'DEAŞ'a Karşı Koalisyondaki Bazı Müttefiklerimiz...'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "DEAŞ’a karşı kurulan koalisyon içindeki bazı müttefiklerimiz gidip YPG/PKK örgütlerine destek vererek bir başka terör örgütünden medet umuyor" dedi.

'DEAŞ'a Karşı Koalisyondaki Bazı Müttefiklerimiz...'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nde gerçekleşen programda Türkiye’nin dış politikası ve dünya siyaset sistemleri hakkında açıklamalarda bulundu. Konuşmasında terör örgütlerine karşı işbirliği içinde olunması gerektiğine değinen Bakan Çavuşoğlu, dünyanın pek çok farklı ülkesinden DEAŞ terör örgütüne katılım olduğunu bu sebeple iki ülkenin teröre karşı mücadelede işbirliklerini artırması gerektiğini söyledi.



Bakan Çavuşoğlu, Suriye konusunda Rusya ile yürüttükleri çalışmalar hakkında "Rusya ile yaklaşık 1 buçuk yıldır çok samimi bir işbirliğimiz var. Ve bu işbirliğinin neticelerini almaya başladık. Suriye’de çatışmaların durdurulması, çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulması ve de genel anlamda Suriye’nin istikrara kavuşması için önemli adımlar attık. Moskova’da başlayan İran’la beraber 3’lü toplantımızı Astana sürecine dönüştürdük. Astana Zirvesi’nden sonra Soçi Zirvesi’ni gerçekleştirdik. Ve bu çabalarımız sayesinde sahada durum 1 buçuk yıl öncesine göre çok daha iyidir. Bugün Doğu Guta’da idlib’te bazı ihlaller var bunlarında durdurulması gerekiyor. Bu konuda garantör ülkeler olarak üzerimize çok önemli sorumluluklar düşüyor. Fakat 1 buçuk sene öncesine, Halep öncesine göre sahadaki durum çok daha iyidir. Şimdi siyasi süreci konuşmaya başladık. Esasen siyasi süreç konusunda da Türkiye ve Rusya İran’ın da desteği ile önemli adımlar attı" ifadelerini kullandı.

“KALMAK İSTEYEBİLİR, BU DA DOĞALDIR”

Suriye’nin demokratik bir seçime hazırlanması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, Astana’da ve Soçi’de atılan adımların Cenevre’de devam edeceğini söyledi.

Bu adımların atılması halinde Suriye meselesinde ilerleme kaydedilebileceğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, Rusya’nın bölgedeki varlığı hakkında "Rusya’nın da Suriye’de mevcudiyeti var, üstleri var. Kalmak isteyebilir, bu da doğaldır. Ama huzurun olmadığı yerde çatışmaların savaşın devam ettiği yerde biz de güven içinde olamayız. Komşu ülke olarak Türkiye de güven içinde olmaz. Eğer Rusya Suriye’de kalacaksa da Rusya da kendisini orada güvende hissedemez. Burada Rusya sınırları içinde de kendimizi güvende hissedemeyiz. İşte bu ortak anlayışımızla, mücadelemizi iş birliğimizi sürdürüyoruz" şeklinde konuştu.

Çavuşoğlu Yemen ve Libya’daki duruma da değinerek buralardaki meselelerin de gözardı edilmemesi gerektiğini belirtti.



"RUSYA İLE OLAN İŞBİRLİĞİMİZDE NETİCE ALIYORUZ"

Rusya ile başarılı bir işbirliği yürüttüklerini ve bu durumun Avrupa kurumları ile gerçekleşmediğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, "Rusya ile olan işbirliğimizde netice alıyoruz. Suriye ile ilgili fikirdaş ülkeler toplantısı var. Önce 10 ülkeydi sonra 25 ülke oldu. Toplanıyoruz toplanıyoruz netice yok. DEAŞ’a karşı koalisyon var, 65 ülke var içinde, 65 ülke DEAŞ’a karşı mücadele edemiyor, içindeki bazı müttefiklerimiz gidip YPG/PKK örgütlerine destek vererek bir başka terör örgütünden medet umuyor. Bu esasen küresel sistemin samimiyetsizliğinin göstergesidir. Ve kararlı olmayışının, vurdumduymazlığının bir sonucudur. 65 ülke bir terör örgütüne karşı koalisyon oluşturuyor ama hala her yerde DEAŞ terör örgütü var" ifadelerini kullandı.

"BUNLARI ÇÖZMEK SADECE TÜRKİYE VE RUSYA’NIN GÖREVİ DEĞİL"

Rusya ile beraber başladıkları ve daha sonra İran’ın da desteği ile devam ettikleri sürece değinen Bakan Çavuşoğlu, küresel güçlerin bu durumdan rahatsız olmaması gerektiğini, tam tersine bu işbirliklerine destek olması gerektiklerini söyledi.

Dünyadaki sorunların sorumlusunun Türkiye ya da Rusya olmadığını söyleyen Çavuşoğlu "Dünyadaki sorunların ya da bugün karşı karşıya kaldığımız sınamaların da sorumlusu biz değiliz ve bunları çözmek sadece Türkiye ve Rusya’nın görevi değil. Bu sebeple küresel sistemin daha etkili olması gerekiyor. Uluslararası örgütlerin daha etkin olması gerekiyor. Bugün Birleşmiş Milletlere bakıyoruz daha etkin mi, hayır. Avrupa kurumlarına bakıyoruz, Avrupa Konseyi, Rusya ve Türkiye’de üye, daha etkin mi? Hayır. Veya Avrupa Birliği, Avrupa’nın karşı karşıya kaldığı sorunları çözmede başarılı mı? Hayır değil. Peki neden? Demek ki politika üretmekte sıkıntı var, vizyon konusunda sıkıntı var. Ve bana göre de eksende kayma var" dedi.



"BM KENDİSİNİ REFORME EDEMEDİĞİ İÇİN BEKLENTİLERİ KARŞILAMIYOR, SORUNLARI ÇÖZMEKTE BAŞARISIZ"

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin radikalizmin evi olmaya, terör örgütlerinin savunulduğu bir platform olmaya doğru gittiğini söyleyen Çavuşoğlu "Değerler ekseninde hareket etmeyen, siyasi ideolojiler çerçevesinde hareket eden bir örgüt olmaya başladı.

Aynı şekilde Avrupa Parlamentosu, ulusal meclisler. Peki bu anlayış değişmezse nereye gideceğiz? İkinci Dünya Savaşı öncesine doğru mu gidiyoruz? Bugünkü anlayışla ortada bir düşman var. Belki İslam veya antisemitizm veya anti-göçmen, her şey. Yarın ne olacak, bu sefer Katolik- Protestan çatışmasına dönecek. Etnik çatışmalara da dönecek belki Katolik-Ortodoks çatışmalarına da dönecek. Bu radikalizm gideceği nokta budur. Din, mezhep ayrım yapmaksızın çatışmaya dönüşebilir. Ciddi bir potansiyel var. Bu anlayışların değişmesi lazım" açıklamasını yaptı.

Bununla birlikte uluslararası örgütlerin siyasi olarak etkin olabilmesi için kendisini reforme etmesi gerektiğine değinen Bakan Çavuşoğlu, "Bugün Birleşmiş Milletler kendisini reforme edemediği için beklentileri karşılamıyor, sorunları çözmekte başarısız. Kapsayıcı değil, herkesi kapsamıyor. 5 ülkenin 1 tanesi veto ettiği zaman dünya ile ilgili sorunlarla ilgili hiçbir sonuç alamıyorsunuz. Tüm kıtaları ve dinleri içinde barındırmıyor" dedi.

Çavuşoğlu, Avrupa kurumlarının kendilerini yenilememesi halinde prestijlerini kaybedeceğini ve nihayetinde yok olacaklarını belirtti.



"BU DEĞİŞİMİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ İÇİN İKİNCİ DÜNYA SAVAŞI GİBİ BİR SAVAŞ YAŞAMAK DURUMUNDA KALMAYIZ"

Tarihte yaşananlardan ders çıkarılması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

"Bu değişimin gerçekleştirilmesi için İkinci Dünya Savaşı gibi bir savaş yaşamak durumunda kalmayız. Çatışmalara girmek zorunda kalmayız. Geçmişteki çatışmalardan geçmişteki aşırılıklardan ders alarak bugünkü hatalarımızdan bir an önce dönüp kendimizi kontrol edip, reforma tabi tutmamız lazım. Ancak böyle sorunlarımızı çözebiliriz" dedi.

Dünyada sadece sorunlar olmadığını, insanlık için fırsatlar olduğunu da söylen Çavuşoğlu, konuşmasına "Sadece sorunlar yok. Bugün dünya ve değişik kıtalar insanlık için değişik fırsatlarda sunmaktadır. Önemli olan bunları değerlendirmektir" ifadeleriyle son verdi.

Kaynak: İHA