9. Uluslararası Din Görevlileri Sempozyumu
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı İşleyen: 'Bizim camilerimizin yüzde 75’i köylerde, kırsal beldelerde. Özellikle İstanbul gibi metropollerde, en acil ihtiyacımızın cami olduğu kanaatindeyim. Cami yapmak ve camileri çoğaltmak lazım' 'Tüm Müslümanlar bir camiye girdiğinde kendini rahat ve emin hissetmelidir. Camiler bir kısmın veya grubun inisiyatifine bırakılmaz, ona tahsis edilemez'
Sancaktepe Belediyesi, Yunus Emre Camii Vakfı (YECVA), Medeniyet Yolcuları Vakfı, Yalova Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi ve ÖNDER İmam Hatipliler Derneği tarafından düzenlenen "Şehir ve medeniyetin inşasında cami ve din görevlilerinin rolü" konulu 9. Uluslararası Din Görevlileri Sempozyumu Sancaktepe'de gerçekleştiriliyor.
Samandıra Kültür Merkezindeki sempozyum Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Açılış konuşmasını yapan YECVA Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Keskin, kendilerini bir araya getiren ve kendilerine ne yapmaları gerektiğini öğreteceğine inandığı sempozyuma katılanlara teşekkür etti.
Cami ve din hizmeti yaptıklarını dile getiren Keskin, "En güzel örneğimiz Peygamber Efendimiz. Mescid-i Nebi’nin içerisinin yapılışından, programına kadar hepsi bizim için en güzel örnek. Mescid-i Nebi'de icra edilen fonksiyonları günümüzün şartlarına uygun olarak camimizde nasıl uygulayabilirizin arayışı içerisindeyiz." ifadelerini kullandı.
Keskin, akademisyenlerin, müftülerin, hocaların bilgi ve tecrübelerinden faydalanmak için bu sempozyumu gerçekleştirdiklerini ifade etti.
- "Camilerin içerisini doldurmak bize düşer"
Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem de 2 gün sürecek olan sempozyumun hayırlı olmasını diledi.
Ülkede binlerce caminin olduğunu ifade eden Erdem "Bunlar geleceğe bırakılacak en büyük miraslar. Tabi camilerin içerisini doldurmak da bizlere düşer. Başta din görevlilerimizin ülkemiz ve yeryüzünde bugüne kadar çok hayırlı hizmetleri oldu, Müslümanların şuurlanması, ibadetle buluşması noktasında üstün gayretleriniz oldu. Bunlar yeter mi? Yetmiyor, yetmez, Daha çok çalışıp camilerin içerisini doldurmak lazım. Camilere insanları çekerken de cemaatin şuurlanması noktasında da önemli gayretlerin sarf edilmesi gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.
- "Şehirlerde cami ve görevli açığı var"
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Burhan İşleyen ise Türkiye'de her 900 kişiye bir cami düştüğünü, ancak camilerin çoğunun kırsal kesimde olduğunu ifade etti.
Cami sayısının yaklaşık 92 bin olduğunu söyleyen ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülkedeki nüfusun yaklaşık yüzde 92'sinin şehirlerde yaşadığını aktaran İşleyen, "Köylerde yaşayan nüfus yüzde 8 civarında kalıyor. Bizim camilerimizin yüzde 75’i ise köylerde, kırsal beldelerde. Maalesef bu nedenle özellikle İstanbul gibi metropollerde en acil ihtiyacımızın cami olduğu kanaatindeyim. Cami yapmak ve camileri çoğaltmak lazım. Rakamlara takılmamak lazım. Bunlar fiziki olarak anlam ifade ediyor ama hakikatte bin hatta yerine göre 5 bin tane konut olan sitelerde cami ve din görevlimiz olmadığını görüyoruz. Aslında şehirlerde cami ve cami görevlisi açığı var. Bin konutun olup da görevlimiz olmayan yerler var." ifadelerini kullandı.
Camilerin tüm ümmetin toplanma yeri olduğunu vurgulayan İşleyen, "Tüm Müslümanlar bir camiye girdiğinde kendini rahat ve emin hissetmelidir. Camiler bir kısmın veya grubun inisiyatifine bırakılmaz, ona tahsis edilemez." dedi.
Caminin şehir ve medeniyet inşasındaki rolünün irdeleneceği ve 2 gün sürecek sempozyumun konu başlıkları arasında "Cami ve Cemaat", "Cami ve Ahlak", "Bir Sanat Eseri Olarak Cami", "İnsanın irşat ve İhyasında Caminin Rolü", "Geçmiş İslam Medeniyetlerinde Cami Mimarisi", Cami Dışındaki Din Hizmetleri", "Yurt Dışı Cami ve Din Hizmetleri", "Cami ve Kadın", "Yakın Geçmişin Örnek İmamları", "Günümüzün Örnek İmamları" yer alıyor.
Kaynak: AA
Samandıra Kültür Merkezindeki sempozyum Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Açılış konuşmasını yapan YECVA Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Keskin, kendilerini bir araya getiren ve kendilerine ne yapmaları gerektiğini öğreteceğine inandığı sempozyuma katılanlara teşekkür etti.
Cami ve din hizmeti yaptıklarını dile getiren Keskin, "En güzel örneğimiz Peygamber Efendimiz. Mescid-i Nebi’nin içerisinin yapılışından, programına kadar hepsi bizim için en güzel örnek. Mescid-i Nebi'de icra edilen fonksiyonları günümüzün şartlarına uygun olarak camimizde nasıl uygulayabilirizin arayışı içerisindeyiz." ifadelerini kullandı.
Keskin, akademisyenlerin, müftülerin, hocaların bilgi ve tecrübelerinden faydalanmak için bu sempozyumu gerçekleştirdiklerini ifade etti.
- "Camilerin içerisini doldurmak bize düşer"
Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem de 2 gün sürecek olan sempozyumun hayırlı olmasını diledi.
Ülkede binlerce caminin olduğunu ifade eden Erdem "Bunlar geleceğe bırakılacak en büyük miraslar. Tabi camilerin içerisini doldurmak da bizlere düşer. Başta din görevlilerimizin ülkemiz ve yeryüzünde bugüne kadar çok hayırlı hizmetleri oldu, Müslümanların şuurlanması, ibadetle buluşması noktasında üstün gayretleriniz oldu. Bunlar yeter mi? Yetmiyor, yetmez, Daha çok çalışıp camilerin içerisini doldurmak lazım. Camilere insanları çekerken de cemaatin şuurlanması noktasında da önemli gayretlerin sarf edilmesi gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.
- "Şehirlerde cami ve görevli açığı var"
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Burhan İşleyen ise Türkiye'de her 900 kişiye bir cami düştüğünü, ancak camilerin çoğunun kırsal kesimde olduğunu ifade etti.
Cami sayısının yaklaşık 92 bin olduğunu söyleyen ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ülkedeki nüfusun yaklaşık yüzde 92'sinin şehirlerde yaşadığını aktaran İşleyen, "Köylerde yaşayan nüfus yüzde 8 civarında kalıyor. Bizim camilerimizin yüzde 75’i ise köylerde, kırsal beldelerde. Maalesef bu nedenle özellikle İstanbul gibi metropollerde en acil ihtiyacımızın cami olduğu kanaatindeyim. Cami yapmak ve camileri çoğaltmak lazım. Rakamlara takılmamak lazım. Bunlar fiziki olarak anlam ifade ediyor ama hakikatte bin hatta yerine göre 5 bin tane konut olan sitelerde cami ve din görevlimiz olmadığını görüyoruz. Aslında şehirlerde cami ve cami görevlisi açığı var. Bin konutun olup da görevlimiz olmayan yerler var." ifadelerini kullandı.
Camilerin tüm ümmetin toplanma yeri olduğunu vurgulayan İşleyen, "Tüm Müslümanlar bir camiye girdiğinde kendini rahat ve emin hissetmelidir. Camiler bir kısmın veya grubun inisiyatifine bırakılmaz, ona tahsis edilemez." dedi.
Caminin şehir ve medeniyet inşasındaki rolünün irdeleneceği ve 2 gün sürecek sempozyumun konu başlıkları arasında "Cami ve Cemaat", "Cami ve Ahlak", "Bir Sanat Eseri Olarak Cami", "İnsanın irşat ve İhyasında Caminin Rolü", "Geçmiş İslam Medeniyetlerinde Cami Mimarisi", Cami Dışındaki Din Hizmetleri", "Yurt Dışı Cami ve Din Hizmetleri", "Cami ve Kadın", "Yakın Geçmişin Örnek İmamları", "Günümüzün Örnek İmamları" yer alıyor.