AK Parti'den 'Gülen'in iadesi' ile ilgili iddiaya açıklama

Amerikan NBC televizyonu, Beyaz Saray'ın federal kurumlardan Fethullah Gülen'in iadesinin nasıl mümkün olacağının araştırılmasını istediğini iddia etti. Bu iddia, AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş'a soruldu. Kurtulmuş, "ABD’den FETÖ konusunda siyasi kararlılık bekliyoruz" dedi.

AK Parti'den 'Gülen'in iadesi' ile ilgili iddiaya açıklama
AK Parti'den 'Gülen'in iadesi' ile ilgili iddiaya açıklama
AK Parti Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, Muğla'da STK temsilcileri ile bir araya geldiği toplantıda, ABD'nin terörist başı Fetullah Gülen'i iadesi konusunda açıklamalarda bulundu.

ABD'nin terörist başı Fetullah Gülen'in iadesine yönelik arayış içinde olduğu yönündeki soruyu cevaplandıran Kurtulmuş, “Maalesef ABD ile aramızdaki en temel problemlerden birisi budur. İki ana problemimiz var diğer konular dışında. Bunlar Türkiye için olmazsa olmazdır. Birisi PYD ve YPG'ye verilen politik ve askeri destekler. Bir diğeri ise Türkiye'ye karşı suç işlemiş, 251 vatandaşımızı şehit etmiş, binlerce insanımızın gazi olmasına vesile olmuş bir darbenin emrini veren, darbenin esas planlayıcısı olan terörist başının halen Amerika'da ikamet ediyor olmasıdır. Biz yaptığımız resmi görüşmelerin hepsinde şunu söyledik. Kendinizi bizim yerimize koyun. Empati yapın. Sizde Amerika Birleşik Devletleri'ni yıkmaya çalışan, varsayalım ki Pentagon'u Beyaz Saray'ı bombalayan bir terör örgütünün liderini İstanbul'da Bebek'te biri villada, bir yalıda ağırlasak ne hissederseniz bizim milletimiz de bunu hissediyor. Bu tarif edilemez bir ihanettir, böyle bir ihaneti yapan adamı orada tutmak da ilişkilerimizi zedeleyen bir husustur. Şimdiye kadar delil istediler, istenilenden çok fazla deliler verdik. Mahkemelerdeki kayıtlar, delil istedikten sonra mahkemelerde yeni itiraflar yeni dosyalar olarak kendilerine verildi. Dolayısıyla Amerikalıların hiçbir mazereti kalmamıştır. Bu işi nasıl yaparlar bunu bilmiyoruz. Amerikan yargısına müdahale etmek istemiyoruz ama Amerikalılardan görmek istediğimiz siyasi kararlılıktır. Türkiye ile işbirliği bakımından FETÖ'yü iade etme konusunda siyasi kararlılığı göstermeleri lazım. Ama mahkeme nasıl devem eder, o ayrı bir şey. O mahkemenin bileceği, ona bir şey demiyoruz. Delil istiyorlarsa buyursunlar deliller. Herhangi bir mahkemenin vereceği kararın altyapısı olacak deliler var. Bu süreci bekliyoruz. İlişkilerin tam manası ile onarılması için aramızdaki önemli bir meselenin onarılması FETÖ'nün iadesi olduğunu ifade etmek istiyorum” dedi.

Rusya Devlet Başkanı Putin'in 19 Kasım'da İstanbul'a geleceğini belirten Kurtulmuş, “Rusya Devlet Başkanı Putin bu ayın 19'unda Cumhurbaşkanımızın davetlisi olarak İstanbul'a geliyor. Türkiye ile Rusya arasında ortak projelerden birisi olan Türk Akımı projesinin deniz kısmının bitişi ile ilgili bir programa katılacaklar. Türkiye ile Rusya zaman zaman aralarında ciddi sıkıntılar olmasına rağmen özellikle son dönemde bütün bu sorunlarını geride bırakmış ve ortak bazı projelerde anlaşmalarını yaparak yan yana belli alanlarda işbirliğini geliştiren iki dost ve komşu ülke olarak bu Türk Akımı projesi ile önemli bir adım atıyorlar. Türkiye'nin önümüzdeki süreçte çok taraflı bir diplomasisinin sonucu olarak hem bölgesel ülkelerle, hem de diğer dünya ülkeleri ile yakın temaslarını arttıracağının göstergelerinden birisi de 19'unda yapılacak olan bu törendir. Bildiğiniz gibi 27 Ekim'de İstanbul'da dörtlü zirve yapıldı. Bir İstanbul deklarasyonu ile İdlib özeli başta olmak üzere Suriye'nin geleceği ile ilgili Almanya, Fransa Türkiye ve Rusya'nın ortak bir deklarasyon yapması sağlandı. Türkiye bir taraftan Rusya ile olan ilişkilerini geliştiriyor, diğer taraftan Çin ile ilişkilerini geliştiriyor, diğer taraftan AB ile arasındaki sorunların bir şekilde halledilmesi sürecini başlatıyor, diğer taraftan komşu ülkelerimiz ile ortak hedef noktasında hareket ediyor. Aynı şekilde ABD'nin de 1952'den beri en azından NATO çerçevesinde müttefikimiz olan ABD ile de aramızdaki sorunların çözülmesi için önemli bir gayret sarf ediyor. Dolayısıyla bu çok taraflı diplomasi atağımızı önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. Türkiye'nin hiç kimseye husumeti yoktur, uluslararası alanda rekabet edebilir ama Türkiye'nin hiç kimse ile husumeti olmadığı gibi Türkiye düşmanlığına da müsamahası yoktur. Bunu uluslararası alandaki temel kurallarımızdan biri olarak ortaya koymaya gayret ediyoruz” diye konuştu.
Kaynak: İHA