Maske Takıp Şiddeti Anlattılar
Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü’ne yönelik mesajını farklı bir mizansenle verdi. Şiddet gören kadınları temsilen ağlayan ve gülen maskeler takan kadınlar, kendi hikayelerini de anlattı.
Etkinlikte, şiddet gören kadınları temsilen ağlayan ve gülen maskeler takan kadınlar kendi hikayelerini anlattı. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın açıklamasını dikkatle dinleyen ve bu anlamlı buluşma için kendisine teşekkür eden kadınlar, Bayraklı’nın çalışmalarını heyecanla izlediklerini söyleyerek şiddet hikayeleri ile birlikte mücadele çağrılarını kamuoyuyla paylaştı.
Geçen yıl Türkiye’de 2 bin 337 kadının şiddet görerek hayatını kaybettiğini dile getiren Başkan Karabağ, "Gerçekten korkutucu. En çok; boşanmak istedikleri ve kendi hayatlarına dair karar almak istedikleri için öldürülmüşler. Böyle bir günün dünyada hatırlanması çok önemli ama Türkiye’de son yıllarda Atatürk Cumhuriyeti değerlerinden uzaklaştıkça kadına şiddet sanki doğal hale geldi. Dünyada çocuk tecavüzlerinde üçüncü sıradaymışız, düşünün. Kadına şiddette de ilk sıralardayız. Dolayısıyla; kadına şiddeti kökünden önlemek için Atatürk Cumhuriyetini yok etmek isteyenlere karşı demokrasi savaşı vermemiz gerekiyor" dedi.
"Bayraklı’da yaptık, sıra İzmir’de"
Bayraklı Belediyesinin 2009 yılındaki ilk adımlarından başlayarak, kadın haklarını koruyan ve emeğine sahip çıkan örnek uygulamaları olduğunu söyleyen Başkan Karabağ, başta Kadın Sığınma Merkezi başta olmak üzere yürüttükleri kadın odaklı çalışmaları anlattı. Karabağ, "Belediyemizin ilk kuruluşundaki sloganı ‘Bayraklı Belediyesi kadınların belediyesi olacak’tı. Bu bölgede kadınlarımızın evlerine kapatıldığını biliyorduk. Eşlerinden ayrılmış, çocuklarıyla birlikte büyük bir mağduriyet yaşayanların sayısı çoktu. Biz pozitif ayrımcılık yaptık. Sokaktaki temizlik işçilerimiz dahil olmak üzere müdürlerimiz, çalışanlarımız ve başkan yardımcılarımızı önemli oranda kadınlardan belirledik, onlara görev verdik. 8 diş hekimimizin 7’si kadın. Öğretmenlerimizin, müdürlerimizin önemli bir bölümü, 5 başkan yardımcımızın 2’si kadın. Özellikle semt merkezlerinde verdiğimiz kurslarla ve stantlarla önlerini açtık. Dershanedeki kız çocuklarımıza öncelikler sağladık, Kız Yurdu yaptık ve bir de Kadın Sığınma evimiz var. Kadına sahip çıkmak sadece lafta değil, ekonomik özgürlüğünü vererek ve onun toplumdaki yerini güçlendirerek olabilir. Biz bunları Bayraklı’da yaptık, sıra İzmir’de" diye konuştu.
Şiddet gören kadınların 25 Kasım mesajları:
A.K.: "Şiddet bizim sadece gözümüzle gördüğümüz fiziksel şiddet değil, aynı zamanda sözlü ve psikolojik de. Ben erkek arkadaşımdan uzun zamandan beri sözlü ve psikolojik şiddet görüyorum. Bir kadın olarak, bir insan olarak aşağılanıyorum. Herkesi, şiddetin tüm türlerine karşı birlikte durabilmek için desteğe çağırıyorum."
H.F.: "Ben bir avukatım. Şiddetin ne dili ne cinsiyeti ne de coğrafyası var. Şiddet ruhu demokrasiye geçiş yapamamış ülkelerin insanlarının en büyük sorunu. Hemcinslerime en büyük tavsiyem haklarınızı bilin, şiddet ve istismara dur deyin."
S.E.: "60 yaşındayım. 5 yıldan fazla şiddet gördüm eski kocamdan. Her gün diyordum ki ’bugün olmayacak, bugün iyi davranacağım.’ Ama her gün bir bahane. Ben artık kişiliğimi kaybetmiştim. Zannediyordum ki ben suçluyum, hak ediyorum. Sonra bir komşum sağ olsun bana bir gün ’Bayraklı Belediyesinin sığınma evi var, seninle oraya gidelim’ dedi.
Konuştum, korkmadım, susmadım. Bütün kadınlara diyorum ki ’korkmayın kardeşlerim konuşun, bu şiddet bitsin.’"
M.B: "Şiddet gören birçok arkadaşım var. Evliler, çocukları var, ayrılamıyorlar eşi öldürmekle tehdit ediyor. Gerçekten zor durumdalar. Bayraklı Belediyesinin kadın sığınma evi varmış ve kadınlar burada güvende. Bayraklı Belediyesi ve Hasan Karabağ’ın kadınlara yönelik yaptığı, kadının güvenliğini sağlayan, aslında kadınları koruyan ve hayata kazandıran bu projeleri hepimizi çok heyecanlandırıyor. Bizlere umut ışığı oluyor."