Suriye Türkmen Meclisi 4. Genel Kurulu

Başbakan Yardımcısı Akdağ: 'Suriye'nin topraklarında ya da zenginliklerinde gözü olan emperyalistler, muvaffak olamayacaklar. Bizzat Suriyeli kardeşlerimizin birlikteliği, elbette Türkiye Cumhuriyeti'nin de desteğiyle bu bölgede huzurun, refahın, barışın gelmesini temin edecek' 'Bugün Türkiye'de 3,5 milyona yakın Suriyeli kardeşimiz yaşıyor ve bütün Batı dünyası, bunun nasıl gerçekleştirildiğine hayret etmektedir. Kendi ülkelerine binlerle ifade edilen sığınmacının girmesine müsaade edemeyenler, 3,5 milyon insanın bu topraklarda barış, huzur içinde yaşamasını anlamıyorlar. Varsın anlamasınlar. Biz tarihimizin bize verdiği vazifeyi yapmaya devam edeceğiz'

Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, "Suriye'nin topraklarında ya da zenginliklerinde gözü olan emperyalistler, muvaffak olamayacaklar. Bizzat Suriyeli kardeşlerimizin birlikteliği, elbette Türkiye Cumhuriyeti'nin de desteğiyle bu bölgede huzurun, refahın, barışın gelmesini temin edecek." dedi.

Akdağ, Meyra Palace Otel'de düzenlenen Suriye Türkmen Meclisi 4. Genel Kurulu'nun açılış toplantısındaki konuşmasına Zeytin Dalı Harekatı'nda şehit olan Astsubay Üstçavuş Musa Özalkan'ın vasiyetine değinerek başladı.

"Bu kıymetli astsubayımız vasiyetinde şehit olunca devletin ailesine vereceği parayla Telafer'deki çocuklar için anaokulu, kreş veya kültür merkezi yapılmasını istemişti." diyen Akdağ, şunları kaydetti:

"Bu, böyle engin bir ruh. Canını vermekle Cenabıhakk'ın şehitlere verdiği en büyük kıymeti elde etmekle kalmıyor, aynı zamanda dünyadan göçtükten sonra da yine insanlara hizmet etmeye faydalı oluyor. Allah'a şükür ki böyle bir inanca sahibiz. Rabbimize hamdolsun ki Kürt'üyle, Türk'üyle, Arap'ıyla Cenabıhak bize böyle bir inanç nasip eylemiş."

Suriye'de farklı etnik gruplar ve mezhepler olabileceğini belirten Akdağ, bu farklılıkların Suriyedekileri birlikte hareket etmekten alıkoymadığını dile getirdi.

Akdağ, Suriye Türkmen Meclisi kurulduğu sıradaki istişarelerde kısmen kendisinin de bulunduğunu anlatarak, bugün yürekleri birlikte çarpan bir topluluğun 4. kurul toplantısını yaptığını görmekten mutluluk duyduğunu vurguladı.

- "Muvaffak olamayacaklar"

Zulme, emperyalizme karşı birlikte mücadele etmenin çok önemli olduğuna dikkati çeken Akdağ, Suriye muhalifleri, Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ve Suriye Türkmen Meclisinin bugün bunu yaptığını ifade etti.

"Çok önemli bir iş yapıyorsunuz. Biz eminiz ki Suriye'de de hak, adalet tecelli edecektir. Suriye'nin topraklarında ya da zenginliklerinde gözü olan emperyalistler, muvaffak olamayacaklar." diyen Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bizzat Suriyeli kardeşlerimizin birlikteliği, elbette Türkiye Cumhuriyeti'nin de desteğiyle bu bölgede huzurun, refahın, barışın gelmesini temin edecek. Bunun için Suriye'deyiz. Bunun için ÖSO ile Suriye'de mücadele ediyoruz. Bunun için Zeytin Dalı Harekatı bugün yapılıyor. Şunu bir kere de sizin huzurunuzda çok net olarak ifade etmek isterim. Türkiye Cumhuriyeti'nin gücü, Suriye'deki kardeşleriyle beraber bu harekatı çok kısa bir süre içinde bitirmeye aslında yeter. Harekat, dikkatli bir şekilde yürütülüyorsa bunun bir tek sebebi var, o da sivillere zarar vermemek. Suriye'de silahlı güç kullanan her kim varsa Türkiye ve ÖSO dışında maalesef bugüne kadar sivilleri hiç gözetmediler. Yüz binlerce sivilin hayatına, ağır yaralanmasına, sakat kalmasına mal olacak hareketler yaptılar.

Milyonlarca insanın da başka topraklara gitmesine sebep oldular. Biz bu harekatları yürütürken bu itinaya devam edeceğiz. Zaman zaman sosyal medyada ya da Türkiye karşıtı birtakım medya gruplarında Türkiye'nin bu harekatında sivil ölümler olduğuna dair haberler yayınlanıyor. Bunların bütünü külliyen yalandır. Hatta öyle ki internetten çıkardıkları çok geçmiş tarihlere ait birtakım zarar görmüş insanların fotoğraflarını ve videolarını yayarak sanki bunlar Afrin'deki harekatta meydana gelmiş gibi göstermeye çalışıyorlar ama bu yalanlar elbette tutmayacak."

Nerede bir mazlum varsa onun yanında olduklarını vurgulayan Akdağ, Türkiye'nin hem kendi sınırlarını korumak hem terör saldırılarını önlemek hem de Suriye'deki bütün insanların huzurunu sağlamak için bu bölgedeki mücadeleye devam edeceğini söyledi.

Türkiye'nin kendi topraklarına gelen kardeşlerine kucak açması ve bu harekatları düzenlemesini, Türk milletinin vazifesi olarak gördüklerine işaret eden Akdağ, PKK'nın türevi diğer örgütlerin, adı ne olursa olsun insanlığa karşı suç işleyen zulüm sahiplerine Türkiye'nin demir yumruğunun her zaman gerektiği yerde, ölçüde ve güçte vurmaya devam edeceğini kaydetti.

Akdağ, Türkiye'nin Suriye'deki bütün mazlumlara kucak açtığına dikkati çekerek, "Bugün Türkiye'de 3,5 milyona yakın Suriyeli kardeşimiz yaşıyor ve bütün Batı dünyası, bunun nasıl gerçekleştirildiğine hayret etmektedir. Kendi ülkelerine binlerle ifade edilen sığınmacının girmesine müsaade edemeyenler, 3,5 milyon insanın bu topraklarda barış, huzur içinde yaşamasını anlamıyorlar. Varsın anlamasınlar. Biz tarihimizin bize verdiği vazifeyi yapmaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.

- "Suriyeli Türkmenler çok sıkıntı çekmiştir"

Akdağ, son 50 yılda Suriyeli Türkmenlerin çok sıkıntı çektiğini, başından beri Baas rejimi ve en son da Esed'in zalimliğinin artık arşı alaya dayandığını dile getirdi.

Suriye için birlik olmak gerektiğini ifade eden Akdağ, şöyle konuştu:

"Suriye topraklarında deniz aşırı ülkelerden gelerek, ABD gibi orada bir şekilde doğrudan ya da dolaylı hak iddia edenlerin şunu bilmesi lazım, bizim kadim bir komşuluğumuz, ortak bir tarihimiz, ortak kültürümüz, menfaatlerimiz var. Onun için biz bu bölgede Türkiye'nin gücünü ve kararlılığını göstermeye devam edeceğiz. ABD, gittiği yolun yanlış olduğunu görmelidir. Bir terörist grubu silahlandırarak, Türkiye'nin sınırlarında konuşlandırmak, büyük, tarihi bir yanlıştır. Defalarca söylediğimiz gibi silahlı harekatımız, Kürtlere ya da başka bir gruba karşı değildir. Kürtler, Türkler, Türkmenler, Araplar, bölgedeki bütün etnik gruplar bizim kardeşimizdir ama eline silah alarak huzuru bozan, terörü yükselten, Türkiye ya da mazlumlara karşı bu silahları kullananlara karşı mücadelemiz, bunları temizleyinceye kadar devam edecektir.

Bize 'Suriye'de Türkiye'nin silahlı güçleri ne zamana kadar bulunacak?' diye soruyorlar. Orada bu terörist gruplar etkisiz hale getirilinceye kadar bulunmaya mecburuz. Bunun mümkün olduğunca kısa olmasını temenni ederiz. Hiçbir sivile zarar gelmemesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Terörü ortadan silip süpürünceye kadar Türkiye, bu mücadelesine devam edecektir."

- "Artık ok yaydan çıkmıştır"

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici de hem Türkiye hem de coğrafyanın çok çetin ve önemli bir süreçten geçtiğini söyledi.

Bu sürecin gereği olarak Türkiye'nin gerekli adımları attığını belirten Destici, önce Fırat Kalkanı Harekatı, peşinden İdlib operasyonu, şimdi de Zeytin Dalı Harekatı'nın gerçekleştirildiğini ifade etti.

"Hiç kimsenin şüphesi olmasın, bütün dünya da bilsin ki artık ok yaydan çıkmıştır." diyen Destici, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Bu adımlar, inşallah Menbiç ve Sincar'a kadar Suriye'nin kuzeyindeki, Irak'ın kuzeyindeki teröristler yok edilene kadar devam edecektir. Türkiye, büyük Türk milletiyle sizlerin yanındadır. Sizi, bizi yok. Bizi 100 yıl önce çizdikleri sahte haritalarla maalesef ayırdılar. Haritalarla ayırmış olabilirler ama Türk'ü Türk'ten ayırmaya Allah'ın izniyle kimsenin gücü yetmeyecektir. Biz dilde, fikirde, işte birliğimizi en üst düzeye çıkararak bu zor günleri de geride bırakacağız. Sonuna kadar bütün bu harekatlarda, terörle mücadelede, Suriye ve Irak'ın istikrara kavuşmasında, Türkmen kardeşlerimizin huzura ve refaha ermesinde devletimizin ve ordumuzun sonuna kadar yanındayız."
Kaynak: AA