İzmir'deki 'Askeri Casuslukta Kumpas' Davası

FETÖ mensuplarınca sahte delil üretilerek kumpas kurulduğu iddiasına ilişkin davada 92 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının İzmir'deki "askeri casusluk" soruşturmasında sahte delil üreterek kumpas kurdukları iddiasına ilişkin davada 92 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, müştekiler ile taraf avukatları hazır bulundu.

Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayda alınan duruşmaya tanık olarak katılan eski polis memuru A.Y'nin ifadesi, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan tutuklu olduğu için kanun gereği yemin ettirilmeden alındı.

İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesinde çalıştığı dönem bu dosyanın sanıklarından Hasan Ali Okan ve Ramazan Karakayalı'nın amiri olduğunu belirten A.Y, bağlı bulunduğu birimde herhangi bir telefon dinlemesi yapmadığını ileri sürdü.

Mahkeme başkanı, bazı sanık isimlerini saydıktan sonra sanığa, "Bu isimlerin FETÖ ile bağlantısı hakkında ne biliyorsun?" diye sordu. Tanık A.Y. ise "Herhangi bir bilgim yok." cevabını verdi.

Bunun üzerine söz alan müşteki emekli Albay Coşkun Başbuğ da FETÖ'den tutuklu olan bir tanığın verdiği ifadelere itibar edilmemesi gerektiğini belirterek "FETÖ'den yargılanan sanıkların örgütle irtibatını ortaya çıkartacak beyanda bulunmasını beklemiyoruz." ifadelerini kullandı.

Tanık N.K. ise oğlunun İzmir'deki askeri casusluk davasındaki yargılamanın ardından beraat ettiğini vurguladı. O dönem sabah erken saatlerde çok sayıda emniyet mensubunun evinde arama yaptığını anlatan N.K, şöyle konuştu:

"Oğlum evde yoktu. Polisler bana 'Siz salonda dinlenin, rahatsız olmayın.' dedi. Polislerin evin her tarafına yayılarak arama yapması beni çok şaşırtmıştı. Aramanın sonlandıracağı sırada gelen askeri savcının FETÖ ile bağlantısından ihraç olduğunu sonradan öğrendim. Ev aramasında, oğluma ait olmayan CD'ler bulundu. O sırada itirazı kabul edilmedi ancak sonra yapılan kriminal inceleme neticesinde CD'lerin oğluma ait olmadığı ortaya çıktı. Oğlum, sonradan üretilen sahte delil nedeniyle yaklaşık 2 yıl tutuklu kaldı, mesleğinden uzaklaştırıldı. 2 yıl görmediği oğluna yurt dışı görevinde olduğunu söyledi. Oğluna, "Baban askeri casusluk yaptı." diyemedik çünkü bu davanın adı çok kötü ve ürkütücüydü."

Tanık Dilek Başbuğ da müşteki Coşkun Başbuğ'un eşi olduğunu dile getirdi.

Marmaris'teki 2 katlı evine çok sayıda polisin baskın yaparak 3-4 saat süren bir arama yaptığını anlatan Başbuğ, "Arama sırasında kesintisiz bir şekilde kamera kaydı yapılmadı. Ele geçirilen dijital materyallerin imajı alınmadı ayrıca delil torbası ise mühürlenmeden polislerce evden çıkartıldı." diye konuştu.

- Dava ve iddianame

"Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma" iddialarına ilişkin davada sahte deliller üretilerek kumpas kurulduğu iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada 25 kişi tutuklanmış, 5 zanlı tahliye edilmişti. Soruşturmaya ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olarak yer aldığı 68 sanıklı iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

Dosyadaki sanık sayısı, davanın 10 Temmuz 2017'de verilen ara kararla dönemin Emniyet Genel Müdür Yardımcıları Mustafa Gülcü ve Celal Uzunkaya'ya kurulduğu iddia edilen kumpas davasıyla birleştirilmesiyle 33'ü tutuklu olmak üzere 85'e yükselmişti.

Birleştirilen son dosyayla sanık sayısı 92'ye yükselmişti.
Kaynak: AA