Hollanda Meclisi Kendi Hukukçularının 'Soykırım' Uyarısını Göz Ardı Etti

1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen tasarıyı kabul eden Hollanda meclisi, 'soykırım kavramının kullanılması' hakkında milletvekilleri için hazırlanan tavsiye raporlarını dikkate almadı Milletvekilleri için tavsiyeler içeren raporda, yeterli delil olmadığında itidalli davranılması gerektiği vurgulandı Raporda, soykırımla ilgili yasal boyuttan hakimlerin bahsetmesi gerektiğine işaret edildi.

Hollanda meclisi, 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarını destekleyen tasarıyı oylarken Hollanda hükümetinin "soykırım kavramının kullanılması" konusunda hazırlattığı tavsiye raporunu dikkate almadı.

Hollanda meclisinin talebi üzerine Hollanda hükümeti, politikacıların genel anlamda ve terör örgütü DEAŞ'ın işlediği suçlar bağlamında "soykırım" terimini kullanıp kullanamayacaklarını irdelemek için bir yıl önce "Uluslararası Hukuk Dış Danışmanı" (EVA) ve "Uluslararası Konularda Tavsiye Komitesi" (CAVV) adlı komisyonlara rapor hazırlattı.

Ermeni iddiaları çerçevesinde karar alan parlamentoların örnek olarak belirtildiği raporda, tarihi olaylardan çok halihazırda devam olaylara yönelik değerlendirmelere yer verildi.

Hollanda meclisinin dikkate almadığı tavsiye raporunda, "yeterli delil bulunmaması durumunda itidalli davranılması gerektiği" vurgulandı.

Ayrıca "soykırım ya da insanlığa karşı suçun yasal boyutundan bahsin sadece bir hakim tarafından belirlenebileceğine yönelik açıklamaların dikkate alınması gerektiği" tavsiyesi de raporda yer aldı.

- "İtidal gereklidir"

Parlamentonun bağımsız bir duruş sergileyebileceği ancak uluslararası hukuka göre buna özel önem atfedilemeyeceği belirtilen raporda, "Parlamento, soykırım ya da insanlığa karşı suç işlendiğine veya işleniyor olduğuna dair hükümeti tutum almaya davet edebilir." ifadesine yer verildi.

Raporun sonuç ve tavsiyeler bölümünde de "Hükümetler ve parlamentolar, soykırım ya da insanlığa karşı suç konularında fikir beyan edebilseler de bu konularda itidal gereklidir. Yeterli, güvenilir ve kayıtlı gerçeklerin bulunmaması durumunda derinlemesine inceleme şarttır ve itidal tercih edilir." ifadesi yer aldı.

Raporda, ayrıca "Uluslararası ilişkilerde siyasi riskler" başlığı altındaki değerlendirmede, "soykırım" ya da "insanlığa karşı suç" terimlerinin kullanımının beraberinde siyasi riskler getireceği vurgulandı.

Bu terimlerin tek taraflı kullanımının Hollanda devletini "Batı-baskın söylem" içinde sorgulanır halde bırakabileceği, bunun da siyasi bakımdan etkili bir yaklaşım olmayacağı belirtildi.

Raporda, devam eden olaylarla ilgili olarak, "Bu terimlerin kullanılması (ve yabancı bir hükümete yönelik suçlama), suçun önlenmesinde, örneğin bir BM barış gücü hatta uluslararası bir inceleme komitesi gönderilmesi için bile izin gerektiği durumda, ters etki yaratabilir." görüşüne yer verildi.

Kaynak: AA