CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba Açıklaması
'Açlık, işsizlik ve geçim sıkıntısının en üst noktaya çıktığı günümüzde, iş bulup çalışabilen emekçilerimizi maalesef iş cinayetlerinde kaybediyoruz'.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, "Açlık, işsizlik ve geçim sıkıntısının en üst noktaya çıktığı günümüzde, iş bulup çalışabilen emekçilerimizi maalesef iş cinayetlerinde kaybediyoruz." görüşünü savundu.
Ağbaba, yazılı açıklamasında, 3 Mart 1992'de Zonguldak Kozlu'daki 263 madencinin yaşamını yitirdiği facianın 26 yıl önce bugün yaşandığını hatırlattı.
"İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü" olan her 3 Mart'ta Türkiye'nin bitmek tükenmek bilmeyen en önemli sorunlarından biri olan iş cinayetleri ile tekrar yüzleştiklerini belirten Ağbaba, "Türkiye, tüm dünyada emekçileri suda boğulan, çadırda yanan, maden ocaklarında katledilen, asansör boşluklarında topluca ölen bir ülke olarak biliniyor. Açlık, işsizlik ve geçim sıkıntısının en üst noktaya çıktığı günümüzde, iş bulup çalışabilen emekçilerimizi maalesef iş cinayetlerinde kaybediyoruz." açıklamasında bulundu.
Kamuoyuna açıklanan rakamlar ile gerçekte iş kazalarından dolayı hayatını kaybeden işçi sayısı arasında çok büyük farklılık olduğunu savunan Ağbaba, şunları kaydetti:
"İş kazalarının neredeyse 2-3 katı büyüklükte meslek hastalıklarına yakalanan emekçiler de değerlendirildiğinde iş yaşamının içinde bulunduğu durum çok net görülecektir. Cinayetlerin ve kazaların önlenmesi, meslek hastalıklarını ortaya çıkaran etkenlerin ortadan kaldırılması için gerekli çalışmalar yapılmaması, her yıl önümüze yeni acı tabloların gelmesine sebep olmaktadır. Kuralsız, güvencesiz çalışma koşulları devam ettiği sürece, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerler kaldırılmadıkça iş cinayetleri ve meslek hastalıkları her yıl artarak devam edecektir. Hükümetin, emek cephesinin taraflarının görüşlerini almadan tek taraflı hazırladığı mevzuatlar değişmekte ancak iş cinayetleri tablosu değişmemektedir. Bir taraftan iş cinayetlerini ve meslek hastalıklarını engellemek istediğini söyleyen hükümetin diğer taraftan kiralık işçilik, esnek çalışma gibi emekçilerin katledilmesine ortam hazırlayan düzenlemeleri yasalaştırması niyetlerini net bir şekilde ortaya koymaktadır."
Kaynak: AA
Ağbaba, yazılı açıklamasında, 3 Mart 1992'de Zonguldak Kozlu'daki 263 madencinin yaşamını yitirdiği facianın 26 yıl önce bugün yaşandığını hatırlattı.
"İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü" olan her 3 Mart'ta Türkiye'nin bitmek tükenmek bilmeyen en önemli sorunlarından biri olan iş cinayetleri ile tekrar yüzleştiklerini belirten Ağbaba, "Türkiye, tüm dünyada emekçileri suda boğulan, çadırda yanan, maden ocaklarında katledilen, asansör boşluklarında topluca ölen bir ülke olarak biliniyor. Açlık, işsizlik ve geçim sıkıntısının en üst noktaya çıktığı günümüzde, iş bulup çalışabilen emekçilerimizi maalesef iş cinayetlerinde kaybediyoruz." açıklamasında bulundu.
Kamuoyuna açıklanan rakamlar ile gerçekte iş kazalarından dolayı hayatını kaybeden işçi sayısı arasında çok büyük farklılık olduğunu savunan Ağbaba, şunları kaydetti:
"İş kazalarının neredeyse 2-3 katı büyüklükte meslek hastalıklarına yakalanan emekçiler de değerlendirildiğinde iş yaşamının içinde bulunduğu durum çok net görülecektir. Cinayetlerin ve kazaların önlenmesi, meslek hastalıklarını ortaya çıkaran etkenlerin ortadan kaldırılması için gerekli çalışmalar yapılmaması, her yıl önümüze yeni acı tabloların gelmesine sebep olmaktadır. Kuralsız, güvencesiz çalışma koşulları devam ettiği sürece, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerler kaldırılmadıkça iş cinayetleri ve meslek hastalıkları her yıl artarak devam edecektir. Hükümetin, emek cephesinin taraflarının görüşlerini almadan tek taraflı hazırladığı mevzuatlar değişmekte ancak iş cinayetleri tablosu değişmemektedir. Bir taraftan iş cinayetlerini ve meslek hastalıklarını engellemek istediğini söyleyen hükümetin diğer taraftan kiralık işçilik, esnek çalışma gibi emekçilerin katledilmesine ortam hazırlayan düzenlemeleri yasalaştırması niyetlerini net bir şekilde ortaya koymaktadır."