluşların desteğiyle başlattıkları, "Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu ve Bu Suçun Yargılanması ile Çocuk Koruma Sistemine İlişkin Değişiklik Önerileri" çalışmasını tamamlayarak, kitapçık haline getirmenin gururunu yaşadıklarını vurguladı.

Kitapçıkları siyasi partiler başta olmak üzere konuyla ilgili, alanında uzman kişi ve kuruluşlara dağıtımına başladıklarını dile getiren Gökçe, sözlerini şöyle tamamladı:

"Çocukların cinsel istismarı suçuyla ilgili olarak yasal düzenlemeler ve bu suça ilişkin yargılama süreçlerinde yaşanan sorunlardan yola çıkarak yürüttüğümüz ve özellikle suçun failinin çocuk olması hali, akranlar arası ilişki, evlenme yaşı ve çocuğun yargılama sırasında oluşacak mağduriyetlerden korunması hususlarını ele almaya çalıştığımız bu raporu, çocuğun yüksek yararı doğrultusunda zenginleştirmek üzere tartışmaya açmaya ihtiyaç duymaktayız. Bu kaynak, yaklaşık 2 yıldır çok ciddi ve titiz çalışma sonucu hazırlandı ve önümüzdeki dönemde TBMM'de tartışmaya açılarak yasalaşması düşünülen kanuna da ciddi bir kaynak olacağını düşünüyoruz."
Kaynak: AA