'Kendi Silahını Üreten Bir Ülke Olmasaydık Dik Durabilir Miydik?'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karaaslan: 'Bugün kendi silahını üreten bir ülke olmasaydık, İHA'larla SİHA'larla bu mücadeleyi bu kadar güçlü vermeseydik bu kadar dik durabilir miydik? Böyle dik duruşun arkasında da dimdik duran bir lider var' 'Bugün bu dik duruşumuzun arkasındaki en büyük güç, milli ve manevi değerlerimize karşı duymuş olduğumuz o güvenin tekrar artmış olmasıdır. Öyle de olduğunda bütün farklılıkları bir kenara koyup tek yürek olarak hareket edebiliyoruz'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, "Bugün kendi silahını üreten bir ülke olmasaydık, İHA'larla SİHA'larla bu mücadeleyi bu kadar güçlü vermeseydik bu kadar dik durabilir miydik? Böyle dik duruşun arkasında da dimdik duran bir lider var." dedi.

Karaaslan, Çankırı Sabiha Anne Kadın Eğitim Kültür Merkezi'nde sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi. Bugün sınırlarının ötesinde Türkiye'nin güvenliği ve bu coğrafya için terör örgütlerine karşı önemli bir mücadele verildiğine işaret eden Karaaslan, "Ama yalnızız. Maalesef tarihin birçok döneminde olduğu gibi yalnızız. Hem de terör gibi bir bela ile şu anda mücadele eden tek ülke Türkiye olarak hakikaten yalnızız." dedi.

Türkiye'nin terör örgütüne karşı yapılan mücadelede yalnız kalmasına rağmen çok güçlü olduğunu vurgulayan Karaaslan, bir arada, omuz omuza bulunduklarını söyledi. Birbirlerinden aldıkları güçle millet neymiş dünyaya gösterdiklerini belirten Karaaslan, şöyle devam etti:

"Sınırlarımızın ötesinde Mehmetçiklerimizle böyle bir mücadele verilirken sınırlarımızın içinde güven ve huzur içinde yaşayan bizlere ne düşer, sorusunun cevabını çok iyi vermek zorundayız. Daha çok çalışmak, daha çok üretmek, daha büyük faydalar sağlamak, daha azimle koşmak, elimizden gelen neyse onu bugüne kadar olduğundan çok daha iyi şekilde yapmalıyız. Bu ülkenin gençlerine bugüne kadar olmadığından çok daha fazla ihtiyacı var. O gençlerin donanımlı eğitim alması lazım. O gençlerin yeni teknolojilerin sadece kullanıcısı değil, üreticisi olmasını, o gençlerin dünyaya 'Artık bunu ben de üretebiliyorum' diyebilmesine ihtiyacımız var. Hamdolsun, manevi dünyamız öyle zengin ki hem ecdadımızın bize bıraktığı bu miras hem de dinimizin bize öğrettikleriyle bugün Allah'ımıza güveniyoruz ve yolumuzda bu yüzden büyük bir inançla yürüyoruz."

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Suriye'nin Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı'nda Türkiye'nin çok dik bir duruş sergilediğine dikkati çeken Karaaslan, şunları söyledi:

"Bugün kendi silahını üreten bir ülke olmasaydık, İHA'larla SİHA'larla bu mücadeleyi bu kadar güçlü vermeseydik bu kadar dik durabilir miydik? Böyle dik duruşun arkasında da dimdik duran bir lider var. Allah onu başımızdan eksik etmesin. Bugüne kadar 3 binden fazla terörist etkisiz hale getirildi. 3 binden fazla teröristin bu kadar silahla bombayla bizim sınırlarımızın dibinde ne işi vardı? Ne için orada konuşlanmışlardı? Başka bir saldırıya geçmek için nereden hareket bekliyorlardı?"

- "Gençler belki daha öncesinden çok daha öz güvenli"

Karaaslan, dünyanın hiçbir ülkesinde sınır ülkelerinden biri diğerine bomba attığında buna sessiz kalınamayacağını vurgulayarak şunları kaydetti:

"O yüzden hamdolsun, sadece kendi memleketimizin meseleleriyle ilgili değil, dünyada yaşanan bütün zulümlere karşı sessiz kalmıyoruz. İyi ki böyle bir milletin evladıyız diyoruz. Bugünkü gençler belki daha öncesinden çok daha öz güvenli. Bugün bu dik duruşumuzun arkasındaki en büyük güç, milli ve manevi değerlerimize karşı duymuş olduğumuz o güvenin tekrar artmış olmasıdır. Öyle olduğunda bütün farklılıkları bir kenara koyup tek yürek olarak hareket edebiliyoruz. İşte bütün dünyanın anlamadığı, 'Nasıl oldu da yaptılar' dediği, 15 Temmuz'u görmek istemeyenlerin asıl görmesi gereken de bu duruşa bağladığımız güçtür."
Kaynak: AA