'Tiyatronun Kurallarına Göre Oynama İmkanı Kalmadı'

Oyuncu Can Gürzap: 'Sanatta, modern ve klasik ayrımı ya da çatışması 100 sene sonra da geçerliliğini koruyacak. Değişik açılardan meselelere bakmak, sanatın gelişmesine daima fayda sağlamıştır' 'Tiyatronun yeri çok başka ama oyuncu, iyi ve kaliteli olan her şeyde mutluluk duyar. İyi ve kaliteli olması bizim için çok önemli' 'Yalnız tiyatro değil, bana göre bütün sanatlar insan beyninin vitaminidir. Sanatı olmayan bir ülke, bir millet, uygarlıkta yeteri kadar ileri gidemez. Çünkü sanat, bakış açısı yolları açar insana' 'Gençlerin kurduğu çok tiyatro var ve ben bu anlamda umutsuzluk içinde büyük bir umut görüyorum'

HİLAL UŞTUK - Fransız yazar Yasmina Reza'nın kaleme aldığı "Sanat" oyununda Cihan Ünal ve Mutlu Güney ile aynı sahneyi paylaşan sinema, tiyatro ve dizi oyuncusu Can Gürzap, "Artık tiyatronun kurallarına göre oynama imkanı kalmadı. Çünkü yeteri kadar salon yok ve çok sayıda tiyatro var. Çok tiyatro olması güzel ama salon olmaması da o kadar kötü." dedi.

Pahalı bir tablo yüzünden birbirine giren üç eski arkadaşın yaşadıklarını ele alan oyunda rol alan Gürzap, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 50 yılı aşkın süredir sahnelerde olduğuna işaret ederek, "Galiba ilk defa 1966 yılında Devlet Tiyatrosu'nda oynadım. Bunca yıl nasıl geçti, ben de anlamadım." diye konuştu.

Gürzap, kasım ayından beri oyunu izleyiciyle buluşturduklarını aktararak, "Biri çıkıp beyaz bir tablo yapıyor. Gerçek yaşamda buna benzer pek çok örnek var. Diyor ki, 'Ben bunu sanat olarak görüyorum. Benim için sanat bu'. Zaten oyundaki tartışma da bunu anlatıyor. Arkadaşı, klasik sanatları seviyor ve 'Hayır sanat bu değil. Üç tane belli belirsiz çizgi ne anlatıyor' diyor. Tabii bunun da bir piyasası var. Bu tarz eser yapanların bazıları çok uzun yıllar yaşıyor. Tiyatroda, dizi ve sinemada da bu böyle. Bazıları ise yaşamıyor." ifadelerini kullandı.

Sanatta çağdaşlık ve çağ dışılık kavramlarını oyunda irdelediklerine vurgu yapan usta oyuncu, eseri 20 yıl önce Cüneyt Türel ve Cihan Ünal ile sahneye koyduklarının altını çizerek, "Aynı tartışma bugün hala geçerliliğini koruyor. Sanatta, modern ve klasik ayrımı ya da çatışması 100 sene sonra da geçerliliğini koruyacak. Değişik açılardan meselelere bakmak sanatın gelişmesine daima fayda sağlamıştır." değerlendirmesinde bulundu.

- "Tiyatronun, sinema ve televizyon gibi büyük kitlelere ulaşma olanağı yok"

Can Gürzap, günümüzde tiyatroda yaşanan zorluklara da değinerek, şunları aktardı:

"Artık tiyatronun kurallarına göre oynama imkanı kalmadı. Çünkü yeteri kadar salon yok ve çok sayıda tiyatro var. Çok tiyatro olması güzel ama salon olmaması da o kadar kötü. Biz alışmışız, tiyatro salı günü başlar, salı, çarşamba, perşembe, cuma, cumartesi matine, suare, pazar günü ise matine oynarsınız. İki akşam da tatildir ve haftada en az 6-7 temsil yaparsınız. Doğrusu da budur zaten. Oyun oynandıkça daha da pişer, daha iyi olur. Şimdi ise haftada bir kez oynuyoruz ve tekrar prova yapmak zorunda kalıyoruz. Bu bakımdan yeteri kadar mutlu olamıyoruz."

Tiyatronun, sinema ve televizyon gibi büyük kitlelere hitap etme olanağı olmadığına dikkati çeken sanatçı, bir-iki ayda çıkan bir oyunun, salonun kapasitesine göre, gecede ancak 200- 250 kişiye oynadığını, sinemanın ise bir ayda birkaç bin ya da milyon kişiye ulaşabildiğini dile getirdi.

Gürzap, tiyatro oyuncularının sinema ve dizilerde rol olmasına da değinerek, "Tiyatro gözümüzü açtığımız esas yer. Tiyatronun yeri çok başka ama oyuncu, iyi ve kaliteli olan her şeyde mutluluk duyar. İyi ve kaliteli olması bizim için çok önemli. Yoksa her biri bizi sevindiren ve tatmin eden işler." diye konuştu.

- "Sanat, değişik açılardan bakmayı öğretir"

Tiyatronun, masallarla ortaya çıktığını kaydeden Gürzap, şu bilgileri verdi:

"Masal değişik bir biçime bürünmüş ve tiyatro olmuştur. İçine daha fazla insan katılmıştır. Daha geniş kapsamlı olaylar anlatılmıştır. Ondan öncesi de muhakkak ki vardır ama eldeki belgelere göre 2 bin 500 sene önceye gidiyor geçmişi. Bu sanatın doğduğu yer olan Anadolu, maalesef bu konuda yeterince değerlendirilmemiştir. Tiyatroya yeteri kadar önem verilmemiştir. Oysa yalnız tiyatro değil, bana göre bütün sanatlar insan beyninin vitaminidir. Sanatı olmayan bir ülke, bir millet, uygarlıkta yeteri kadar ileri gidemez. Çünkü sanat, bakış açısı yolları açar insana. Daha değişik açılardan bakmayı öğretir. Sanat, gerek tiyatro, müzik olsun gerek de resim ve heykel olsun, insana haz veren unsurlardır. İnsanın en büyük özelliklerinden biri de haz alarak birtakım şeyleri görmesi, öğrenmesi ya da yorumlamasıdır."

Usta oyuncu, sanatın insan ve toplum için önemini vurgulayarak, "İstediğiniz kadar iyi eğitim almış olun, eğitimini aldığınız konuyu birincilikle bitirmiş olun. Doktorluk ya da mühendislik de okusanız, bu bölümleri birincilikle de bitirseniz, sanat size dünyayı daha geniş açıdan görmeyi, yaşama daha geniş açıdan bakmayı öğretir. Onun için de tiyatro bir okulun tamamlayıcısı olan okuldur." dedi.

Günümüzde genç oyuncuların çok iyi işler yaptıklarını da sözlerine ekleyen Gürzap, "Olanaksızlıklar içinde ve karın tokluğuna yapıyorlar bu işi. Bu çok önemli. Gençlerin kurduğu çok tiyatro var ve ben bu anlamda umutsuzluk içinde büyük bir umut görüyorum." ifadelerini kullandı.

Türk tiyatrosunun önemli isimlerinden Gencay Gürün’ün Türkçe'ye çevirip yönettiği Sanat oyununun yapımını AYSA Prodüksiyon Tiyatrosu, sahne tasarımını ise Barış Dinçel üstlendi.

Oyun bu akşam Caddebostan Kültür Merkezi'nde tiyatroseverlerle buluşacak.
Kaynak: AA