Olumsuzluklarla Mücadelede 'Gülmek İyileştirir'
Gülmek İyileştirir Derneği’nin kurucusu Aslı Bastıyalı, “Gülebilmek, yaşanan şeylerin pozitif taraflarına bakabilmek hatta komik olmayan bir şeye gülebilmek bile olayların gidişatını olumlu anlamda değiştirebiliyor” dedi.
Aslı Bastıyalı özgeçmişini katılımcılarla paylaştıktan sonra “Hayatımın dönüm noktası” diye tarif ettiği 2014 yılında 3,5 yaşındayken lösemi tanısı konulan ve 6 yaşına kadar tedavisi süren kızının ve aile olarak kendilerinin girdiği belirsiz süreçte edindikleri zorlu deneyimleri nasıl güzel bir sonuca dönüştürmeye çalıştıklarını anlattı.
“Hayatta en önemli özellik: Akışta kalabilmek”
Bastıyalı, “Hayatın dönem dönem hepimize yaptığı kötü şakalar var maalesef. Bununla baş edebilmenin en doğru yollarından biri de akışta kalabilmek. Hayatta insanın bir özelliği olacaksa bence en önemli özellik bu olmalı. Akışta kalabilmek, başınıza gelen olaylara direnmemeyi başarabilmek ve hayatın götürmeye çalıştığı yolu en iyi şekilde takip edebilmek doğru bir hayat biçimi bence. Hayatımızda başımıza gelen bazı şeylerin kontrolü yok ve kontrolümüz olmayan bir şeyi de kontrol etmeye çalışmak gerçekten çok yorucu. Bu noktada gülmeyi unutmamak gerekiyor. Gülebilmek, yaşanan şeylerin pozitif taraflarına bakabilmek hatta komik olmayan bir şeye gülebilmek bile olayların gidişatını olumlu anlamda değiştirebiliyor. Gülmenin fiziki faydalarına gelince kahkaha endorfin salgılatarak insanın kendini iyi hissetmesini sağlıyor, morfin etkisi yaparak ağrı toleransını yükseltiyor ve melatonin salgısını artırarak uyku kalitesini geliştiriyor” diye konuştu.
“Gülmeye ihtiyacı olan gruplara ulaşmak için kurulduk”
Kurucusu olduğu Gülmek İyileştirir Derneği hakkında da bilgi veren Bastıyalı, “Biz yaklaşık 1,5 yıllık yeni bir derneğiz. Temmuz 2016 yılında toplumda gülmeye ihtiyacı olan ama bu konuda destek alamayan gruplara ulaşmak amacıyla kurulduk. Kanser hastaları, travma, terör mağdurları ve başta kanserli çocuklar olmak üzere çalışmalarımızı başlattık. İlk hedef olarak kendimize yaşadığımız deneyimden de yola çıkarak kanser hastalarını ve yakınlarını seçtik. Özellikle psiko-onkolojinin zorlu kanser sürecinde ne kadar önemli olduğunun altını çizecek çalışmalar yaptık. Kanser hastalarının ruhsal tedavi alabilmek için hastanelerinden psiko-onkolog talep etmelerini sağlamaya çalıştık. ‘Kanser haberini vermenin 6 adımı’ adlı bir broşür bastırdık ve şu an özel bir hastanemiz bu broşürlerimizi kullanıyor ve farklı hastanelerin de bu broşürleri kullanacağını umut ediyoruz” şeklinde konuştu.
“Kanser hastası çocuklarımız için hijyenik oyun merkezi açılıyor”
Son olarak üzerinde çalıştıkları kanser hastası çocuklar için Hijyenik Oyun Merkezi Projesi’nden bahseden Aslı Bastıyalı, “Hemen hemen çalışmalarımızın son aşamasına geldik. Topladığımız bağışlarla İstanbul Altunizade’de yapılan merkezimiz, Nisan ayında açılacak ve kanser hastası çocuklarımız burada oyun oynayacak, sosyalleşebilecek ve hijyen şartları onlara uygun düzenlenmiş bir alanda kaliteli zaman geçirecek” açıklamasında bulundu.
Söyleşinin sonunda Aslı Bastıyalı kendisine yöneltilen soruları cevapladı ve Prof. Dr. Özen Kulakaç tarafından verilen teşekkür plaketini aldı.
Söyleşiye; Rektör Danışmanı Doç. Dr. Murat Terzi, Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Özen Kulakaç, OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ve Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi hemşireleri, Lösemili ve Kan Hastalıklı Çocuklar Derneği (LÖSAM) Yönetim Kurulu temsilcileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.