Türkiye Bilişim Sanayi Zirvesi
Bilişim Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Karaca: 'TÜBİSAD'ın 2016 rakamlarına göre, 94,3 milyar lira olarak hesaplanan Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektör hacminin 2023 yılında 160 milyar dolara ulaşması hedeflenmekte' '2023 hedefine ulaşmak için 2016’da kaydedilen büyümenin yaklaşık 2 katı hızda bir yıllık ortalama büyüme hızını gerçekleştirmemiz gerekmekte'.
Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Kübra Erman Karaca, TÜBİSAD'ın 2016 rakamlarına göre, 94,3 milyar lira olarak hesaplanan Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektör hacminin 2023 yılında 160 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini bildirdi.
Türkiye Bilişim Sanayi Zirvesi'nin açılışında konuşan Karaca, Türkiye bilişim sektöründe yüzde 95'in üzerinde bir paya sahip olan 200'den fazla TÜBİSAD üyesinin, Türkiye'de yıllık yaklaşık 30-40 milyar dolarlık ticaret hacmini yönettiğini söyledi.
TÜBİSAD'ın 2016 rakamlarına göre, 94,3 milyar lira olarak hesaplanan Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektör hacminin 2023 yılında 160 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini belirten Karaca, şunları kaydetti:
"2016 yılı büyüme hızı yüzde 14,4. Son 5 yıllık büyüme ortalaması ise yüzde 15'tir. Diğer tüm faktörleri dışarıda bırakacak olursak 2023 hedefine ulaşmak için 2016’da kaydedilen büyümenin yaklaşık 2 katı hızda bir yıllık ortalama büyüme hızını gerçekleştirmemiz gerekmekte. Gerekli önlemlerin alınması ve çalışmaların yapılması ile yaklaşık yüzde 25 oranında bir büyüme başarıldığı takdirde bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe yaklaşık 3 yıl gibi bir zaman zarfında 2 katına çıkmamız mümkün olacaktır."
- "Türkiye, 5 yılda dijital ekonomiye dönüşüm konusunda önemli adımlar attı"
Kübra Erman Karaca, Türkiye'nin geçen 5 yılda dijital ekonomiye dönüşüm konusunda önemli adımlar attığını, bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü altyapısını geliştirdiğini, şirketler kesiminde bilgi ve iletişim teknolojileri kullanımında belli bir mesafe alındığını söyledi.
Karaca, "Kamunun altyapı oluşturmada ve e-devlet hizmetlerinin kalitesinde sağlamış olduğu gelişme, bilgi ve iletişim teknolojilerinin şirketler kesimi ve vatandaşlar tarafından daha yaygın olarak kullanılması için önemli oldu. Ancak Türkiye'nin bu alanda katettiği mesafeyi, diğer ülkeler ile karşılaştırdığımızda hak ettiğimiz yerden oldukça geride olduğunu üzülerek tespit ettik." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin tüm ülkeler içinde daha da hızlanması gerektiğini belirten Karaca, dijital ekonomiye dönüşümün "altyapı, Ar-Ge, kamu ve özel sektörde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılması", "toplumda bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılması" başlıklarında incelenebileceğini bildirdi.
Türkiye'nin OECD ve AB ülkeleri arasında bu faktörler itibarıyla son 5-6 ülke arasında yer aldığını vurgulayan Karaca, bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımının artarken, üretim kapasitesinin düşük kaldığını söyledi. Karaca, Türkiye'nin pazar payını ve rekabet gücünü artırması gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Dijital ekonomi stratejilerini ve politikalarını yönlendiren bir yönetişim modeli ve yapılanması zorunludur. Bu yapı sadece bir topluluğu değil, tüm toplumu, sadece bir sektörü değil, tüm sektörleri, sadece bir kamu kurumunu değil, tüm kamu kurumlarını kapsayıcı ve denetleyici sorumlulukta olmalıdır. Dijital değişimin yönetimi, koordinasyonu ve etkinliği, devletin en üst seviyede ve rolde bu konuyu sahiplenmesi ile ilgili mevzuat ve kanunlarla desteklenmesiyle mümkün olacaktır. Türkiye'nin teknolojik dönüşüme ayak uydurabilmesinin bir başka koşulu da iş dünyasında dönüşümün sağlanmasıdır."
Kaynak: AA
Türkiye Bilişim Sanayi Zirvesi'nin açılışında konuşan Karaca, Türkiye bilişim sektöründe yüzde 95'in üzerinde bir paya sahip olan 200'den fazla TÜBİSAD üyesinin, Türkiye'de yıllık yaklaşık 30-40 milyar dolarlık ticaret hacmini yönettiğini söyledi.
TÜBİSAD'ın 2016 rakamlarına göre, 94,3 milyar lira olarak hesaplanan Türkiye bilgi ve iletişim teknolojileri sektör hacminin 2023 yılında 160 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini belirten Karaca, şunları kaydetti:
"2016 yılı büyüme hızı yüzde 14,4. Son 5 yıllık büyüme ortalaması ise yüzde 15'tir. Diğer tüm faktörleri dışarıda bırakacak olursak 2023 hedefine ulaşmak için 2016’da kaydedilen büyümenin yaklaşık 2 katı hızda bir yıllık ortalama büyüme hızını gerçekleştirmemiz gerekmekte. Gerekli önlemlerin alınması ve çalışmaların yapılması ile yaklaşık yüzde 25 oranında bir büyüme başarıldığı takdirde bilgi ve iletişim teknolojileri sektöründe yaklaşık 3 yıl gibi bir zaman zarfında 2 katına çıkmamız mümkün olacaktır."
- "Türkiye, 5 yılda dijital ekonomiye dönüşüm konusunda önemli adımlar attı"
Kübra Erman Karaca, Türkiye'nin geçen 5 yılda dijital ekonomiye dönüşüm konusunda önemli adımlar attığını, bilgi ve iletişim teknolojileri sektörü altyapısını geliştirdiğini, şirketler kesiminde bilgi ve iletişim teknolojileri kullanımında belli bir mesafe alındığını söyledi.
Karaca, "Kamunun altyapı oluşturmada ve e-devlet hizmetlerinin kalitesinde sağlamış olduğu gelişme, bilgi ve iletişim teknolojilerinin şirketler kesimi ve vatandaşlar tarafından daha yaygın olarak kullanılması için önemli oldu. Ancak Türkiye'nin bu alanda katettiği mesafeyi, diğer ülkeler ile karşılaştırdığımızda hak ettiğimiz yerden oldukça geride olduğunu üzülerek tespit ettik." ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin tüm ülkeler içinde daha da hızlanması gerektiğini belirten Karaca, dijital ekonomiye dönüşümün "altyapı, Ar-Ge, kamu ve özel sektörde bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılması", "toplumda bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanılması" başlıklarında incelenebileceğini bildirdi.
Türkiye'nin OECD ve AB ülkeleri arasında bu faktörler itibarıyla son 5-6 ülke arasında yer aldığını vurgulayan Karaca, bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanımının artarken, üretim kapasitesinin düşük kaldığını söyledi. Karaca, Türkiye'nin pazar payını ve rekabet gücünü artırması gerektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Dijital ekonomi stratejilerini ve politikalarını yönlendiren bir yönetişim modeli ve yapılanması zorunludur. Bu yapı sadece bir topluluğu değil, tüm toplumu, sadece bir sektörü değil, tüm sektörleri, sadece bir kamu kurumunu değil, tüm kamu kurumlarını kapsayıcı ve denetleyici sorumlulukta olmalıdır. Dijital değişimin yönetimi, koordinasyonu ve etkinliği, devletin en üst seviyede ve rolde bu konuyu sahiplenmesi ile ilgili mevzuat ve kanunlarla desteklenmesiyle mümkün olacaktır. Türkiye'nin teknolojik dönüşüme ayak uydurabilmesinin bir başka koşulu da iş dünyasında dönüşümün sağlanmasıdır."