FETÖ'nün Eğirdir'deki 700 Harbiye'liyi Ankara'ya Götürülme Girişimi Karar Davası

Isparta’da 15 Temmuz gecesi Eğirdir’deki 700 Harbiye’linin Ankara’ya götürülme girişimi davasında, halen Afrin Operasyonu’nda görevli bir Yüzbaşı ile tutuklu sanıklardan birinin babası tanık olarak dinlendi. Sanık oğlunun daha önce verdiği beyanlar doğrultusunda ‘Kendisini zorla cemaat evlerine gönderdiği’ yönündeki soruya cevap veren tanık baba, “Evet, oğlum dinini öğrensin, namaz kılsın diye ‘Abilere’ ben gönderdim ama o dönem terör örgütü olduğunu bilmiyordum. Bu olaylar yaşandıktan sonra ben 16 Temmuz sabahı oğlumu aradım ve vatanına en ufak bir ihanetin varsa kafana sık ve gözüme gözükme dedim” diye konuştu.

FETÖ'nün Eğirdir'deki 700 Harbiye'liyi Ankara'ya Götürülme Girişimi Karar Davası
Fethullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki hain ve kanlı darbe girişimi sırasında, Isparta’daki Tugaydan çıkacak olan araçlarla Eğirdir Dağ Komando Okulu’nda eğitim gören 700 Harbiye’liyi Ankara’ya sevk edecekleri iddiasıyla, 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen 9’u tutuklu 21 sanıklı davanın görülmesine devam edildi.

Aralarında Isparta eski Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanı Tuğgeneral Mustafa Kurutmaz ile eski Erkan Başkanı Orhan Yılmaz’ın da tutuklu sanık olarak bulunduğu davanın duruşması, güvenlik gerekçesiyle Isparta Adliyesi Konferans Salonu’nda görüldü.

Duruşma Salonu’na sanık yakınları, polis ekipleri tarafından kapı girişinde arandıktan içeri alındı.

2 tutuklu sanık ve 1 tanık SEGBİS ile duruşmaya katıldı

Duruşmaya, eski Terörizmle Mücadele Eğitim ve Tatbikat Merkezi Komutanı Tuğgeneral Mustafa Kurutmaz ile Merih Özşahin mahkemede tanıklığı istenen ve halen Suriye’nin Afrin Bölgesi’ndeki Zeytindalı Harekatı’nda görevli Yüzbaşı Melih B. SEGBİS aracılığıyla katılırken, tutuklu sanıklar İlhan Çağrı Kayaoğlu, Ahmet Nazif Şahinoğlu, Nurhan Baran, Ahmet Yıldırım, Orhan Yılmaz, Cumhur Keyik, Hüseyin Seçkin Eraslan ile tutuksuz sanıklar ve sanık avukatları da salonda hazır bulundu.

İstenen raporlar mahkemeye geldi

Mahkeme Başkanı Hacı Mustafa Yazıcı, dava öncesinde Genel Kurmay’dan istenen istihbarat raporlarının geldiğini, ayrıca bazı sanıklar hakkında istenen dijital materyal raporları ile Emniyet’ten istenen ses dosyalarının mahkemeye teslim edildiğini aktardı.

Afrin Operasyonu’nda görevli Yüzbaşı SEGBİS ile tanıklık etti

Bugün sabah başlayan duruşmada, Afrin’deki Zeytindalı Herakatı’nda görevli Yüzbaşı Melih B.’nin Gaziantep’ten yaptığı SEGBİS bağlantısı aracılığıyla yapılan tanık beyanlarıyla başladı.

Tanık Yüzbaşı yaptığı beyanlarda, o gece sivil olarak kendisi ile emrine verilen 4 askeri görevlinin lojmanlar bölgesinin dışında oluşabilecek hareketlilik için görevlendirildiklerini ileterek, “Bize müdahale edin değil, haber verin emri verildi” dedi.

Tanık beyanlarında o gece yaşananları anlatan Melih B. ayrıca, Mahkeme Heyeti ve sanıklar tarafından yöneltilen çeşitli sorulara da cevap verdi.

“Evet, oğlum dinini öğrensin, namaz kılsın diye ‘Abilere’ ben gönderdim”

Duruşmada ayrıca, daha önce kendisinin lise dönemleri sonrasında babası tarafından zorla FETÖ evlerine gönderildiği yönünde beyanlarda bulunan Mert Can Düzgün’ün babası Nizamettin Düzgün’de tanık olarak dinlendi.

Sanık oğlunun verdiği ifadeleri doğrulayan tanık baba Düzgün, bir halı saha maçına gittiğinde orada futbol oynadığı bir takımda FETÖ’cülerle tanıştığını, ancak o dönemde onları terör örgütü mensubu olarak değil, dinine yakın ‘Nur Cemaati’nden kimseler olarak gördüğünü anlattı.

Sanık oğlunun liseden sonra yaz tatillerinde dinini öğrenmesi ve namaz kılması adına ‘Abiler’ diye tabir edilen evlere gönderdiğini doğrulayan baba, kendisinin de birkaç sohbete katıldığını ancak sonrasında bir daha gitmediğini söyledi.



“O dönem böyle bir örgüt olduğundan şüphe etmedik”

Bunun üzerine oğlunu FETÖ’cülerin yanına gönderirken, onların kim olduğunu araştırıp sormadığı yönünde soru yönelten Mahkeme Başkanı Hacı Mustafa Yazıcı, “Biz bile dava dosyalarından okuya okuya hangi örgütün ne tür olduğunu öğrendik. Kültürümüz arttı. Bir insan, oğlunu kimin yanına gönderdiğini hiç mi sorgulamaz?” dedi.

O dönem, bu insanların dinine yakın kimseler olarak gözüktüğünü anlatan baba, böyle bir durumdan o dönem şüphe etmediğini söyledi.



“Vatanına en ufak bir ihanetin varsa, kafana sık ve gözüme gözükme dedim”

Mahkeme Başkanı tarafından oğlunun kod adı bulunduğunun söylenmesi üzerine Nizamettin Düzgün, o durumlardan haberdar olmadığını savundu.

Tanık baba ayrıca, son olarak 16 Temmuz 2016’da şu an tutuklu bulunan oğlunu aradığını ve telefonda, “Vatanına en ufak bir ihanetin varsa, kafana sık ve gözüme gözükme dedim” beyanında bulundu.

İddia Makamı Mütalaayı tekrar etti

Tanık beyanları sonrasında Mahkeme Başkanı Yazıcı, İddia Makamı’na verilen Mütalaayı sordu.

İddia Makamı tarafından “Daha önce verilen Mütalaayı tekrar ederiz” denildi.

Sanık avukatlarının savunmalarına geçildi

Mahkeme Heyeti, daha sonra 15 Temmuz gecesi görevli olan ve mesaiye çağrılan tanık sıfatındaki askeri görevlilerin beyanlarını dinledi.

Ardından tutuklu ve tutuksuz sanık avukatlarının esasa ilişkin savunmalarına geçildi.
Kaynak: İHA